Bu sene 4’üncüsü düzenlenen ve Cizre’de ‘vahşet bodrumu’nda katledilen Sinemacı İslam Balıkesir’e adanan Filmamed festivaline ilişkin konuşan Cegerxwîn Kültür Merkezi Sinema Bölümü Emekçisi İlham Bakır, belgesel filmin sorgulayan ve sorgulatan yanları ile sinema alanında farklı bir yere sahip olduğuna dikkat çekerek “Filmamed festivali çerçevesinde Türkiye ve Kürdistan’daki birçok muhalif sinemacı ile bir araya gelip nasıl daha orijinal, var olandan farklı ve alternatif bir sinema anlayışı yaratabiliriz sorusuna cevap olamaya çalıştık” dedi. 
Filmamed Festivalinin 4'üncüsü, 'direniş’ teması ile 24-29 Mayıs günleri arasında düzenlenecek. Festival, öz yönetim direnişi sırasında Cizre’deki ‘vahşet bodrumu’nda katledilen Sinemacı İslam Balıkesir’e adandı. 
ANF’ye konuşan Cegerxwîn Kültür Merkezi Sinema Bölümü'nden İlham Bakır, Filmamed fikrinin Kürdistan gerçekliğinin belge ve kanıttan yoksun olaması ihtiyacından doğduğunu söyledi. Bakır, "Bir belgesel film festivali olan Filmamed, Kürdistan tarihinin, coğrafyasının, dilinin, inançlarının yani bir bütün olarak Kürdistan kültürünün varlığını devam ettirmek için ihtiyaç duyduğu belge ve kanıtları sağlamak amacı ile hayata geçirdiğimiz bir projedir” dedi.

'MUHALİF, ORJİNAL SİNEMANIN ÖNÜNÜ AÇMAK İSTEDİK'

Bakır, Kürdistan’daki katliamlar nedeniyle 3’üncü festivalden sonra iki yıl ara verildiğini aktaran Bakır, şunları belirtti: “Filmamed 2’nci yılında festival olarak adlandırıldıktan sonra, Türkiye ve Kürdistan’daki birçok muhalif sinemacı ile bir araya gelerek nasıl daha orijinal, var olandan farklı ve alternatif bir sinema anlayışı yaratılabiliriz sorusu çerçevesinde çalıştık. Bu anlamda muhalif ve yenilikçi sinemanın önünü açmak amacıyla belgesel film çekmek isteyen ancak maddi anlamda yeterli donanıma sahip olamayan fikir sahiplerine gerek maddi, gerek tekniki, gerekse de manevi anlamda destek olduk."

'BELGESEL FİLMLERE YER VE TAHAMMÜL YOK!'

Belgesel filmlerin sinema açısından ayrı bir yere sahip olduğunu ancak birçok festivalde bu durumun gözardı edildiğini vurgulayan Bakır, şöyle devam etti: "Belgeseller gerek yapım aşamasında, gerekse yayın aşamasında ekonomik anlamda endüstriyel çarka dahil olmadığından kendi ayakları üzerinde durabilecek bir sinema dalıdır. Bu nedenle güç odakları tarafından hedef haline getirilerek yok edilmek isteniyor. Bugün Türkiye’deki önemli festivallere baktığımızda belgesellerin hiçbir şekilde yer almadığını, daha önce belgesel için ayrı bir dal oluşturan festivallerin ise belgesel dalını kaldırdığını görüyoruz. Bu durumun onlarca örneği var ama hafızalarımızda en fazla yer edinenlerden biri, Antalya Festivali. Antalya Festivalinde daha önce belgesel dalı olmasına rağmen bugün belgesel film için ayrı bir dal yer almıyor. Yine hatırlayacağınız üzere İstanbul’da bir sinema festivali esnasında yayımlanan ‘Bakur’ filminin gösterimi birçok mevkinin başını ağrıttığı için engellendi! İşte bu tarz örneklerin gittikçe arttığı bir ortamda Filmamed'in ayrı bir yere ve öneme sahip olduğunu düşünüyoruz.”

DİRENİŞ VE KATLEDİLENLER UNUTULMADI

4’üncü Filmamed Festivalinin ‘direniş’ teması ile gerçekleştirileceğini belirten Bakır, "Bildiğiniz üzere Kürt halkı var olduğu günden bu yana varlığını ve kültürünü korumak amacıyla büyük bir mücadele ve direniş öreneği sergiliyor. İşte bu anlamada Kürt halkının son birkaç aydır taçlandırdığı bu direnişe dikkat çekmek amacıyla festivalin bu seneki temasını ‘direniş’ olarak belirleyip bu festivali de öz yönetim direnişi sırasında Cizre’de ‘vahşet bodrumu’nda katledilen Sinemacı İslam Balıkesir’e adıyoruz” şeklinde konuştu. 
Yaşamın birçok alanında olduğu gibi sinemada da kadınlar için çerçevenin daraltılmaya çalışıldığına işaret eden Bakır, “Bu nedenle bizler Filamed Festivali çerçevesinde ilk günden bu yana kadın yönetmen ve sinemacılara dönük bu adeletsizliği ortadan kaldırmak ve arkadaşlarımızın çalışmalarını sürdürmelerine destek olmak adına ‘kadın filmleri’ dalını oluşturulduk.  Öte yandan yine Filmamed için başvurular sonucu jürimizin seçtiği filmlerden oluşan bir dal oluşturduk. Bu sene seçtiğimiz filmlerde  Ermeni Soykırımı, Roboski Katliamı ve Soma Faciası gibi bir anlamda birbirine yakın konular işlemekte” diye kaydetti.

YERLİ OLMAYAN FİLMLER DE VAR

Filmamed'de sadece yerli filmlerin gösterilmeyeceğini ifade eden Bakır, "Çin’den Pakistan’a, Pakistan’dan Londra’ya uzanan bir yelpazede 10'a yakın yabancı film de gösterilecek. Bu sene kısa sürede yapılan hazırlıklar sonucu Filmamed Festivalinin süresini kısaltmak zorunda kaldık ancak inanıyoruz ki, gelecek sene daha iyi bir festival ile izleyicilerin ve sinema severlerin karşısına çıkacağız” ifadelerini kullandı. 

'İZLEMEK VE BİZİ GELİŞTİRMEK İÇİN KATILIN'

Cegerxwîn Kültür Merkezi Sinema Bölümü'nden İlham Bakır, son olarak, festivale katılım çağrısında bulunarak şunları belirtti: 
"Belgesel, sinema alanında her zaman ayrıcalıklı, muhalif ve daha özgür bir alan oldu. Gelinen noktada Türkiye’de muhalif tüm alanlar ortadan kaldırılmaya çalışılıyor. Gazeteciler susturuluyor, sinemacılar bastırılıyor. Festivallerde sinema çalışması adı altında ‘güllük, gülistanlık’ filmler gösteriliyor. Bu anlamda tüm halkımızı hem film izlemeye, hem de eleştirileri ile bize yön gösterip geliştirmeleri için Filmamed Festivaline davet ediyoruz.”