Demokratik Bölgeler Partisi'nin (DBP) kadın PM üyeleri, Eş Genel Başkan Sebahat Tuncel'e dönük gerçekleştirilen saldırı ve son süreçte yaşananları değerlendirmek için basın toplantısı düzenledi. DBP il binasındaki toplantıda konuşan MYK Üyesi Fatma Gül, 14 Temmuz büyük ölüm orucunun 34. yıl dönümünün yaklaştığını hatırlatarak, direnişte yaşamını yitirenleri andı. 

Tuncel'in İdil' çıkışında devlet güçleri tarafından ölümle tehdit edildiğini hatırlatan Gül, şunları kaydetti: "Halkımızla bayramlaşma amacıyla direniş alanlarında halkın direnişini sahiplenme adına bir buluşma gerçekleşmişti. Halk ve bizler açısından böylesi önemli bir süreçte buluşmak değerli bir anlam taşıyordu. Eşbaşkanımızı Ramazan ayında bu yana güçlü bir çıkış gerçekleştirmiştir. İdil, Silopi, Cizre gibi alanlara gidildiğinde rejim güçleri tarafından kabul edilemez bir yaklaşım sergilenmektedir. Yapılanlar bir gözdağı ve mesajdır. Öyle bir süreçten geçiyoruz ki bir partinin eşbaşkanlarına dönük çok rahat bir yaklaşım sergileniyor. Bu durum kendisine 'demokratik bir ülkeyiz' diyenler tarafından ölümle tehdit ile gerçekleştiriliyor. Bu tür yaklaşımlar siyasi yaptırım gerekçesidir."

'ÖLÜM BİZİM ÖNÜMÜZDE DİZ ÇÖKMÜŞTÜR!'

DBP ve HDP eş genel başkanlarına, belediye eşbaşkanlarına ve parti yöneticilerine dönük saldırıların Saray'dan alınan talimatla hayata geçirildiğini söyleyen Gül, eşbaşkanlarının, DBP yöneticilerinin ve tüm siyasi temsilcilerin halkın iradesi olduğunu belirtti. Bu tür saldırıların irade kırma ve halkı tehdit etme anlamına geldiğine dikkati çeken Gül, "Saldırıları kabul etmeyeceğiz. Bizler halkımızla yek vücuduz ve ölüm tehditleriyle kimse bizleri yıldıramaz. Tüm dünya ölümün Kürt halkı karşısında diz çökmüş ve yenildiğini görmüştür. 40 yıldır Kürt halkı ölümlere karşı direndi ve direnmeye de devam edecektir. Asla teslim olmayacağız. Biz yasa dışı işlerle uğraşmayız. Eğer bu ülkede demokrasi varsa biz mücadelemizi demokratik yollarla, halkımızla vermeye devam edeceğiz" diye konuştu.

ÖZGÜR BASINA DESTEK

Gül, demokrasiden, yaşam hakkından yana olan tüm güçlerle, baskıcı güçlere karşı mücadele ettiklerini, katliam ve saldırı politikalarıyla çözüm yolunun bulunamayacağını ifade etti. "Türkiye'de nereye baksak elle tutulur bir çözüm bulamıyoruz" diye konuşan Gül, bugün Türkiye'de direnen Kürt halkı gerçekliğinin yaşandığını dile getirdi. Özgür basının susturulmak istendiğine işaret eden Gül, "Biz biliyoruz ve görüyoruz ki basın çalışanları fedai ruhla halkın içerisindedir. Bu bir mesajdır ve iyi okunmalıdır. Tutuklu olan özgür basın çalışanları için başlatılan kampanyayı sizinle birlikte sürdüreceğiz" dedi.

'KÜRT SORUNU ÇÖZÜLMEDEN HUZUR GELMEZ'

MYK Üyesi Fatma Gül, katliamları unutmayacaklarını vurgularken, şunları da belirtti: "Bu katliamlar bize ders verecek ve mücadelemizi daha da güçlendireceğiz. Türkiye dış politikalarda bir çıkmaz yaşıyor. Bugün KDP AKP'nin yanında yer alıyor. Kendi halkına karşı AKP'nin ortağı olmuştur. Bu iş birlikçi siyaset iflas etmiştir. Kürdistan'ın her parçasında yaşanan çıkmaz Ortadoğu'nun çıkmazıdır. Kürt sorunu çözülmeden bu topraklara huzur gelmeyecektir. En büyük direniş kadınlar tarafından veriliyor. Biz sırtımızı halkımıza dayayarak bu topraklara onurlu bir barış ve anlamlı bir demokrasi getirmek için mücadelemizi yürüteceğiz."