İsviçre’de feministler Jineoloji'yi tartıştı

İsviçre'nin Zürih kentinde, Dünya Anti Kapitalist Feminist Hareketi'nin çağrısıyla bir araya gelen kadınlar Jineoloji'yi tartıştı

İsviçre'nin Zürih kentinde, Dünya Anti Kapitalist Feminist Hareketi'nin çağrısıyla bir araya gelen ve bir haftalık kamp yapan kadınlar, bir haftalık eğitim programını çeşitli tartışmalar, seminerler, atölye çalışmalarıyla sonuçlandırdı. Yoğun geçen atölye çalışmaları Jineoloji atölyesiyle final yaptı.

Dünya Antikapitalist Feminist-Politik Haftası 11 Temmuz'dan 17 Temmuz'a kadar sürdü. Kampa bir çok ülkeden gelen feministler, anarşistler, anti kapitalist grupların yanısıra farklı kadın örgüt ve kurumlarından 300'e yakın kadın bir araya geldi. İsviçre Kürt Kadın Hareketi temsilcileri, kadın meclisleri, kömünleri ve inisiyatif sözcüleri de kalabalık bir grup olarak tartışmalarda yerini aldı. Eğitim kampında evrensel olarak kadınların yaşadığı birçok sorunun ele alındığı atölye çalışmaları gerçekleştirildi. 

Daha önce Rojava'ya giden kadın heyetinin katıldığı ve Rojava sürecine ilişkin gözlemlerini aktardığı atölye çalışması kadınların yoğun ilgisi, soru ve tartışmalarıyla geçti. YPJ deneyimi ve kadınların özsavunma sistemi üzerinde duran kadınlar, Rojava deneyiminden kadınlar olarak daha fazla incelemeyi hak ettiği görüşünü dile getirildi.

Kadın kampının son gününde ise Jineoloji'ye dönük iki ayrı atölye çalışması yapıldı. Atölye çalışmasına Kürt Kadın Hareketi adına katılan Nursel Kılıç Jineoloji ve Kürt Kadın Hareketi'nin özgün deneyimi üzerine bir sunum yaptı. Kürt Kadın Hareketi'nin tarihçesinin temel gelişim süreçlerini değerlendiren Kılıç, Kürt Kadın Hareketi'nin temel farkının teorik-pratik bütünsellik olduğunu vurgulayarak kopuş teorisi, Kürt kadın kurtuluş ideolojisi ve toplumsal sözleşme deneyim ve tecrübelerinin esasını oluşturduğunu söyledi.

Ardından Kılıç, Jineoloji'nin temel ilkelerini tanıttı. Ağırlıkta Jinerji bölümünün dikkat çektiği seminerde, tartışma bölümünde kadınların örgütlü enerjisi üzerinden değerlendirme ve sorular soruldu. Yine pozitivist bilimlerin eleştirisi üzerine oluş,abilecek bir kadın biliminin yöntemleri değerlendirildi. Tartışmaların sonucunda Jineoloji araştırmalarında katkıda bulunabilecek bir çalışma grubunun oluşmasının önemine dikkat çekildi. Bu talebi olumlu karşılayan katılımcılar feminizmin köklerine dönüş olarak Jineoloji'ye önemli bir adım olarak değerlendirdiler. Jineoloji'nin bir kadın bilimi olarak bilimin genel cinsiyetçi karakterini sorguladığı ve bilimin ve bilginin toplumcu yapısı üzerinde durulan tartışmalarda, Jineolojinin tüm kadınlara mal edilmesi gerektiğine dikkat çekildi.

Jineoloji tartışmaları kadınların "Jin Jiyan Azadi" sloganıyla son buldu.