GÖRÜNTÜLÜ

Ronahi: Borcumuzu kesintisiz mücadele ile ödeyeceğiz

KCK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi Elif Ronahi: Sema arkadaşa ve tüm özgürlük değerlerine olan borcumuzu ödemek için yaşadığımız süre içerisinde, yaşamımızın her alanında kesintisiz bir mücadele içerisinde olacağız.

KCK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi Elif Ronahi, Sema Yüce’nin yaşamını yitirişinin 18. yılında, bu eylemin Kürt özgürlük mücadelesi ve özgür kadın kimliği açısından ne anlam ifade ettiğini ajansımıza değerlendirdi. Ronahi, Sema Yüce’nin cezaevi koşullarında gerçekleştirdiği eylemin Kürt Özgür Kadın Hareketi açısından yeni bir sürecin başlangıcı olduğunu belirterek,  Sema Yüce şahsında tüm özgürlük şehitlerini anarak konuşmasına başladı. Ronahi, sözlerine şöyle devam etti: “Bu dönemde hem içerde, hem dışarda; Önderliğimize, Hareketimize karşı, Kürt halkına ve özellikle cezaevindeki kadrolara yönelik, düşmanın geliştirmek istediği bir saldırı konsepti vardı. Düşmanın kadroya dayattığı, PKK kimliğinden uzaklaştırma, kişiliksizleştirme ve kendi amaçlarından koparma yönünde yürüttüğü özel savaşa yönelik, Sema arkadaşın çok önemli bir duruşu ve mücadelesi oldu. Aynı zamanda Sema arkadaşın eylemi, gerçekte kendisinin farkında olmayan, cezaevinde olup da niye orada olduğunun çok da farkında olmayan kişiliklere karşı bir eylemdi.”

‘8 MART’TAN 21 MART’A ATEŞTEN KÖPRÜ OLMAK İSTİYORUM’

 Sema Yüce’nin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a ve Özgürlük Mücadelesi’ne dayatılan saldırılara karşı ‘ Nasıl ki gökyüzünde iki güneş yoksa, yeryüzünde de iki ideolojik merkez olmaz. Tek bir ideolojik merkez olur’ sözünü hatırlatarak kendi eylemini gerçekleştirdiğini belirten Ronahi, “Kendi hedefini ve amacını net belirleyen, o hedef ve amaç doğrultusunda kendi eylemini gerçekleştiren bir arkadaştır. Kendi mektuplarında şunu da belirtmektedir; ‘Eğer cezaevinde değil de, farklı koşullarda olsaydım. Zilan arkadaşın yaptığı tarzda düşmanın beyninde kendimi patlatmayı çok isterdim.’  Heval Sema’nın, Önderliğimizin 8 Mart’ta ilan ettiği, kadın kurtuluş ideolojisini duyduğu an, kendisini gerçekleştirdiği an, en rafine olduğu andır. Onun için ‘8 Mart’la 21 Mart arasında, ateşten bir köprü olmak istiyorum’ diyor. Bunun eğer derinliği üzerinde durursak, bir kadın olarak içerisinde çok kapsamlı bir mesaj olduğunu görürüz. Burada tarihteki direnişlerle, Kürdistan’daki direnişleri ortaklaştırması çok önemlidir. 8 Mart’ın evrensel bir boyutu, 21 Mart’ın da Ortadoğu halkları açısından çok büyük bir önemi vardır. Dolayısıyla evrensel düzeydeki kadın hareketinin direnişiyle, Ortadoğu’daki halkların Newroz direnişini birleştirmesi, tarihsel önemdedir” diye konuştu.

‘KENDİ KİŞİLİĞİYLE SÜREKLİ SAVAŞ HALİNDEYDİ’ 

Sema Yüce’nin en çok etkilendiği kişinin Leyla Kasım olduğunu söyleyen Elif Ronahi: “Leyla Kasım gibi olmayı çok isteyen, onun tanımak isteyen ve onu tanıdıkça da kararını verip, mücadeleye katılan; kendi varlığıyla, moraliyle ve bağımsız düşünce gücüyle, bulunduğu ortamları çok güçlü etkileyen birisidir. Sema arkadaş, yaşadığı çelişkileri çözmedikçe rahat yaşamayan kişilik yapısına sahiptir. Biz belki bir çelişki yaşadığımızda ya da bir sorunu ele aldığımızda, belki üzerinden atlarız, ya da onunla yaşarız. Ama Sema arkadaş, bir şeyi ele aldığında onu çözmeyene kadar bırakmayan kişilik yapılanmasına sahipti. Kendi kişiliği ile sürekli bir savaş halindedir. Bunları çözüp aştığında, başardığı oranda dinginleşen, bunu üzerinde müthiş ideolojik üretim gücüne kendisini kavuşturan bir özelliğe sahiptir” dedi.

‘SEMA ARKADAŞ ÇİZGİSİNDE YAŞAMALIYIZ’

Kadın hareketinin binlerce kadrosu içerisinde, şu ana kadar kadını tarihsel, toplumsal, güncel ve ideolojik boyutta, bu kapsamda derinlikli ele alan çok az kadın arkadaşın olduğunu belirten KCK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi Ronahi, Sema Yüce’nin ideolojik açıdan ulaştığı derinliği şu sözlerle dile getirdi: “YAJK yapısına, kadın yapısına yönelik yazdığı mektupta, YAJK’ın mutlaka büyütülmesi, korunması ve kurumsallaştırılması gerektiğinden bahseder. Kadın olarak büyük hedeflerin savaşçısı olunması gerektiğini belirtir. Bizim açımızdan tarihsel bir perspektifi içeriyor. Sema arkadaş bir kadın olarak şunu iliklerine kadar hissediyor; eğer kadın örgütlü olmasa, bunun kurumsallaşması, özellikle kadın kurtuluş ideolojisinin beş ilkesini, kendisinde yaşamsal kılmazsa, beş bin yıllık erkek egemenlikli sisteme karşı, alternatif özgür bir kadın hareketi oluşturamaz. Bunu o süreçlerde çok iyi gören, tahlil eden ve bunun bilincinde olarak kendi eylemini gerçekleştiren bir arkadaştır. Eğer Sema arkadaş, bu düzeyde bir yoğunlaşma düzeyine sahip olmasaydı, böyle bir eylemi cezaevi koşullarında gerçekleştiremezdi. Şu an cezaevinde olan tüm kadın arkadaşlarımızın,  tekrar tekrar Sema arkadaşı ele alması, incelemesi gerekiyor. Sema arkadaş çizgisinde yaşamak; hangi mekanda olursak olalım, onun bizler için söylediği, Kadın Hareketi’nin büyümesi gerektiği perspektifini esas almaktır. Bu bizim açımızdan bir vasiyettir.”

‘ÖZGÜR ERKEK FİKRİ BAYGELDİ ARKADAŞTIR’

Sema Yüce’nin eylemine zindan koşullarında cevap veren yoldaşı Fikri Baygeldi’nin mektubuna da değinen Ronahi: “Fikri arkadaş mektubunda, ‘Sema benim komutanımdır, Kürt kadını benim komutanımdır. Ben kendi talimatımı komutanımdan aldım ve gerekeni bir savaşçı olarak yapacağım’ diyor. Bu anlamda Kürt erkeği ve özellikle mücadelenin içerisinde olan yoldaşlarımız için Fikri Baygeldi arkadaşın, Sema arkadaşa yönelik eylemiyle verdiği cevap bir çizgi niteliğindedir. Özgür erkek kimdir? diye sorulursa, bunu kendi şahsında yaşamı ve kendi eylemiyle gerçekleştiren Fikri Baygeldi arkadaştır. Onun için Kadın Hareketi olarak, ilk partileşme kongremizde Fikri Baygeldi arkadaşı ilk parti üyesi yaptık. Bizden de önce kadın partisinin üyesi olan Fikri Baygeldi arkadaştır. Kadına, kadın özgürlüğüne yaklaşımı ve kadınla doğru yoldaşlığı geliştirmesinden dolayı kadın partisinin ilk üyesi Fikri arkadaştır. Her iki arkadaşı ele aldığımızda; Kürtlerin sönen ateşinde kadınlar, kendisini küllerinden yeniden yaratacak, yeniden Kürt halkını var edecektir” değerlendirmesinde bulundu.  

‘BORCUMUZU ÖDEMEK İÇİN HER ALANDA MÜCADELE İÇİNDE OLACAĞIZ’

Sema Yüce’nin ‘ Küllenen Kürt ateşinde, küllerinden hem kadın kendisini yeniden yarattı, hem de mücadeleyi toplumsallaştırdı’ sözü gibi tüm sözlerinin Kürt kadını açısından bir vasiyet niteliği taşıdığını belirten  Elif Ronahi, son olarak şunları söyledi: “Sema arkadaş her zaman bizim açımızdan Zilan gibi, Beritan gibi mücadelemizde içselleşen ve o çizgide yaşam bulan bir arkadaştır. Bugün Ortadoğu’da ideolojik, toplumsal, askeri anlamda kendi rüştünü ispatlamış, öncülük ve iddia düzeyini yaşamsallaştırmış bir Kürt Kadın Hareketi varsa, bu yaratılan özgürlük değerleri ve çizgisinin sonucudur. Sema arkadaşa ve tüm özgürlük değerlerine olan borcumuzu ödemek için yaşadığımız süre içerisinde, yaşamımızın her alanında kesintisiz bir mücadele içerisinde olacağız. Önemli oranda da bunu başardık. Bunu süreklileştirdiğimizde Sema yoldaşın, yoldaşlığını hak etmiş olacağız. Ve böylesi bir yürüyüşün sahibi olacağız. Bu temelde Sema arkadaş şahsında tüm şehit yoldaşlarımızı anıyor ve şehitlere verdiğimiz başarma sözünü bir kez daha tekrarlıyorum.”