Êzîdî halkına dönük 2014 yılının Ağustos ayındaki katliama dair her gün yeni bir hikaye duyuyoruz. Son olarak, insanlık düşmanı DAIŞ çetelerinin merkez olarak kullandığı Suriye’nin Rakka kentinden tek başına kaçıp özgürlük savaşçılarına sığınan Besê’nin hikayesine tanık olduk.
Besê, 14 yaşında. Ferman günü DAIŞ çetelerinden kaçarken yolları çeteler tarafından kesildi, 1 erkek ve 9 kız kardeşi ile birlikte esir düştü. Çeteler, Besê’nin anne ve babasını yaşlı ve kıymete değer görmedikleri için serbest bıraktı. 

'GÜNLERCE YEMEK VE SU VERİLMEDİ'

Esir düştükten sonraki yaşadıklarını anlatan Besê, ilk olarak Tel Afer’de bir yeraltı okulunda tutulduklarını, bazen günlerce yemek ve su verilmediğini söylüyor. Buradan sürekli yer değiştirilerek Musul, Tel Afer, Rakka ve bilmediği birçok yere götürüldüğünü belirtiyor.
Babasını 1,5 yıl sonra gören Besê’nin ilk sözleri, babasının gözyaşlarına verdiği tepki oluyor ve "Ağlama, neden ağlıyorsun" diyor.

'SAÇLARIMIZI KAZIDIK, HORTUM İLE DÖVÜLDÜK'

Her gün kadınların gruplar halinde götürülerek pazarlarda satıldıklarını söyleyen Besê, daha çok çete emirlerinin pazarlarda kadınları satıp aldığına, bazı çete emirlerinin de onlarca kadını satın aldığına dikkat çekiyor. Sürekli ağlayan kadınları hatırlarken bir an yutkunan Besê, pazara götürülmemek için ne denli direndiğini anlatıyor. İki veya üç ayda bir olan banyo günü, birçok kadının pazara götürülmemek ve tecavüze uğramamak için saçlarını ve kaşlarını kazıttığını söyleyen Besê, kendisinin de bunu yapmaya mecbur kaldığını, aksi takdirde çoktan pazarda satılmış olacağını belirtti. Besê, fakat bu yöntemi kullanan kadınların hortum ile dövülüp ağır bir şekilde işkence edildiğini de söyledi.

'KÜÇÜK ÇOCUKLARI KULLANDILAR'

Besê, çetelerin kendilerinden namaz kılmasını istediklerini, aksi takdirde işkence göreceklerini, buna rağmen kadınların direndiğini ifade etti. Kendisinin de zorla namaz kıldırmak isteyen DAIŞ çetelerine direndiğini söyleyen Besê, "Küçük çocukları getirip bize hortumlar ile zorla vurduruyorlardı" dedi.
DAIŞ çetelerinin sürekli kendilerine Êzîdîlerin kâfir olduğunu söylediklerini aktaran Besê, bunun üzerine daha çok şiddet gördüklerini ve PKK ile peşmergenin de kâfir olduğu yönünde sürekli kendilerine hakarette bulunduklarını anlattı.

'BİR YANIM BURUK'

Besê, ailesinin yanına döneceği için de mutlu olduğunu, ancak binlerce esir kızın hala çetelerin elinde olduğu için tamamen özgürlük kazanılana kadar bir yanının buruk kalacağını kaydetti.

'PKK SAYESİNDE KURTULDUM'

Gece vakti çetelerin elinden kaçtığını ve bir Arap aileye sığındığını söyleyen Besê, Arap ailenin kendisini bir Kürt aileye teslim ettiğini, Kürt ailenin de kendisini Kobanê’ye getirerek YPG savaşçılarına teslim ettiğini belirtti. YPG savaşçılarının da Rojava ve Şengal koridorundan kendisini HPG ve YJA-STAR gerillalarına bıraktığını söyleyen Besê'nin son sözü, "PKK olmasaydı kurtulamazdım. PKK’ye teşekkür ediyorum" oldu.