Merkel, dünkü oylamada delegelerin yüzde 89’unun oyuyla tekrar Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) başkanlığına seçilirken, bu görevi 16 yılı aşkın bir süredir sürdürüyordu.

Angela Merkel’in başkanlığını Eylül 2017’deki federal genel seçimler için ‘en yararlı’ olarak gören CDU’da seçimlere dair yapılan anketlerin yarattığı tedirginlik aylardan bu yana devam ediyordu.

Kasım ayından bu yana yapılan birçok anket, CDU ile Bavyera eyaletindeki kardeş partisi Hristiyan Sosyal Birlik Partisi’nin (CSU) 2013’te aldıkları yüzde 41,5 oy oranının 5 ila 10 puan altında olduklarını gösteriyor. Geçtiğimiz hafta Emnid, Forsa ve Forschengruppe tarafından yapılan anketlerde CDU-CSU’nun oy oranları yüzde 36 ve 37 civarında görünürken, INSA’nın dün yayınladığı ankette yüzde 32 olarak tespit edildi.

SOSYAL DEMOKRATLAR DA DÜŞÜŞTE

2005 ve 2013 seçimlerinde sol partilerin Federal Meclis’te çoğunluk oluşturmalarına rağmen CDU ile koalisyon kurmayı tercih eden Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) de oylarının düştüğü gözlerden kaçmıyor. SPD’nin 2013’te yüzde 26’ya yakın olan oyları son anketlerde yüzde 21-23 arasında değişiyor.

Muhalefetteki Sol Parti (Die Linke) oylarını 1-3 puan arası artışla yüzde 9-11,5 arasına yükseltirken, Yeşiller’in oylarının da 2013’e oranla artış göstereceği tahmin ediliyor.

2013’te ilk kez meclis dışında kalan Hür Demokrat Parti’nin (FDP) anketlerdeki oy oranı ise yüzde 5 ila 7 arasında değişiyor.

CDU-CSU’daki büyük oy kaybının nedeni olarak ise özellikle mülteci göçü nedeniyle yükselişe geçen Almanya İçin Alternatif Parti (AfD) oylarındaki yükseliş gösteriliyor. AfD’nin oyları halen yüzde 10 ile 14 arasında değişirken, bu anket sonuçlarına göre CDU-CSU ve SPD’nin yeniden koalisyon hükümeti kurması en güçlü ihtimal olarak duruyor.

AfD’nin mülteci göçü üzerinden oylarını arttırmasına karşılık CDU’nun kongresinin bugünkü bölümünde yabancılar yasasını sertleştirecek bazı önlemlerin kabul edilmesi bekleniyor. CDU, bu sayede AfD’ye kaptırdığı seçmenlerin bir kısmını geri kazanmayı hedefliyor.