KJA: Çocuk gelinler artacak, kadınlar haklarından maruz kalacak

KJA, AYM'nin dini nikaha ilişkin verdiği karara tepki göstererek, kararın "çocuk gelinlerin önünü açma ve kadının her türlü ekonomik, hukuki hakkından maruz bırakma" amacını taşıdığını vurguladı.

KJA, AYM'nin dini nikaha ilişkin verdiği karara tepki göstererek, kararın "çocuk gelinlerin önünü açma ve kadının her türlü ekonomik, hukuki hakkından maruz bırakma" amacını taşıdığını vurguladı.
Özgür Kadın Kongresi (KJA), dini nikaha ilişkin verilen karar hakkında yazılı açıklamada bulundu.

'DEVLET KADINI TOPLUMDAN SOYUTLUYOR'

KJA, açıklamasında, "Erzurum Pasinler Sulh Ceza Mahkemesi resmi nikahtan önce dini nikah yapan sanık çiftin davasıyla ilgili olarak Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 'Birden çok evlilik, hileli evlenme, dinsel tören' başlıklı 230'uncu maddesinin 5 ve 6'ncı fıkralarının iptali için geçen yıl Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) başvurmuştu. AYM oy çokluğu ile hapis cezasını kaldırdı. Yalnız aynı AYM 1999'da bu durumun tam tersine bir karar almıştı" ifadelerine yer verdi.
Her gün kadın haklarının hiçe sayıldığı yeni bir olay ile karşılaşıldığına dikkat çekilen açıklamada, devletin kadını her gün farklı bir şekilde toplumdan soyutlamaya çalıştığı vurgulandı. "İşlenen kadın cinayetleri, uygulanan şiddet, taciz, tecavüz  eril zihniyetin kadını yok etme politikalarını acı bir tokat gibi çarpmaktadır yüzümüze" denilen açıklamada, söz konusu kararın, "çocuk gelinlerin önünü açma ve kadının her türlü ekonomik, hukuki hakkından maruz bırakma" amacını taşıdığı belirtildi.

'ERİL ZİHNİYETİ MEŞRULAŞTIRAN SOMUT ADIM!'

Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Kadını soy sürdürme aracı, ucuz ve çaresiz olarak gören sistem paradigması kadını tamamen erkeğe bağlı, düşünemeyen aslında yaşayamayan bir nesne konumuna sokmaya çalışmaktadır. Tecavüze uğrayan kadına 'meyli vardı' diyen, tecavüzcüsünü cezalandırmak bir yana neredeyse ödüllendiren,  her türlü şiddeti kadın üzerinde meşru kılan sistem iktidarcı tekelci eril devlet zihniyetten başkası değildir. Bugün kadının köleliği demek ahlakın yok edildiği demektir. Bugün ahlaki değerlerinden yoksun bir toplum demek gerçek anlamıyla ölümün kendisidir. Kadınsız yaşanamayacağına göre yaşamı kurtarmak kadının kurtuluşunu zorunlu kılmaktır.  Var olan devlet gerçeği ise kadınsız (köleleşmiş kadın) bir dünya yaratmaya çalışmaktadır.
Kadının cinselliğini istismar olarak kullanmak, kendi hegemonik iktidarını kadın bedeni üzerinde yaşatmak ve kadını sadece soy sürdürücü olarak görmenin kanıtı bugün iptali verilen bu fıkralarla bir kez daha gün yüzüne çıkmaktadır. Kadın artık kendi doğasından koparılmak istenmektedir Analık hakkı bile elinden alınmak istenmektedir. Dini nikah kadının kendi çocuğu üzerinde bir hakkının olmamasını doğuracak ve kadını her türlü yargı, hukuk karşısında hiçe sayacaktır. Bu var olan eril zihniyetin meşrulaştırılmasına yönelik devletin attığı somut bir adımdır."
KJA, kadınları özgün örgütlülüklerini güçlendirmeye ve özgür, eşit bir yaşamı inşa etmeye çağırdı.