MKP: Birleşik mücadele büyük atılımlar yapabilir

Maoist Komünist Partisi Merkez Siyasi Büro yazılı bir açıklama yaparak Halkların Birleşik Devrim Hareketi (HBDH)’nin 3’üncü kuruluş yıldönümünü selamlayarak, “Birleşik mücadelemiz 4. yılında büyük atılımlar yapacak dinamiğe sahiptir” dedi.

HBDH, bundan üç yıl önce 12 Mart 2016’da Medya Savunma Alanlarında kuruluşunu ilan etmişti.

Maoist Komünist Partisi (MKP) Merkez Siyasi Büro, HBDH’nin dördüncü yılına girdiğine dikkat çekerek, birleşik mücadelesinin önemine vurgu yaptı.

MKP, “12 Mart 2016 tarihinde kuruluşunu ilan eden HBDH, üzerinde yükseldiği ilerici-devrimci toplumsal mücadelelerin tüm deneyim-tecrübe ve birikimlerini sahiplenerek böylesi bir misyon ve rolle ortaya çıkmış; Türkiye-Kuzey Kürdistan emekçi-ezilen halklar nezdinde büyük bir sempati ve ilgi odağı, karşı-devrim cephesin de ise kaygılarının ve korkularının artmasına sağlayan devrimci bir irade olmuştur” dedi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Kuruluşundan bugüne kadar geçen süre zarfında yaşamın her alanında devrimci bir özne, devrimci bir müdahale olma noktasındaki tavrından ve perspektifinden şaşmayan HBDH, karşı devrimin/faşist Türk hakim sınıfları devletinin imha amaçlı saldırıları karşısında bir direniş odağı ve öncüsü olma iddiasından geri adım atmamış ve bu doğrultuda bir çok kadın-erkek yiğit kadro ve savaşçısını yitirmiştir. Türkiye-Kuzey Kürdistan’ının her bir alanında, Karadeniz’de, Dersimde, Serhad’da, Amed’de, Botan’da, Amanoslar’da, Başur’da, Rojava’da, Efrin’de kadrosundan komutanına, savaşçısına kadar en ön saflarda ezilen-sömürülen emekçi halkların mücadeleleri ve direnişlerinin içinde olmuştur. Ulaşlar, Alişerler, Taylanlar, Delaller, Mercanlar, Atakanlar, Şahinler nezdinde yitirdiklerimizi saygı ve minnetle bir kez daha anıyoruz.”

Devrimler mücadelesinin önemli mevzilerinden olan HBDH’nin yetersizliklerine rağmen devrim mücadelesindeki kararlılığı ve ısrarının “tartışılmaz bir yerde” olduğunun altını çizen MKP, “Geçmişten bugüne tecrübeleri üzerinden oluşan HBDH, geçen 3 yıl zarfında edindiği deneyim ve tecrübeler ışığında bu eksikliklerini aşarak üstlendiği rol ve misyonu oynayacaktır. Çünkü HBDH bu dinamiklere sahiptir. HBDH, 4. mücadele yılında bu eksikliğini giderecek ve mücadeledeki boşlukları dolduracak, ‘Faşizm yenilecek, halklarımız kazanacak’ şiarını ete kemiğe büründürecektir” diye belirtti

Açıklamada, faşizmin yalnızca, halkların devrimci öncülerine değil, en dinamik kesimlerine değil, toplumun ilerici-demokrat-aydın tüm kesimlerine saldırdığına ve toplumun büyük bir çoğunluğunu faşizm karşısında aynı saflara itmekte olduğuna dikkat çekildi.

MKP, “Bu kesimlerin örgütlenmesi-bir araya getirilmesi dahi, toplumu atomlarına kadar bölüp parçalayarak halkları birbirine düşmanlaştırmaya çalışan, topluma karamsarlık aşılayan faşizme vurulacak en büyük darbedir” diye ekledi.

Açıklamada devamla şu ifadeler yer aldı: “Halkların devrimin öncülerine ihtiyacı vardır. İşçisinden köylüsüne, memurundan işsizine, kadınından gencine, öğrencisinden öğretmenine, aydınından sanatçısına, akademisyeninden çevrecisine, LGBTİ+’sından tüm ötekileştirilenlerine, Alevi’sinden tüm ezilen inançlar topluluğuna, Kürt ulusundan tüm ezilen milliyetlerine kadar faşizm karşısında isyanını-öfkesini-tepkisini biriktiren, kuşanan her kesimin birleşik mücadeleye; öfkelerini, tepkilerini, isyanlarını, direnişlerini yan yana getirmeye-birleştirmeye ihtiyacı vardır. Bunu küçükten büyüğe, basitten karmaşığa, yerelden genele her bir alanda, her bir semtte, her bir iş kolunda, her bir okulda, öfkelerin-tepkilerin biriktiği her bir yerde yapmalı, irili ufaklı, küçük-büyük tüm renkleriyle, mücadeleleri birleştirmeli, faşizme karşı barikat olacak direniş ve mücadele mevzileri oluşturmalıyız. Halkların bizlerden, öncülerinden beklentisi budur.

120’li günleri çoktan geçmiş olan ve yiğit Kürt kadını Leyla Güven öncülüğünde gelişen açlık grevleri direnişi karşısındaki sorumluluğumuz gereği, demokratik cephede mücadele birliği bilinciyle gerekli sahiplenme duyarlılığı sergilenmeli, bu meşru-demokratik direniş desteklenmeli, insani talep ve direniş karşısındaki duyarsızlığa set olunmalıdır.

(...) Yerel seçimleri en geniş direniş mevzileri oluşturmanın nüveleri haline getirmeliyiz. Ve gelişen-gelişecek olan tüm demokratik tepkilerin birleştirici, ileri taşıyıcı özneleri olmalıyız.

Birleşik mücadelemiz 4.yılında büyük atılımlar yapacak dinamiğe sahiptir. Yeter ki cüret edelim, ileri çıkalım kazanma bilinciyle görevlerimize sarılalım.”