İsveç'in başkenti Stockholm'de PYD Eş Başkanı Şahoz Hesen ve Avrupa Süryani Birliği'nden Metin Rhawi'nin konuşmacı olarak katıldığı bir halk toplantısı düzenlendi.

İşçi Eğitim Merkezi'inde (ABF) gerçekleşen ve dört parçadan Kürdistanlıların katıldığı toplantıda Hesen, Rojava'daki son gelişmeler, Rhawi de, Rojava'ya yaptığı ziyaretler hakkında katılımcıları bilgilendirdi. Kendilerine yöneltilen soruları yanıtladı.

Hesen, Rojava'da işgalci güçlerin Efrîn'den çıkarılması için karşı kararlı siyasi ve askeri bir direniş ve mücadelenin sürdüğünü söyledi.

Efrîn'de El Nusra, Ahraru Şam ve DAİŞ kalıntılarının Türk devletinin şemsiyesi altında katliam ve yağmalar gerçekleştirdiklerini hatırlatan Hesen, hava sahasını açarak işgalin gerçekleşmesini sağlayan Rusya'ya sert eleştiriler yöneltti.

BÜYÜK KATLİAMLARIN ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN ÇEKİLME KARARI ALDIK

Rusya'nın hava desteği sayesinde Türk devleti ve DAİŞ çetelerinin Efrîn'e girebildiklerini söyleyen Hesen, Türk devletinin bombalama ve katliamları karşısında sessiz kalan Avrupa Birliği ve Batılı ülkeleri eleştirdikten sonra yaşanan süreci şu cümlelerle özetledi;

‘’Türk devleti rejime bağlı çalışan güçleri bombalayarak öldürdü. Çekilme kararı aldık. Çünkü son günlerde Türk devleti hava saldırılarını yoğunlaştırdı. Sivilleri hedef aldı. Efrîn Hastanesi'ni bombaladı. Yaklaşık 50 civarında sivil yaşamını yitirdi. Daha büyük katliamların önüne geçmek için çekilme kararı aldık.”

Çekilmenin direniş ve mücadeleden vazgeçmek olmadığını ve sivil halkın güvenliğinin sağlanması için gerekli olduğunu söyleyen Hesen, ”Bu, Efrîn'i Türk devleti ve DAİŞ çetelerine bırakacağımız anlamına gelmiyor. Mücadele ve direnişimiz işgalciler Efrîn'den kovulana kadar sürecek” diyerek kararlılık mesajı verdi.

HALKLARIN KARDEŞLİĞİ PROJESİ SAYESİNDE SİSTEM AYAKTA

Rojava'daki demokratik ve eşitlikçi sistemin Türk, Arap şovenizmi, siyasi İslam ve mezhepçiliğe karşı halkların kardeşliği projesini giderek daha fazla yaşama geçirdiğini belirterek ”Bu proje sayesinde kantonlardaki sistem ayakta kalıyor ve direniyor. Eğer bu proje olmasaydı orada statükocü güçlere karşı hiç bir şekilde direnmek ve sistem kurmak mümkün olmazdı” dedi.

ROJAVA HALKININ DÜŞMANLARIYLA İŞBİRLİĞİ YAPIYORLAR

Muhalif bazı partilerin çalışmalarına izin verilmediği iddialarının doğru olmadığının altını çizen Hesen, ”Bunlar sistemi ve yasaları kabul etmiyor. Ayrıca Rojava halkının düşmanlarıyla işbirliği yapıyor. Meclislerini Antep'te kurmuşlar. Onlar Kuzey Suriye Federasyonu'ndaki demokratik sistemi değil Türkiye'nin baskıcı sistemini istiyor. Türkiye ile beraber hareket ediyor ve Rojava'ya yönelik tüm saldırılarda yer alıyorlar” şeklinde konuştu.

SÜRYANİLER KENDİLERİNİ KARDEŞ KÜRT HALKININ YANINDA KONUMLANDIRDI

Avrupa Süryani Birliği'nden Metin Rhawi ise, Suriye'de azınlık durumunda olan ve baskı altında bulunan Asuri-Süryani-Keldanilerin kendilerini rejim ve muhalefet olarak adlandıran İslamcıların yanında değil, kardeş Kürt Halkının yanında konumlandırdıklarını söyledi.

Suriye'de federatif bir yapının tüm azınlık halklar gibi Asuri-Süryaniler için en akılcı bir alternatif olduğunu söyleyen Rhawi, hem Suriye hem de Türkiye'nin Kürt, Süryani ve diğer azınlık halkların en temel haklarına karşı olduklarına dikkat çekti.

Türk devletinin Kürtlerin Suriye'de statü elde etmelerini engellemek için DAİŞ çeteleriyle işbirliği yaptığının bir sır olmadığını ve herkes tarafından bilindiğini söyleyen Rhawi, Suriye'de Kürt, Asuri-Süryani ve diğer azınlıkların Türk devletinin işgal ve saldırılarına karşı birlikte hareket etmelerinin önemine vurgu yaptı.