Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Mersin Kadın Meclisi, Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA) ve Mersin Kadın Gazeteciler Derneği, işgalci Türk devletinin Silêmanî’ye bağlı  Seyîdsadiq ilçesinde 23 Ağustos'ta gerçekleştirdiği SİHA saldırısında gazeteciler Gulistan Tara ve Hêro Bahadîn’in katledilmesini protesto etti.

“Özgür basın susturulamaz” pankartının açıldığı eyleme DEM Parti Mersin il ve ilçe örgütü yöneticileri, DEM Parti Mersin Milletvekili Ali Bozan, İnsan Hakları Derneği (İHD) Mersin şubesi yöneticileri, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Mersin il örgütü yöneticileri ve çok sayıda kişi katıldı. Kitle sık sık, “Özgür basın susturulamaz”, “Jin jiyan azadî”, “Baskılar bizi susturamaz”, "Faşizme karşı omuz omuza” ve "Bijî berxwedana çapemenî"  sloganlarını attı. 

‘KURDISTAN EVLATLARININ KATLEDİLMESİNE ORTAK OLUYORLAR’

Açıklamayı Mersin Kadın Gazeteciler Derneği üyesi Ceren İnan yaptı. Katliamı kınayan Ceren İnan, Türk devletinin savaş alanını genişleterek Neo-Osmanlıcılık hayalleri ile işgalin peşinde olduğunu belirterek, “Bunun için Kurdistan’ın tamamını ilhak etmek istiyorlar. Kurdistan Federe Bölgesi yönetimi ise bu ilhaka rıza göstererek, Kurdistan’ın evlatlarının katledilmesine ortak oluyor. Kurdistan halkı bunu asla kabul etmemiştir, etmeyecektir. KDP bu suçlara ortak olmaktan derhal vazgeçmelidir. Kadın düşmanı AKP-MHP rejiminin Kurdistan'ın dört parçasında Kürt halkına ve kazanımlarına yönelik bu saldırılarla aynı zamanda kadın kazanımlarını hedeflediğini çok iyi biliyoruz. Gazeteci Nagihan Akarsel yoldaşımız bu saldırılar sonucu Silêmanî’de katledilmişti” diye konuştu.

‘ÖZGÜR BASIN EMEKÇİLERİ ARKADAŞLARININ KALEMİNİ YERDE BIRAKMAYACAK’

Gazetecilere yönelik saldırılarla özgür basının sesinin kısılması ve Kurdistan’da süren savaşın kamuoyuna ulaşmamasının amaçlandığını ifade eden Ceren İnan, “Bilinmelidir ki hakikatin izini süren özgür basın emekçileri, arkadaşlarının kalemini yerde bırakmayacak, her koşulda hakikatin sesi açığa çıkacak. Bütün Kurdistan halkının başı sağ olsun” diyerek tüm kadınları, Kürt halkını ve demokratik kamuoyunu soykırıma karşı tutum almaya davet etti.