Hasan Nasrallah'ın konuşmasından kısa bir süre önce destekçileri Hizbullah'ın kalesi Beyrut'un güney banliyölerinde toplanmaya başladı.
Beklenen konuşmasını yapan Nasrallah, 7 Ekim saldırısının kararının ve hazırlığının "Yüzde 100" Filistinlilere ait olduğunu iddia etti.
NASRALLAH’A GÖRE İSRAİL ÖRÜMCEK AĞINDAN DAHA KIRILGAN
Nasrallah, İsrail'in "zayıflığını" ortaya çıkaran bu "şanlı operasyona" katıldıkları için Iraklı ve Yemenli gruplara teşekkür ettikten sonra "bunu gizli tuttular" diye ekledi.
Siyasi lider "İsrail bir örümcek ağından daha kırılgan" diye iddia etti ve ekledi: "Bu savaş İsrail'e karşı mücadelede tarihi ve yeni bir aşama açmıştır."
Hizbullah lideri Yahudi devletine saldırmaktan başka bir seçenek olmadığını ileri sürerken, "Diğer seçenek sessizlik, daha fazla zulüm, daha fazla ölüm, daha fazla cinayet beklemek... Bu karar akıllıca, cesurca, ihtiyatlı ve her türlü fedakârlığa değer bir karardır" diyerek, Hamas’ın saldırısını övdü.
İRAN DESTEK VERİYOR AMA...
Nasrallah’ın konuşmasından öne çıkan diğer bazı başlıklar şöyle:
-İran İslam Cumhuriyeti Lübnan, Filistin ve bölgedeki direniş hareketlerini açıkça desteklemekte ancak bu hareketlerin liderleri üzerinde kontrol sahibi değildir. Bugün yaşananlar da bunu kanıtlamaktadır.
-Amerikan yönetimi, inisiyatifi yeniden ele geçirebilmek için bocalayan bu varlığı (İsrail) desteklemek için acele etti. Amerika'nın İsraillileri desteklemek için bu kadar acele etmesi bu oluşumun zayıflığını ve başarısızlığını gösterdi.
- Bu görkemli operasyon Siyonist varlıkta bir depreme neden oldu. Askeri, güvenlik, ahlaki ve psikolojik bir deprem. Stratejik sonuçları oldu ve hem şimdi hem de gelecekte varlığa damgasını vuracak.
-İsrail deniz ve silahlı kuvvetleri nerede? Bölgenin en güçlüsü olmakla övünen ordunun kuvvetleri nerede?
-Bu kazanımlar, bu sonuçlar, bu neticeler her türlü fedakarlığı hak ediyor çünkü bölge halkları için yeni bir dönemin temellerini attılar.
HAMAS’IN SİVİLLERİ ÖLDÜRMEDİĞİNİ İDDİA ETTİ
-Hamas'ın öldürmekle suçladığı (İsrail'deki) tüm siviller, çılgınca davranan İsrail ordusunun ateşlediği kurşunlarla öldürüldü.
-Düşman dünyayı, korktuğu ve güçsüz olduğu için Gazze'de geniş çaplı bir kara operasyonu yapmadığına ikna etmek istiyor. Böyle bir ordu düşmanıyla nasıl savaşacak? Kafa karışıklığı, korku ve zayıflık var. Bu ordunun onlarca yıldır yaptığı şey katliam yapmaktır.
-Savaş Gazze'nin zaferi ve düşmanın yenilgisiyle sona erecek. Katliamlarınızla hiçbir şey elde edemeyeceksiniz.
ABD’Yİ SUÇLADI
-Bugün Gazze'deki savaştan tamamen ABD sorumludur ve İsrail de bu savaşın yürütülmesinde sadece bir araçtır.
- Bugün Gazze'de yaşananlar sıradan bir savaş değildir. Bu savaş sadece başka bir olay ya da başka bir savaş değildir. Bu kararlı bir savaştır. Bundan önceki zaman (7 Ekim öncesi), bundan sonraki zaman gibi olmayacaktır.
- İlk hedef çatışmaların ve Gazze'deki savaşın durdurulmasıdır. İkincisi ise Gazze'deki İslami direnişin ve özellikle de Hamas'ın Gazze'deki zaferidir.
- Düşman Lübnan'ı ve halkını tehdit ediyor. Gazze'nin kumlarına saplanmışken, Lübnan halkına kaslarını gösteriyor.
‘9 EKİM’DEN BERİ SAVAŞ HALİNDEYİZ, BUNUNLA YETİNMEYECEĞİZ'
-Direniş hareketlerine gelince; işte herkesin beklediği nokta burası. Irak'taki İslami direniş sorumluluklarını üstlenmeye başladı ve yeni bir aşamaya girmeye hazır olduğunu duyurdu. Yemen'deki kardeşler, Amerika ve Batı'nın tehditlerine rağmen alenen ve resmen bir dizi girişimde bulundu ve füzeler ve insansız hava araçları ateşledi. Düşürülmüş olsalar bile bu cihazlar Eilat'a, Filistin'in güneyine ve İsrail askeri üslerine ulaşabilir.
- Lübnan cephesinde ise 8 Ekim'den bu yana savaş halindeyiz. (Lübnan) cephesinde yaşananlar çok önemli. Hizbullah'ı açık savaşa çağıranlar için sınırda yaşananlar ılımlı görünebilir. Ancak durum böyle değil. Ve biz bununla yetinmeyeceğiz.
-Cephe hattımızda yaşananlar 1948'den bu yana görülmemiştir. Temmuz 2006 savaşı sırasında bile. Lübnan'daki İslami direniş, sadece sınır bölgelerindeki savaşçıların ve bölge sakinlerinin hissedebileceği gerçek bir savaş veriyor. Bu, koşulları, araçları ve hedefleri açısından farklı bir savaş. Bu yüzden bu kadar çok cesur (savaşçı) şehit oldu.
'TOPYEKÜN SAVAŞ İHTİMALİ GERÇEKÇİDİR, TÜM SEÇENEKLER AÇIK'
-Biz her türlü olasılığa hazırız (...) Lübnan cephesinde tüm seçenekler açık. Topyekûn savaş ihtimali gerçekçi.
-Bölgesel bir savaştan kaçınmak isteyen herkes Gazze'deki saldırganlığı derhal durdurmalıdır.
LÜBNAN SINIRINDA ÇATIŞMALAR YOĞUNLAŞIYOR
Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e saldırısıyla başlayan savaşla birlikte Lübnanlı Hizbullah da Hamaslı müttefikiyle dayanışma içinde olduğunu ilan etmişti.
Lübnan'ın güneyinden sınır bölgelerindeki İsrail askeri mevzilerine yönelik saldırıları düzenleyen Hizbullah, perşembe akşamı da eş zamanlı olarak "19 İsrail askeri mevzii ve bölgesine" saldırdığını duyurdu.
Şii hareketine göre İsrail ordusunun misilleme saldırıları sonucunda 5 Hizbullah savaşçısı öldü.
2006’DA YIKICI BİR SAVAŞ YAŞANDI
Hizbullah ile İsrail arasında 2006 yılında yıkıcı bir savaş yaşandı. İsrail bombardımanlarında alt yapı yerle bir olurken, Lübnan tarafında çoğu sivil bin 200'den fazla kişi öldü. İsrail tarafında ise çoğu asker 160 kişi öldürüldü. Savaştan bu yana Hasan Nasrallah, en son Ekim 2016'da olmak üzere, nadiren kamuoyu önüne çıktı.
İSRAİL VE İRAN UYARDI
İsrail Başbakanı Bünyamin Netanyahu 22 Ekim'de yaptığı açıklamada yeni bir savaşın Lübnan için "yıkıcı" olacağı uyarısında bulundu. İsrail ordu sözcüsü Richard Hecht de Hizbullah liderini uyararak "kuzeyde gerilimi tırmandırmak onun çıkarına olmayacaktır (...). Ancak böyle bir şey olursa cevabımız çok ama çok sert olacaktır" dedi.
İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan ise "barut fıçısı gibi" olduğu ve İsrail'in Gazze'deki saldırısını durdurmaması halinde "kontrol edilemez" hale gelebileceği uyarısında bulundu.
2006 savaşından bu yana Hizbullah, yüksek hassasiyetli füzeleri de içeren büyük askeri cephaneliğini geliştirdi ancak şimdiye kadar bunları kullanmaktan kaçındı.