Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecride karşı başlatılan açlık grevlerinin ciddi boyutlara ulaştığını belirten HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni, tecridi protesto etmek için yaşamına son verenleri anımsatarak, hükümete hukukun gereğini derhal yerine getirme çağrısında bulundu.

Açlık grevi eyleminin bir talep üzerine başladığına dikkat çeken Çepni, bu talebin tüm insanlığının çığlığını referans aldığını vurguladı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin evrensel bir boyuta ulaştığını belirten Çepni, “Bu tecrit politikası, İmralı Adası’nın sınırlarını aşmış, toplumun tüm kesimlerinin hunharca cendere altına almış durumdadır. AKP, tüm halklarımızı yoksullaştıran, açlığa mahkum eden ve bunu ‘beka’ bahanesiyle gizlemeyi amaçlayan bir pozisyonda. Dolayısıyla tecrit meselesini ele alırken devletin kendi hukuksuzluğunu ve ekonomi politikalarını anımsatarak dile getiriyoruz. Tecrit işte bu denli hayatın her alanına işlemiş” şeklinde konuştu.

HALK TECRİDİ NET OLARAK GÖRÜYOR

Tecridin savaşta ısrar olduğunu vurgulayan Çepni, asıl hedefinde ise halkların geleceğinin karartılması yattığına dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın alanlardaki mermi-sebze çıkışını anımsatan Çepni, bu çıkışı AKP’nin savaş politikalarındaki itirafının ete kemiğe bürünmüş hali olarak tanımladı. HDP olarak Erdoğan’ın kendini uzun yıllardır savaş söylemleri ile var etme çabasını devamlı olarak dile getirdiklerini kaydeden Çepni, halkın da artık gerçekleri net bir şekilde görebildiğini ifade etti. Çepni, şöyle devam etti: “Çünkü bu tecrit ve faşist abluka, 3. Havalimanındaki işçilerde patlak verdi. Havalimanında kölelik koşullarında çalışan işçiler ‘insanca yaşamak istiyoruz’ şiarıyla alanlara çıktı. Yine kentlerde irili ufaklı işçi grevleri yaşandı. Savaş eksenli AKP politikaları, işçi sınıfının emeğinin kölece sömürülmesine, ekoloji talanına, kadın düşmanlığına dayanıyordu.

HALKLARI İÇİNE ALAN CENDERE

Bu nedenle işçi sınıfından, ekoloji örgütlerinden, kadın örgütlerinden ciddi tepkiler de yükseliyor. Sonuç olarak bir tarafta faşist AKP-MHP iktidarı, diğer tarafta ise bu faşizme karşı büyük bir kitle direnişi söz konusu. Bu anlamda tecrit, tüm bunları kapsayan bir yerde duruyor. Bu nedenle HDP olarak bu tecridin yalnızca Kürt halkını ilgilendirmediğini, tüm halkları içine alan bir cendere olduğunu dillendirdik, dillendirmeye devam edeceğiz.”

HÜKÜMET TALEBİ CİDDİYE ALMALI

Açlık grevlerinin kritik bir aşamaya geldiğine dikkat çeken Çepni, bu eylemin ‘kötü’ sonuçlarından hükümetin sorumlu olduğunu vurgulayarak “Bu nedenle tecridin kaldırılması talebinin, hükümet tarafından ciddiye alınması gerektiğini yineliyorum. Sonuçlar gittikçe ağırlaşıyor. Ölümlerin önüne geçilmeli. Tüm demokrasi çevrelerinin de bu talebe güçlü katılım sağlamasını bekliyoruz” dedi.