TJK-E: Gün özyönetimlere sahip çıkma günüdür

Avrupa Kürt Kadın Hareketi TJK-E, Avrupa'da yaşayan Kürt halkına, kadınlara, dost ve devrimci-demokratik güçlere alanlara çıkarak özyönetimlere sahip çıkma çağrısı yaptı.

Avrupa Kürt Kadın Hareketi TJK-E, 13 yıllık AKP iktidarında gelinen noktanın savaş, yıkım ve kaos olduğunu belirtti.  TJK-E, Türkiye tarihinde iktidara gelmiş ve geçmiş hiçbir parti veya gücün AKP kadar toplum ve insanlık değerleriyle oynamadığını kaydetti. Kadın Hareketi, toplumun demokratik talepleri de hiç bir dönem bu kadar ayaklar altına alınmadığını ve toplumun bu kadar çepeçevre kuşatılmadığını ifade etti.

'AKP VE ERDOĞAN DİKTATÖRLÜĞÜNÜN KÜRT HALKINA KARŞI BAŞLATTIĞI SAVAŞ VAHŞET SINIRLARINI AŞTI‘

TJK-E açıklamasında, “Özellikle son altı aylık dönemde AKP ve Erdoğan diktatörlüğünün Kürt halkına karşı başlatmış olduğu savaşın boyutları vahşet sınırlarını aşmış ve toplumda onarılması güç yaralar açmıştır.

7 Haziran seçimlerinde kaybeden AKP-Erdoğan iktidarı ülkeye darbe yapmış ve sözde "seçimle" yeniden başa gelmiştir. Mevcut durumda Türkiye bir diktatörlük rejimiyle yönetilmekte, başını kaldıran her canlı bunun bedelini canıyla ödemektedir.

AKP iktidarı boyunca Önderliğimiz, Kürt sorununun demokratik yollardan çözümü için ve Türkiye'nin demokratikleştirilmesi için üstün bir çaba göstermiş ve halkların birlikte yaşamı için emek harcamıştır. Kürt halkı ve Kürdistan Özgürlük Hareketi de buna göre adım atmış ve tüm ateşkes çağrılarına cevap vermiştir.

Fakat AKP, Önderliğimiz göstermiş olduğu tüm iyi niyeti, barış için gösterdiği çabayı ve emeği kendi varlığını sürdürmek için kullanmış ve Kürt halkını oyalama yoluna gitmiştir.

AKP'nin gerçek yüzü, çözüm sürecine yaklaşımı, Kobanê'de açığa çıkmış ve Kürdistan halkı her yerde serhildanı geliştirerek, AKP'in kirli, oyalamacı politikalarına cevap vermiştir.

AKP'nin Kobanê tutumu Kürt halkına karşı alınan bir tutumdur ve Kürdün reddidir“ denildi.

‘ÖZ YÖNETİM İLANLARINI MDOĞRU BULUYOR VE SAHİPLENİYORUZ‘

“Kürt halkının yerelden başlatarak geliştirdiği demokratik özyönetim ilanları da bu redde karşı bir tutumdur“ denilen açıklamada, “Kürt halkı artık Ankara'dan, Şam'dan, Bağdat'tan ve Tahran'dan merkezi olarak yönetilmek istemiyor. Yerelden, yaşadığı yerden hatta bulunduğu evden itibaren kendini yönetmek, kendini savunmak istiyor. Kürt halkı statüsünü netleştirmek ve birlikte yaşadığı halklarla demokratik ilkeler doğrultusunda bir araya gelmek istiyor. Özyönetim ilanları bunun içindir. Biz Avrupa'da yaşayan Kürt kadınları olarak da bu özyönetim ilanlarını doğru buluyor, meşru buluyor ve sahipleniyoruz“ ifadelerine yer verildi.

ÖZYÖNETİMLERE SAHİP ÇIKALIM‘

‘TJK-E açıklamasında devamla şunlar belirtildi:

“Başta Farqîn olmak üzere, Gever, Cizîr, Nisêbîn, Sur, Sêrt, Dersim ve özyönetimlerin ilan edildiği tüm il ve ilçelerimizi selamlıyoruz.

Avrupa Kürt Kadın Hareketi TJK-E olarak da Avrupa'da yaşayan tüm halkımıza, kadınlara, dost ve devrimci-demokratik güçlere alanlara çıkarak özyönetimlere sahip çıkmaya çağırıyoruz.

Özellikle Kürt kadınları olarak özyönetimlerin ilan edildiği bölgelerde yaşanan katliamların önüne geçmek, ülkedeki halkımızı savunmak, demokratik değerlere sahip çıkmak başta bizim görevimizdir.

"ben tek başıma ne yapabilirim, bir benim sokağa çıkmamla ne değişir" dememeli. Şiddeti, katliamı, savaşı durdurmak mümkündür. Yeter ki, güçlü, iradeli, kararlı ve istikrarlı bir sahiplenmeyi geliştirelim. Bu temelde tüm kadınlara sesleniyoruz; gün demokratik özyönetimlere sahip çıkma günüdür. Gün şiddete, katliama ve savaş "dur" deme günüdür. Gün Kürt halkının varlığını koruma, savunma ve kendini yönetme günüdür. Gün ayağa kalmak, zulme, baskıya, sömürüye karşı sokaklarda isyana durma gündür. Gün kendimiz için mücadele gündür. Kendimiz için mücadeleye!...“