TJK-E, REPAK’a baskını kınadı

TJK-E, REPAK'a yönelik bugün sabah saatlerinde KDP asayiş güçleri tarafından yapılan baskını kınadı.

KDP’nin asayiş güçlerinin Kürt Kadın İlişkiler Merkezi’ne (REPAK) bugün sabah saatlerinde yapılan baskın ardından kapatılmasına ilişkin bir açıklama yayınlayan TJK-E, “Bir kaç yıldır Ortadoğu ve dünya nezdinde Kürt kadınlarının dünyaya açılımı için önemli bir referans olan REPAK’a yapılan bu operasyonun Kürt kadınlarının iradesine yapılmış bir saldırı olarak nitelendiriyoruz” dedi.

Yazılı bir açıklama yapan Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E) KDP asayiş güçleri tarafından yapılan baskını kınadı. Son dönemlerde KDP’nin Kürtlere, siyasetçi, aktivist ve özelde kadınlara uygulanan baskınlarının manidar olduğunu vurgulayan TJK-E açıklamasında şunlara yer verdi: “Kürt halkına karşı güncellenmiş bir soykırım politikasının kirli ittifak göstergesi olduğunu ifade ediyoruz. Bir kaç yıldır Ortadoğu ve dünya nezdinde Kürt kadınlarının dünyaya açılımı için önemli bir referans olan REPAK’a yapılan bu operasyonun Kürt kadınlarının iradesine yapılmış bir saldırı olarak nitelendiriyoruz. Açıktır ki Ortadoğu’nun yeniden dizaynı stratejisinde Uluslararası egemen güçler tarafından kadınların özgürlük mücadelesi temel bir engelleyici faktör olarak değerlendirilmektedir. Yenilenmek istenen Skyes-Picot antlaşmasının 100. yılında kadınları ve Kürt halkının haklı taleplerini hedefleyen bu yaklaşımın tasfiye konseptinin bir paçası olmaktan başka bir durum değildir.”

Yakın bir zamanda Şenge Kahraman ve gazeteci Aysel Avesta’nın da gözaltına alındığını hatırlatan TJK-E, işbirlikçi ve ataerkil sistem zihniyetinin türevi olan KDP’nin bu uygulamalarını her yerde teşhir edeceklerini de belirtti.

Dünyada savaşlar büyüdükçe konjonktürel çıkarlar çakıştıkça ilk hedefin örgütlü kadınlar olduğuna da dikkat çekilen açıklamada, “Bu anlamda Kürt kadınlarının Ortadoğu ve dünyada sesi olan REPAK’a ve çalışanlarına yapılan bu çirkin uygulama ve müdahale kadının özgür iradesine karşı yapılmıştır. Aynı zamanda Şengal Katliamı ve özellikle de Kobanê sürecinde uluslararası heyetlerin ziyaret noktası olan REPAK’ın Güney Kürdistan’da toplumsal ve siyasi bakışın dönüşmesi için bir rol oynadığını unutmamak gerekir.

Hewler yönetimi tarafından resmi olarak tanınan bu kuruma kilit vurmanın hukuksal anlamda hiç bir gerekçesi olmamaktadır. Bu durumun ne bölge hukukunda yeri vardır ne de uluslararası kamuoyu çalışmaları yasalarınca kabul edilebilir. Açık bir ihlal ile karşı karşıya olmaktayız.

Bu nedenle başta Birleşmiş Milletler olmak üzere, dünya kadın hareketlerine, İnsan hakları örgütlerine bu uygulamaya karşı tepki göstermeleri ve KDP’nin bu yasadışı uygulamasına karşı baskı yapmaya çağırıyoruz” denildi.