Jineoloji Konferansı Sonuç Bildirgesi açıklandı

1. Jineoloji Konferansı’nı gerçekleştiren Kürdistan Kadın Özgürlük Hareketi PAJK, Jineoloji Komitesi konferansı bir sonuç bildirgesi ile dünya kadınları ve kamuoyuyla paylaştı.

Medya Savunma Alanlarında 11-15 Mayıs tarihleri arasında 1. Jineoloji Konferansı’nı gerçekleştiren Kürdistan Kadın Özgürlük Hareketi PAJK, Jineoloji Komitesi konferansı bir sonuç bildirgesi ile dünya kadınları ve kamuoyuyla paylaştı. Yaşamın kadın şahsında hücrelerine kadar katledildiği Kürdistan’da ‘kaybedileni kaybedilen yerde aramak ve yeniden yaratmak’ felsefesi ekseninde konferanslarını gerçekleştirdiklerini belirten kadınlar, “Yaşamın hücrelerine kadar katledildiği coğrafyamızda artık yaşam biliminin, toplumsal yaşam biliminin ve kadın biliminin yaratılış anlarının çanları çalıyor. Yaşamın tüm hücreleri kadın bilimini, sezgisini, duygulu zekâsını, yüreğini ve merhametli Tanrıça ellerini çağırıyor!” dedi. 1. Jineoloji Konferansı ile yeni bir anlam dünyasının kapısını araladıklarını belirten PAJK Jineoloji Komitesi, hayatın içinden bilgilerini damıtan ve Kürdistan Özgürlük Devrimi’nin 40 yıllık birikimini ve deneyiminden süzülen bilgisini taşıyan kadınlar olarak konferanslarını 11 Mayıs’ta yaşamını yitiren Hozan Mizgin şahsında tüm Mayıs ayı şehitlerine atfettiklerini ifade etti.

‘ÖNDERLİĞİMİZLE FİZİKSEL VEFELSEFİK BULUŞMA KARARLILIĞINDAYIZ’

“Konferansımız bize JİN ve JİYAN’ın anlamına aşkla ermeyi öğreten, bir kadın-yaşam-toplum bilimi olarak Jineoloji’yi öneren, demokratik modernite paradigmasının temeline kadın özgürlüğünü koyan Önderliğimize dönük tecride bir cevap olma arayışıdır” denilen bildirgede Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın uluslararası komplo sürecinde “Kadınlarla ilgili projem yarım kaldı” şeklindeki belirlemesine cevap olma ve o projeyi tamamlama iddiası taşıdığının belirtildi. Bildirgede, “Konferansımızın gerçekleştiği dönemde Önderliğimizin başlattığı müzakere süreci Türk devleti tarafından sabote edildi. Barışı geliştirmenin bilimi de olan jineoloji Birinci Konferansında Türk devletinin özgür yaşam ve barış karşıtı bu tutumunu ‘Jineoloji ile kadın ve yaşam özgürleşecek’, ‘Tüm mesafelere inat Önderliğimizle fiziksel ve felsefik buluşma’ kararlılığı ile karşılamaktayız” ifadelerine yer verildi.

KONFERANS ÖZGÜR YAŞAM DİRENİŞÇİLERİNE ATKFEDİLDİ

Bildirgede, “Katliamın her türünün dayatıldığı çağımıza yaşamla dokunmanın ve yaşamı dokumanın tartışmaları olan birinci jineoloji konferansımızı; erkek egemen zihniyetin ürünü olan DAİŞ ve Boko Haram çetelerinin saldırılarında yaşamlarını yitiren, kaçırılıp köleleştirilen kadınlara ve çocuklara atfediyoruz. Jineolojiyi geliştiren birikimin yaratıcılarından Hozan Mizgin, Leyla Qasım, Deniz Gezmiş, Haki Karer, Şirin Elemhuli ve Hewler katliamı şehitleri şahsında tüm Mayıs ayı şehitlerine atfediyoruz. Mahabad’ta tecavüz saldırısına karşı direnerek yaşamını yitiren Ferinaz Xusrewani’ye, Afganistan’da Ferhunde ve Türkiye’de Özgecan başta olmak üzere katledilen tüm kadınlara atfediyoruz. Bize jineolojiyi geliştirme tartışma ve çalışmalarının imkânlarını yaratan Şengal, Rojava, Maxmur, Kobanê ve Kerkük direniş şehitlerine atfediyoruz. Onların direnişini aynı cephelerde savaşarak sürdürenlere ve zindanlardan duvarları, sınırları, tel örgüleri anlamsız kılarak bize seslerini ulaştıran ve konferansımızı selamlayan özgür yaşam direnişçilerine atfediyoruz” diye belirtildi.

‘DEMOKRATİK MODERNİTE’NİN BİLİMİ OLMA İDDİASINDAYIZ’

“Binlerce yıllık kadın direnişinin son halkası olan Rojava başta olmak üzere tüm Kürdistan’daki görkemli kadın direnişinin bilime, bilgiye, felsefeye daha güçlü kavuşması, kadının potansiyel anlamının, enerjisinin dile gelmesi, hakikatleşmesi için; dünya kadınlarının muazzam yaşam deneyimlerinin ortaklaşması için; yaşamın sırrını kadına dayalı araştırma yöntemleriyle derlemek için; toplumsal sorunlara, doğru kadın tanımı ve varoluşu ile çare yaratmak için; öz savunma temelinde Xwebun olmak için ve ahlaki-politik toplumu kadın etrafında şekillendirmek için JİNEOLOJİ diyerek gerçekleştirdik ilk konferansımızı” diyen kadınlar tüm bu konuları konferanslarında ele aldıklarını belirtti.

 

VERİLİ SOSYAL BİRİMLERE GÜÇLÜ BİR ELEŞTİRİ JİNEOLOJİ

Yaşamın her alanında devrimci bir dönüşüm yaratmayı hedeflediklerine vurgu yapan Kürdistan Kadın Özgürlük Hareketi, “Bu birikimlerimizi kavram, kuram ve kurumlara kavuşturma ve dünya kadınları ile bir kadın bilimi olan Jineoloji temelinde buluşturma iddiasındayız. Özgür yaşamın öncü gücü olan kadınlar olarak Jineoloji ile mevcut kapitalist moderniteye alternatif olan demokratik modernitenin bilimi olmayı hedefliyoruz. Etik-estetik, ekonomi, ekoloji, demografya, tarih, eğitim, sağlık ve politika başta olmak üzere bütün sosyal bilimlerde bir devrim yaratma iddiasındayız. Kadın bakış açısıyla, kadın bilmeleriyle, kadın bilgeliğiyle yaşamı yeniden gerçek sahiplerine sunmayı amaçlıyoruz. Jineolojiyle verili sosyal bilimleri eleştiriyor, yeni tezler ile alternatifini oluşturmanın iddiasını geliştiriyoruz. Erkek egemen zihniyetin kökten etkilediği tüm demokratik uygarlık güçlerinin değerlerini yeniden toplumla buluşturmayı ve öz savunmasını sağlamayı amaçlıyoruz” dedi.

JİNEOLOJİ SOSYAL BİLİMLERDE DÖNÜŞÜM YARATMA İDDİASI

Konferansın gündemlerini Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın görüşleri, 21. Yüzyılın kadın gerçeği ve mücadele dinamikleri ekseninde sistem analizi, Jineolojiyi kavram-kuram ve kurumlaşma temelinde tanımlayan temel belgenin okunup tartışılması, önemli kararlaşma ve planlamalar temelinde ele alındığının belirtildiği bildirgede, “Jineolojinin eylem kılavuzları olarak etik-estetik, ekonomi, ekoloji, politika, tarih, sağlık, eğitim ve demografya başta olmak üzere tüm sosyal bilimlerde dönüşüm yaratmayı ve pratikleşmeyi kararlaştırdık. Konferansımızda ulaştığımız kararlaşma düzeyiyle ‘Jineoloji toplumsallığın tüm krizlerine, hastalıklarına şifa olacak bilimlerin yeri olacak’ diyoruz. Jineoloji açlığı, yoksulluğu, tembelliği dünya halklarına kader diye yazan tüm ekonomi kuramlarını alt üst edecek. Toplumu besleyecek, doyuracak ve şenlendirecek ekonomi projelerini geliştirecek! Burada dokunacak zihniyet; ekolojik yıkıma dur diyebilmenin aklını, duygusunu ve eylemini geliştirmek için tüm ekoloji dostlarının güçlerini birleştirecek. Çoğalmayı felsefi anlamından ve sırlı güzelliğinden koparıp dizginsiz cinselliğin emrine veren cinsel güdüleri kapitalist modernitenin tüm kışkırtma ve kırdırma politikalarından arındırmanın etiğini ve estetiğini özgür eş yaşam kuramıyla dokuyacak. Savaşı, afetleri, nefreti ve kini kaldıracak politika ahlakını örecek. Egemen erkek aklının kadınlar ve toplumları üzerinde gerçekleştirdiği tüm operasyonları deşifre edip, tüm bilimlerin jineolojik bakışla yeniden inşa edildiği zemin olacak. Jineoloji iktidar hırsıyla bozulan ve yaşadığımız her günü kıyamete çeviren egemenlikçi erkek aklının dogmalarına ve mutlaklarına alternatif olmayı; yaşamı aydınlatacak sayısız ışıklı düşünce ve eylemle geliştirecek! Sayısız aydınlık yöntemi ve uygulamayı deneyecek” denildi.

DÜNYA KADINLARINA ÇAĞRI

Özgür ülke topraklarında ilk bilim konferanslarını gerçekleştirdiklerine vurgu yapılan bildirgede, “Özgür insan-özgür toplumu, demokratik toplumsal yaşamı binlerce yıl durmadan dönen kadın teşisi ile örmek için yaşama akma zamanımız dedik! Kadın varoluşunu yakıp yıkanlarla, ganimet diye pay edip satanlarla hesaplaşmak için egemen erkek aklının tüm sahalarına dokunma zamanı! Şimdi Jineolojinin zihniyet farklılığını tüm sosyal bilimlere yerleştirme zamanı! Kadın bilgeliklerimizi yıkıp, ‘bilim adamı’ sıfatını gururla taşıyan egemen erkek akıllı kafalara; ‘Kör, sağır, vicdansız kaldığınız toplumsal doğanın o çok korktuğunuz özüyüz biz! Varız, varoluşumuzun anlamına vakıfız! Varlığımızın bilgisini, bilimini ve bilgeliğini üreten bir bilimimiz gelişiyor artık. Aklınızın tıkattığı bilimin kurtuluşunun anahtarı da; duygusunu yitirmeyen zekâmızda, vicdanını yitirmeyen bilgimizde’ deme zamanı!” ifadelerine yer verildi. Bildirgede, “Bilgeliklerimizi yakma ve varoluşlarımızı derin bir köleliğe hapsetme temeli üzerinde inşa edilen kadın kimliklerinden sonsuz boşanma ve özgür varoluşunu gerçekleştirme arayışındaki tüm kadınlara ‘‘Jineolojiyi ortak geliştirelim’ diyoruz” denilerek çağrıda bulunuldu.