AP parlamenteri Vergiat: Sorunları barış mantığı ile çözmek gerekiyor

AP’nin Fransız üyesi Marie-Christine Vergiat, Paris katliamı ve sonrasında yaşanan gelişmeler konusunda ANF'ye konuştu.

Avrupa Parlamentosu’nda (AP) Birleşik Sol Grup üyesi Marie-Christine Vergiat,  Paris katliamı ardından Fransa’da alınan güvenlik tedbirlerinin doğru cevap olduğu konusunda şüpheyle baktığını söyledi.

AP’nin Fransız üyesi Marie-Christine Vergiat, Paris katliamı ve sonrasında yaşanan gelişmeler konusunda ANF'ye konuştu.

13 Kasım’da Paris’in bir çok noktasında eş zamanlı olarak düzenlenen saldırılarda hayatını kaybedenleri anan Vergiat, anca bazı endişeleri olduğunu söyleyerek, aşırı güvenlikçi tedbirlere dikkat çekti. Vergiat, “Çünkü bir kez daha geriye doğru gidiş yaşandığından endişe ediyorum. Bu savaşçı ve güvenlikçi bir sapmadır. Duygusal etki altında bir tepkidir” diye ekledi. Bu şekilde hareket etmemek gerektiğinin altını çizen Vergiat, şöyle devam etti: “Fransızların güvenliğe ihtiyacı var, güven içinde yaşamaya ihtiyacı var. Orantısız bir durumdan endişe ediyorum. Kimliği tespit edilen saldırının faillerinin neredeyse tümü Fransız vatandaşlarından oluşuyor. Bu nedenle, almaya çalıştığımız tedbirlerin doğru tedbirler olduğu konusunda şüpheliyim. Bana göre bunlara verilecek cevap her şeyden önce toplumsal olmalı. Eğer bazı insanlarda sapma yaşanıyorsa, bu sapmaları engelleyecek söylemlerimizin olmayışındandır.”

Fransa hükümetinin bundan sonra Türkiye ile nasıl bir ilişki kuracağını da değerlendiren  Vergiat, bu konuda da şüpheleri olduğunu ifade etti. Vergiat, “DAİŞ’in kurulmasına doğrudan veya dolaylı destek veren Türkiye ve Körfez ülkelerine göz yumulmasına karşı çok uzun zamandır tepki gösteriyor. Fransa’nın, daha doğrusu Fransız hükümetinin Türk hükümetinin oynadığı rol konusunda gerekli tedbirler alacağından emin değilim” dedi.

Mevcut koşullarda çok endişeli olduğunu tekrarlayan Vergiat, tarafların minimum da bir öngörü ile değişimleri görmesini umut etti. Vergiat, “önce ve en önemlisi diyalogla, konuşarak,  savaş mantığı değil barış mantığı ile sorunlara eğilmek gerektiğini” kaydetti.