31 Mart yerel seçimlerini ANF’ye değerlendiren HDP Amed Milletvekili Saliha Aydeniz, 2019 yerel seçimlerini değerlendirmeden önce, son 4 yılı ele almak gerektiğini belirtti.

2019 seçimlerine kadar olan süreçte Kuzey Kürdistan’da yaşanan baskı, zulüm, yok sayma, OHAL süreci ile halkın iradesinin gasp edildiğini söyleyen Aydeniz, binlerce insanın Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) ihraç edildiğini, il ve ilçe yöneticileri, belediye eşbaşkanları, milletvekillerinin de aralarında olduğu on bine yakın parti çalışanının tutuklandığını ve siyasi soykırım operasyonlarının hala sürdüğünü vurguladı.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik uygulanan mutlak tecridin kırılması amacıyla DTK Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven öncülüğünde başlatılan açlık grevi direnişleri ile seçim sürecine girildiği de kaydeden Aydeniz, “5 Nisan 2015’ten bu yana Öcalan’a yönelik uygulanan ağırlaştırılmış tecritle beraber AKP/MHP faşist ittifakı aslında bir savaş konsepti de hedefledi. Son dönemde Ergenekonun da dahil olmasıyla birlikte üçlü saç ayağı, Türkiye’de oluşturulmak istenen faşizmin kurumlaştırılması için ellerinden gelen her şeyi yaptılar.

Bunu da beka sorunu üzerinden dillendirerek, hayata geçirmeye çalıştılar. Biz de aslında beka sorunlarının kendi saraylarını, bireysel çıkarlarının doğrultusu olduğunu söyleyebiliriz” diye konuştu.

HDP’NİN STRATEJİSİ FAŞİZMİ GERİLETTİ

HDP’nin 4 yıllık sürecin olumsuzluklarıyla seçime girdiklerini vurgulayan Aydeniz şöyle devam etti: “Bütün bu olumsuzluklara rağmen, Kürdistan ve Türkiye’de HDP’nin hedeflediği bir strateji vardı. Bu strateji irade gaspı ile kayyumlarla gasp belediyelerin geri alınması, Türkiye’de AKP/MHP faşizmini geriletmeyi hedefleyen bir stratejiydi. Bu süreçte bu stratejinin tuttuğunu açık bir şekilde söyleyebiliriz.”

Kürdistan’da HDP’li adayların ve halkın belirlenen yol haritası ile çalıştığını, AKP ve MHP faşizminin ise devletin bütün organlarını kullanarak bir seçim çalışması yaptığını da kaydeden Aydeniz, “Yine seçim kırsal, köyler, ilçelerdeki okulların önünde asker ve polis silahları ile sandık başında beklediler. Bütün bu baskılara rağmen, HDP’nin iradesinin gasp edildiği belediyelerin çoğunluğunu geri alması, tam da bu oluşturulmak istenen bu tekçi zihniyete, diktatöryal faşizme bir cevaptır” dedi.

Kürdistan’da devletin bütün imkanlarını kullanan AKP/MHP faşizminin halklara yenildiğini de sözlerine ekleyen Aydeniz, şunları dile getirdi: “Yine batıda 25 yıldır yönettiği büyük metropolleri, Kürtlerin vermiş olduğu oylarla, kurmuş olduğu ittifaklarla kaybetmesi, aslında hem Ortadoğu politikasında, hem Türkiye politikasında bu faşizan milliyetçi, kadını tanımayan şiddetçi sistemin tutmadığını gösterdi.”