HNB, yıllık konferansını gerçekleştirdi. Konferansta Mezopotamya’daki son siyasal gelişmeler ve kadının örgütlülüğünün önemine dikkat çekilen konuşmalar yapıldı.

Bethnahrin Kadın Birliği (HNB) Mezopotamya ve dünyanın farklı ülkelerinden gelen bölge sorumlu ve temsilcileriyle birlikte iki gün süren yıllık konferansını yaptı.

HNB’nin yıllık konferansı konuşmanın ardından divanın seçimiyle devam etti. Divana, HNB Başkanı Neriman Özgün, Gozarto (Rojava) Özerk Yönetim Parlamento Eşbaşkanı Nazira Gauriye ve Irak Bethnahrin Kadın Örgütü Başkanı Hannan Matti Touma seçildi.

Açılış konuşmasını yapan HNB Başkanı Neriman Özgün konuşmasında, halkımızın kendi vatanında geçtiği koşulların önemine ve kadınların HNB çatısı altında örgütlenmesinin ve bu koşullar içerisinde aldığı yerin önemine değindi. Kadınların oluşan yeni şartlar içerisinde aldığı rolün temel taşlardan biri olduğunu belirtti. Ayrıca, kadınların kendilerini ve vatanlarını korumak için kadınlardan oluşan bir askeri gücün oluşturulacağını söyledi. Aynı zamanda HNB’nin vatanda ve diasporada yapılan bütün çalışmaların içerisinde yer aldığını dorularken, gelecek zamanda daha fazla yer alması gerektiğini de belirtti.

Bethnahrin Ulusal Konseyi (MUB) Başkanı Mikhael Naim Hadodo özel misafir olarak katıldığı konferansta konuşma yaptı. Hadodo yaptığı konuşmada Süryani halkının günümüz şartlarında geçtiği durumun önemine değindi. Hadodo “Yüzyıl önce halkımızın dünya üzerinden yok edilmek istendi ve yüzyıl sonra bugün halkımıza yapılan muamele yine aynı hedefe hizmet etmektedir” dedi.

Ama verilen mücadele ve Mezopotamya’da ve dışarıda kurulan irtibatlarla bu durumun değiştiğini söyleyen Hadado, konuşmasının devamında şunları belirtti: “Halkımızın şu anda ulusal öneme sahip kazanımları var. Sayfo katliamı birçok ülkede kabul edildi, Avrupa Birliği halkımızın güçlerine destek verme kararı aldı ve halkımızın varlığı ve kimliği kabul edildi. Bütün bunlar halkımızın batının programı içerisinde yer aldığına işarettir. Bu kazanımlar, daha fazla örgütlenmekle, daha fazla sorumluluk almakla ve gelecek zaman için daha güçlü planlar çizmekle cevaplanmalıdır. Ancak bu şekilde hedefimize ulaşabiliriz.”

“MUB’nin mücadele felsefesinde kadının yeri vardır. Çünkü yönetimde kadınla erkek eşit söz hakkı almadığı takdirde, kadınların hak sahibi olmadığı takdirde demokrasiden, modenleşmeden ve özgürlükten bahsedilemez” diyen Hadado, MUB’nin yürüttüğü tüm uluslararası ilişkilerde de kadının varlığının çokluğuna dikkat edildiğini sözlerine ekledi.

Böylece kadınların bugünkü kazanımlarda aldığı yerin bir kanıtı olduğunu söyleyen Hadado, bunun için, bu konferansta kadınların alacağı kararların önümüzdeki süreçlere bir ışık olmasını umut ettiğini ve kadınların gelecek zamanlarda örgütlenmenin içerisinde her zamandan daha fazla yer almasını, kendini temsil etmesini ve Konsey içerisindeki bütün kurum kuruluşlarda yer almasını beklediğini belirtti.

Konferans, Türkiye (Turabdin), Irak, Suriye ve Avrupa’nın değişik ülkelerinden gelen temsilci ve sorumluların raporlarının okunması, önerilerin sunulması ve uygun görülen önerilerin karara bağlanması, yıllık programın çizilmesi, gelen mesajların okunmasıyla sürdü.