1 Mayıs katliamında hayatını kaybeden kadın işçiler anıldı

KESK, DİSK, TTB ve TMMOB’lu kadınlar, 1 Mayıs 1977 Katliamı’nda yaşamını yitiren kadın işçileri, Fransız Konsolosluğu’ndan Kazancı Yokuşu’na yaptıkları yürüyüşle andı.

AKP iktidarıyla daha da derinleşen kadın sömürüsüne geçit vermeyeceklerini vurgulayan kadınlar, “Emeğimize, bedenimize, kimliğimiz bizimdir demek için 1 Mayıs’ta Maltepe’deyiz” duyurusunu yaptı.

Taksim Fransız Konsolosluğu önünde bir araya gelen KESK, DİSK, TTB ve TMMOB’lu kadınlar, kanlı 1 Mayıs’ta yaşamını yitiren kadın meslektaşlarını yaptıkları yürüyüşle andı. Polis ablukası altında gerçekleşen yürüyüşte, “1 Mayıs 1977’de katledilen kadınlar burada” yazılı pankart açıldı. Ellerinde karanfillerle yürüyen kadınlar, “Yaşasın 1 Mayıs, bijî 1 Gulan”, “Jin jiyan azadî”, “Emeğimden, bedenimden, kimliğimden, elini çek”, “Dinsel, ulusal, sınıfsal sömürüye son” sloganlarını attı. Kazancı Yokuşu’na gelindiğinde kadınlar adına ortak açıklama Ses Bakırköy Sekreteri Hatice Şeker tarafından okundu.

OHAL İLE KADIN SÖMÜRÜSÜ ARTTI

Kadınlar olarak 1 Mayıs 2018’i büyük baskılar altında karşıladıklarını vurgulayan Şeker, özellikle 15 Temmuz darbe girişimi sonrası baskıyı artıran AKP iktidarının ilan ettiği OHAL ve peş peşe çıkardığı KHK’lerle binlerce kadın emekçisinin işinden ihraç edildiğini kaydetti. Erkek egemen iktidarın ihraç ederek, açığa alarak, işsiz bırakarak direnen ve sorgulayan kadınlara gözdağı vermek istediğini belirten Şeker, devlet eliyle haksız ve hukuksuz bir biçimde kamusal alandan çıkartılan kadınların evin dört duvarı arasında hapsedilmek istendiğine işaret etti. Şeker, tıpkı 1 Mayıs 1977 1 Mayıs’ta direnen emekçi kadınlar gibi Bakırköy’de, Kadıköy’de, Ankara, Malatya, Amed’de, Kocaeli, Aydın ve Muğla’da meydanlarda bu ihraçlara karşı direndiklerini vurguladı.

EVE HAPSETME DÜZENLEMELERİ

AKP tarafından kadınlara annelik ve ev kadınlığı işlerini aksatmadan katılacağı yeni bir çalışma rejimin gündeme getirdiğini belirten Şeker, iktidar tarafından yapılan düzenlemeleri şöyle hatırlattı: “AKP kadınları eve, aileye hapsetmek amacıyla düzenlediği “aile paketi” ile kadınları eve hapsedip, esnek çalışmayı dayatarak, çok çocuk doğurmayı ödüllendiriyor. Kadınları ucuz iş gücü olarak gören bu erkek egemen zihniyet kapitalist sistemde zaten sömürülen emeğimizi, kiralık işçi bürolarıyla daha da güvencesiz, daha ucuz ve değersiz hale getirmeye çalışıyor. AKP biz kadınlara aileyi koruma “görevini” dayattıkça, ev içinde harcadığımız karşılıksız emek daha da görünmez oluyor. Bu uygulamalar bir proje diye başlatılan anneanne ve babaannelere yönelik evde ücretli çocuk bakımı ile derinleştirilmektedir.”

EMEĞİMİZ, BEDENİMİZ, KİMLİĞİMİZ BİZİM

Şeker, görünmeyen emeğe, esnek çalışamaya, evde ücretli çocuk bakmaya hayır dediklerini vurguladı. Ev işçisi ve mevsimlik tarım işçisi kadınların ne güvencesi ne de can güvenliği olduğuna dikkat çekerek sözlerini sürdüren Şeker, onlarca kadının iş cinayetlerinde hayatını kaybetmeye devam ettiğini hatırlattı. Göçmen kadın işçilerin de her türlü hak ihlalleriyle ve cinsiyetçilikle baş başa bırakıldığını dile getiren Şeker, “Sermaye kul, aileye köle olmayacağız” diyen kadınlar olarak fabrikada, tarlada, evlerde direnmeye devam ettiklerini vurguladı. Şeker, “Faşizmin üstünü örttüğü vahşi sermeye düzeninin yarattığı yıkım yüzünden iş kazalarında hayatımızı kaybediyoruz, yakalandığımız meslek hastalıkları yüzünden yaşamdan kopuyoruz, her gün 5 kadın sevdiğini iddia eden ya da hiç tanımadığı erkekler tarafından evde, işte veya sokak ortasında öldürülüyor” dedi.

Şeker son olarak erkek egemen iktidar tarafından kendilerine dayatılan baskı ve sömürüye karşı, emeğimiz, bedenimiz, kimliğimiz bizimdir demek için 1 Mayıs’ta Maltepe’de olacaklarını duyurdu.

Açıklamanın ardından kadınlar, Kazancı Yokuşu’nda karanfiller bıraktı.