Almanya’da geçtiğimiz hafta içinde yenilenen İltica Yasası kapsamında sınırdışılarda ciddi bir artış beklenirken, 1 Kasım’ın beklenmeden sınırdışıların önümüzdeki günlerde başlaması planlanıyor. Sadece başkent Berlin’de 9 bin kadar mültecinin sınırdışı edilmesi gündemde.

Dün resmi gazetede yayınlanan ve 1 Kasım’da yürürlüğe girmesi gereken yeni İltica Yasası ile ülkede sadece bu yıl içinde sayıları 600 bini geçen mültecilerden önemli bir kısmının da sınırdışı edilmesi hedefleniyor. Yasa ile birlikte iltica talepleri reddedilen mültecilerin sınırdışılarının kolaylaştırılmasının yanı sıra bu kişilere verilen tüm sosyal yardımların kesilmesi mümkün olacak.

Konuya ilişkin açıklama yapan Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) üyesi Başbakanlık Dairesi Başkanı Peter Altmaier, yeni yasanın 1 Kasım’dan önce uygulanmaya başlamasının ‘olumlu bir sinyal’ olduğunu söyledi.

Bir başka CDU üyesi Federal İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere ise eyaletlerin de işbirliğiyle sınırdışıların hızlandırılacağını söyledi. Maiziere, bu kapsamda birçok kentte toplu sınırdışılar için uçakların hazırlandığını kaydetti.

Son haftalarda gündeme gelen ve sınıra yakın bölgelerde oluşturulacak ‘transit bölgelerde’ mülteci kabul merkezlerinin kurulması isteğine de değinen bakan, bu sayede iltica hakkı alması zor olan mültecilerin davalarının daha hızlı görülebileceğini de sözlerine ekledi.

Sınırdışı edilecek mültecilerin sayısının on binlerce olduğu da belirtiliyor. Rbb radyosunun verdiği bilgilere göre sadece başkent Berlin’de 9 bin mülteci sınırdışı edilmekle karşı karşıya.

Öte yandan hükümet ortağı Sosyal Demokrat Parti (SPD)’nin özellikle sınıra yakın ‘transit bölge’ adlı alanların oluşturulması önerisine henüz razı olmadığı biliniyor. Ancak SPD’nin hem federal düzeyde hem de hükümet olduğu eyaletlerin birçoğunda sınırdışıların hızlandırılmasına sıcak baktığı da duyurulmuştu.

Geçtiğimiz yıl 203 bin kadar iltica başvurusunun yapıldığı Almanya’ya bu yılın başından itibaren 600 bini aşkın mültecinin giriş yaptığı açıklanmıştı. Mültecilerin önemli bölümünün halen iltica başvurusunda bulunmadığı bilinirken, büyük bir kısmının diğer Batı ve Kuzey Avrupa ülkelerine geçmeyi planladığı tahmin ediliyor.