Almanya’nın Winsen/Luhe kasabasında UTAMARA Kadın Buluşma Merkez‘inin yürüttüğü ‘Kadın yaşamdır, yaşam satılır mı? Başlık parasına hayır’ adı altındaki kampanya kapsamında bir seminer gerçekleşti. Çok sayıda kadının katılımıyla Rojbin Kadın Meclisi tarafından düzenlenen seminerde, kadının meta olarak görülmesine neden olan başlık parası kadına uygulanan maddi temelde yaşanan bir şiddet biçimi olarak değerlendirildi.

Seminere konuşmacı olarak katılan UTAMARA temsilcisi Amara Güneş, kendi kurumunu tanıtarak kadına uygulanan şiddet biçimi olan zorla, görücü ve küçük yaşta evlilik gibi sorunların mağdurlarına danışma merkezi olarak yardım ettiklerini ifade etti.

“Evliliklerde önemli olan, ortak yaşam ve insan değerlerine aykırı olmayacak şekilde özgür, erkeğin kadına şiddet uygulayamayacağı demokratik bir aileyi inşa etmektir” diyen Güneş, kadının değerinin asla para ile eşleştirilmemesi gerektiğini vurguladı. Güneş, sunumunun devamında kapitalist modernitenin kadınını sermaye nesnesi olarak değerlendirirken, klasik muhafazakar aile sistemlerinin de kadını eve mahkum kılarak başlık ya da süt parası adı altında önce satın aldığı, sonra da erkeğin hizmetini yapmakla zorunlu bir hizmetçi olarak köle statüsüne sokulduğuna dikkat çekti. Ayrıca başlık parası uygulamasının Kürdistan’da başta olmak üzere işgal ettiği her yerde ele geçirdiği tüm kadınları doğrudan pazarlarda satan DAİŞ çetesinin zihniyeti ile aynı olduğunu belirten Güneş “Başlık parası isteyen ya da veren her kişi DAİŞ zihniyetini meşrulaştırdığı gibi bu gerici zihniyetin yaygınlaşmasına hizmet eder” dedi.

Rojbin Kadın Meclisi adına açıklamalarda bulunan Elif Ormangören, başlık parası uygulamasının Afrika kıtasından Hindistan, Türkiye ve Kürdistan’a kadar birçok ülkede yüzyıllardır gündemde olduğunu belirterek bu geleneğin kadınların eşleri tarafından sürekli hatırlanıp psikolojik şiddet aracı olarak kullanıldığını söyledi. Evliliklerde kadın şiddet görse de ömür boyu evliliğin devam edilmesi, intihar gibi vakaların altında yatan önemli hususlardan birinin de başlık parası uygulanması olduğunu ifade eden Elif Ormangören, bununla beraber birçok psikolojik rahatsızlığına da neden olduğunu belirtti.

Birçok kadının değerlendirmeleriyle canlı bir atmosferde geçen seminerde, sonuç olarak “Biz kadınlar olarak başlık parası gibi ataerkil anlayışları toplum içinde teşhir ederek ve ayak bastığımız her yerde örgütlenerek önleyebiliriz. Bu sayede demokratik değerler ölçüsünde toplumsal değişim ve dönüşümü sağlayabiliriz” denildi.

Rojbin Kadın Meclisi sözcülerinden Zilan Dersim ise, 25 Kasım Dünya ‘Kadına yönelik şiddete hayır’ gününde saat 17.00’de birçok kadın kurumlarının katılımıyla Hamburg Hachmannplatz’da bir yürüyüşün gerçekleştireceklerini açıklayarak, bundan sonra da kadın meclisi olarak ulaşabilecekleri tüm kadınlara ulaşmak amacıyla semt çalışmalarına ağırlık vereceklerini söyledi.