Her iki ölümün Çarşamba günü başkent Caracas’taki gösteriler sırasında yaşandığı bildirildi. Savcılığa göre Nisan ayı başından bu yana protesto gösterilerinde 39 kişi öldü.

Çarşamba günkü gösteriler sırasında sağcı göstericiler, polisin üzerine dışkı doldurulmuş şişeler fırlatırken, polis de gaz bombaları ile müdahale etti. Çatışmalar başkentin içerisinden geçen temel otoyol boyunca yaşandı.

“Bok yürüyüşü” olarak adlandırılan eyleme binlerce genç katıldı. Eylemciler kent merkezine girebilmek için Ulusal Muhafızların kurduğu barikatı aşmaya çalıştı. Polis yönelik Molotof kokteylleri ve dışkı dolu şişeler fırlatıldı.

Protesto eylemcileri, Cumhurbaşkanı Maduro’nun Anayasa’da reform yapmakla görevli kurucu bir meclis oluşturma projesini engellemeye çalışıyor. Maduro’nun bu girişimi sağcı muhalefetin hakimiyetindeki parlamentoyu aşma ve seçimlerden kaçma girişimi olarak görülüyor.

Maduro, sokaklardaki eylemleri darbe planı olarak değerlendiriyor ve ABD’nin darbeye yeşil ışık yaktığını düşünüyor.

Dünyanın en büyük petrol rezervine sahip olan Venezuela, patlama noktasına geldi. Ağır bir ekonomik, sosyal ve siyasal kriz yaşanıyor. Washington destekli sağcı muhalefet ve ülkeler, Maduro üzerindeki baskıları arttırıyor.

Maduro ise kurucu bir meclis kurarak ve acil ekonomik durum ilan ederek krizi aşmaya çalışıyor. Tüm gelirlerini petrole bağlayan Venezuela’daki yönetim, petrol fiyatlarının düşüşüyle hızlı bir krize sürüklendi. Enflasyonun yıl sonuna kadar yüzde 1660’a, kamu bütçe açığının yüzde 20’lere yükselmesi bekleniyor. Venezuelalılar temel yaşam malzemelerine de erişemiyor.  Temel gıda maddeleri ve ilaçların yüzde 68’i bulunamıyor. Alt yapının yetersizliği de ekonomiyi bir bütün olarak felç ediyor. Buna karşı bugüne kadar alınan tedbirler yetersiz kaldı. 

Solcu iktidara yönelik dış baskılar ve iç baskılar bir yana, toplumsal ve ekonomik sorunlara çözüm üretmeyen politikalardan dolayı hükümete yönelik yoğun eleştiriler var.