Nüfusunun büyük bir kısmı elektrik gibi temel enerjilerden yoksun olan Afrika kıtasının ‘yüzde 100 elektrik’ hedefinin gerçekleşmesi için gelişmiş ülkelere ‘ihtiyacı’ olduğu ve gerekli maddi desteğin verilmesi çağrısı yapıldı.

Fransa Ulusal Meclisi’nde konuşan Pan Afrika Parlamentosu Başkanı Roger Nkodo Dang, dörtte üçünün elektrikten yoksun olduğu Afrika kıtasına enerji yardımı yapılmasını istedi. 30 Kasım’da başlayacak COP21 adlı iklim konferansında gelişmiş ülkelerden beklentileri olduğunu vurgulayan Dang, Afrika’nın diğer birçok kıtada olduğu gibi ‘yüzde 100’üne elektrik sağlanması’ hedefinin gerçekleşebileceğinin altını çizdi.

Daha çok danışma görevi gören Pan Afrika Parlamentosu’nun hazırladığı enerji planını anlatan Dang, gelişmiş ülkelerin 10 yıl boyunca yıllık 5 milyar dolarlık bir desteğine ihtiyacı olduklarını söyledi.

Afrika’nın yıllık iki haneli bir büyümeyi sağlayacak bir plana ihtiyacı olduğunu belirten Roger Nkodo Dang, “Afrika olarak yüzde 100 elektriğin sağlanması için Fransa’ya, Avrupa’ya ihtiyacımız var. Bunu Amerika, Avrupa, Çin, Japonya ve yine başarmak üzere olan Hindistan gibi başarmamız mümkün” diye konuştu.

Afrika nüfusunun yüzde 75’ine yakınının (650 milyon kişi) elektrikten yoksun olduğunu hatırlatan Nkodo Dang, kıtada önemli bir yenilenebilir enerji potansiyeli olduğunun altını çizdi. Dang, planın gerçekleştirilmesinin dış desteğe bağlı olduğunu vurguladı.

Birleşmiş Milletler tarafından düzenlenen iklim zirvesi COP21 30 Kasım’da Paris’te başlayacak ve 11 Aralık’a kadar devam edecek.

Afrika kıtasının büyük oranda gelişmiş ülkelerden kaynaklı karbondioksit salınımından etkilendiği bilinirken, zirvede özellikle karbondioksit salınımlarının azaltılması yönünde kapsamlı bir planın çıkması bekleniyor. Afrika ülkeleri ise, çevre dostu olan ve kıtada büyük bir potansiyeli olan güneş enerjisinden elektrik üretiminin öne çıkarılmasını istiyor.

Daha önce Almanya başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesinde yapılan çalışmalar sonucunda Afrika’da yüz milyarlarca euroluk güneş enerjisi üretim potansiyeli olduğu ortaya çıkmıştı. Ancak bu projeler çatışmalı ülkelerdeki güvenlik sorunu gerekçe gösterilerek hayata geçirilmemişti.