Polonya’ya CIA işkence merkezi soruşturmasında baskılar artıyor

Polonya’ya CIA işkence merkezi soruşturmasında baskılar artıyor

Polonya savcılığının ülkedeki CIA gizli sorgu ve işkence merkezine yönelik soruşturması sürekli ertelenirken, ülke üzerinde gerçeğin açığa çıkarılmasına yönelik baskılar da artıyor.

Avrupa Konseyi ile çeşitli sivil toplum örgütlerine göre Polonya 2002 yılından sonra CİA’nın terör zanlılarını ABD dışında gözaltında tutma ve işkenceden geçirme programının önemli bağlantı ülkesiydi. Polonya, ABD, BM, Avrupa Birliği ve çeşitli ülkelerin hükümet kaynakları ile istihbarat örgütleri de gayri resmi olarak bu durumu kabul ediyorlar. Dahası dönemin ABD Başkanı George W. Bush, 2006 yılında bir konuşmada resmen dünyanın çeşitli ülkelerinde CİA gizli sorgu ve hapis merkezlerinin olduğunu kabul etmişti.

Uluslararası kamuoyunda gelişen tepkilerin de üzerine Polonya savcılığı 2008 yılında söz konusu CİA gizli hapis merkezine yönelik soruşturma başlattı. Ancak soruşturma yine ertelendi. Soruşturma ilk önce Varşova savcılığı tarafından yürütüldü. Ancak dava 2011 yılında aynı büroda başka bir savcıya devredildi. Savcı Zbigniew Siemiatkowski’nin 2002-2004 yıllarında istihbarat örgütlerinin başkanlarına uluslararası hukuku ihlal etmekten dava açmak istediği açığa çıkında, dava elinden alınarak Krakau’a taşındı.

Polonya’daki CİA gizli hapsinde tutulanlardan El Nasri’nin avukatı Mikolaj Pietrzak, soruşturma dosyası Varşova savcılığı elindeyken tüm gelişmelerden haberdar ediliyor, gizli bilgiler de kendisiyle paylaşılıyordu. Ancak Krakau savcılığında, sadece sınıflandırılmamış bilgilere bakmasına izin veriliyor, ki bu da yoğun baskı sonucu olabiliyor. Pietrzak, “Bir davanın iki kez başka savcıya devredilmesi çok sıra dışı bir olaydır. Ve geçen bir yıl içinde hiçbir şeyin yapılmamış olması üzücü bir işarettir” dedi.

Krakau savcılığı sözcüsü Piotr Kosmaty, soruşturmanın geçen ay sonuçlanması gerektiğini kabul ederken tekrar ertelendiğini söylüyor. Soruşturmanın yeni sonuçlanma tarihi ise gizli tutuluyor.  

CİA programına yönelik araştırma yapan Helsinki Vakfı hukuk dairesinden Adam Bodnar, “Tüm bu ertelemeler, resmi ve nihai kararı önleme amaçlıdır” diyor. “Polonya siyasetçileri ile savcıları için kaynayan bir kazandır. Polonya’yı temize çıkaramazlar, bu büyük kargaşaya neden olur. Ama eski başbakan Leszek Miller’e karşı suçlamayı da mevcut siyasi koşullar altında sürdüremezler. Dolayısıyla ellerinden geldiğince ertelemeye çalışıyorlar.”  

Buna karşın Polonya’nın davayı hasıraltı etmesi de mümkün gözükmüyor. El Nasri Polonya’ya karşı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde dava açmış durumda. El Nasri ile aynı uçuşla götürüldüğü belirtilen bir diğer zanlının avukatları da aynı şekilde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde dava açmaya hazırlanıyorlar.

Pietrzak ve Bodnar’e göre –Polonya AİHM’le bilgi paylaşmayı reddetmeye devam etse bile- Polonya’nın, ülke topraklarında üzerinde bireyle koruma sağlamayarak, idam cezası alabilecekleri ABD’ye götürmesine izin vermesi ile Cenevre Konvansiyonu’nu ihlal ettiğine dair yeterince kanıt bulunmaktadır.

Polonya’da soruşturmanın kapatılması durumunda El Nasri’nin yüksek mahkemeye başvurma hakkı var. Bu durumda tüm gördüğü güvenlikli bilgileri delil olarak sunabilir.

El Nasri, bir başka Suudi Arabistan vatandaşıyla birlikte terör suçlaması ile CİA tarafından kaçırılarak Polonya’nın kuzeydoğusundaki Stare Kiejkuty köyündeki gizli hapishanede sorgulanarak işkenceden geçirilmişlerdi. Olayla ilgili Avrupa Konseyi tarafından hazırlanan bir raporda, söz konusu gizli sorgu merkezi iki kişinin götürüldükleri uçağın detay bilgilerine yer verilmişti.