Ji Lênûskê Qêrînek’ sahnelendi
TEV-ÇAND Şehit Sefkan Kültür ve Sanat Akademisine bağlı olarak çalışmalarını sürdüren Şanoya Çiya tiyatro grubu yeni oyunları ‘Ji Lênûskê Qêrînek (Defterin Çığlığı)’nı izleyicileri ile buluştu.
TEV-ÇAND Şehit Sefkan Kültür ve Sanat Akademisine bağlı olarak çalışmalarını sürdüren Şanoya Çiya tiyatro grubu yeni oyunları ‘Ji Lênûskê Qêrînek (Defterin Çığlığı)’nı izleyicileri ile buluştu.
TEV-ÇAND Şehit Sefkan Kültür ve Sanat Akademisine bağlı olarak çalışmalarını sürdüren Şanoya Çiya tiyatro grubu yeni oyunları ‘Ji Lênûskê Qêrînek (Defterin Çığlığı)’nı izleyicileri ile buluştu. Oyunu izleyen gerillalardan Rehşan Ararat, Şanoya Çiya tiyatro grubu ve sahnelenen oyun için “diyebiliriz ki, tüm dağlar bir sahne, oyuncuları da gerilladan oluşturan büyük tiyatrodan bir kesitti. Yani bizi bize anlatan bir tiyatro gösterisiydi” dedi.
Newroz, Medya Savunma Alanlarında tüm coşkusuyla sürüyor. Gerillada sanat hakikatin kendini en açık ifade ettiği alan olarak hayat buluyor. Hakikatin sanat alanında kendini çok çarpıcı biçimde dile getirmesi de özgürlük alanlarında tercih edilmesini sağlıyor. Sanat yaşamın akıcılığında anlaşmanın en kısa ve özlü yanını teşkil ediyor. TEV-ÇAND Şehit Sefkan Kültür ve Sanat Akademisine bağlı olarak çalışmalarını sürdüren Şanoya Çiya tiyatro grubu yeni oyunları ‘Ji Lênûskê Qêrînek (Defterin Çığlığı)’nı Newroz’da gerillalarla buluşturdu. Bugüne kadar oyunlarını 40’ın üzerinde sahneleyen grubun mekanları dağlar olurken, oyunculuklarını ise gerillalar yapıyor. Dekor ve kostümlerini sırtlayarak, sanatsal ürünlerini gerillalarla buluşturan Şanoya Çiya tiyatro grubunun bugüne kadar sahneledikleri oyunları ise “Qirdik û Qeşmer”,”tas”, “Rojên germ” ve ‘Ji Lênûskê Qêrînek (Defterin Çığlığı)’. Gerillaların duygularını, düşüncelerini, önerilerini ve eleştirilerini direk olarak en kısa yoldan tüm gerilla gücüne yansıttığı sanat alanında Şanoya Çiya’nın yeni bir tiyatro oyunu olan ‘Ji Lênûskê Qêrînek (Defterin Çığlığı)’ hakkında gerillalardan düşünceler aldık.
DAĞLAR SAHNE, OYUNCULARI GERİLLA
Oyunu izleyen gerillalardan Rehşan Ararat, oyunda tiyatronun örgütselliğinden ne anladıkları ve nasıl ele alındığına dair şunları söyledi: “Önderliği anlamayı ve onun yarattığı bu yaşamda hakkını vererek yer edinmenin yol ve yöntemleri ön plandaydı. Böylece birey olarak örgüte ve halka sunduğun yaşamın ne olacağını hatırlatıyordu. Bu insana hakikatini görmesini sağlayan tiyatro, belli sonuçlar çıkarabilmeme vesile oldu. Şanoya Çiya tiyatro grubu için diyebiliriz ki, tüm dağlar bir sahne, oyuncuları da gerilladan oluşturan büyük tiyatrodan bir kesitti. Yani bizi bize anlatan bir tiyatro gösterisiydi” dedi.
Deniz Zelal adlı gerilla ise, gerillanın uzmanlaşma eğitimlerinden olan Ş. Mehmet Goyi Akademisinin de eğitimde olduğu ve bundan dolayı eğitim vurgusunun onu çok etkilediğine dikkat çekerek, “Özellikle eğitim konusundaki vurgusu beni çok etkiledi. Çünkü ideolojik ve askeri eğitimlerimiz olmadan yapacağımız hatalar çok kötü sonuçlara neden olabilir. Bu gösteri birçok konuda yardımcı oldu aslında. Yaşamımızdan kopuk değildi. Zaten eğitim PKK’de kültürdür. Bundan dolayı PKK’nin eğitime verdiği öneme dikkat çekiyordu. Ki bu tiyatronun kendisi başlı başına bir eğitim faaliyetiydi, tecrübe aktarımı idi” dedi.
Mordem Devrim ise, gösterinin aslında tarihsel yoğunluğunun olduğunu ifade ederek konuşmasına şöyle devam etti: “Bunun sergilenmesi geçmişin ve geleceğin bugün de bir araya gelmesi şeklinde sunuldu. Tecrübelerle bugünden geleceğin nasıl kurulacağını güzel sundu. Tarih hangi hatalara ne tür yanıtlar geliştirir ve bunun sonuçları nelerdir, sonuç çıkarmanın önemi ve buna yönelik pratik hamleler sunuldu.”
Mordem Devrim tiyatrodaki özgürlük temasının işlenmesini de şöyle vurguladı: “Özgürlük nedir, nasıl anlaşılmalıdır? sorusuna yanıtlar geliştiriliyordu. Özgürlük alanlarında yaşanan duygular verildi. Burada da öne çıkan, özgürlüğün nasıl yaşanması ve de yaşatılması gerektiği konusuydu. En beğendiğim kısım ise doğru bir yoldaşlık nasıl sağlanır kısmıydı. Örgütsel çizginin yaşamsallaştırılmasının somut örnekleri verildi.”
Sipan Akçıra adlı gerilla ise, yaşanabilecek eksikliklerin eleştirilmesi ve bu eleştirilerin yapılmasının yol ve yöntemlerinden biri olarak tiyatronun seçilmesini önemli gördüğünü belirterek şöyle devam etti: “PKK kültür ve ahlakından kesitler sunuldu. İzleyince insan tebessüm ediyor, gülümsüyor. Ama bunun içeriğinin iyi kavranması da daha büyük önem teşkil ediyor. Çünkü bu içerik PKK’nin tecrübelerini sunuyor.”
Mahir Jiyan ise, tiyatroyu manayla dolu olarak tanımladıktan sonra, “Oyunun temel konusunu, yaşam ve savaşta düşman tarafından oluşturulmuş zihniyet kalıplarında ısrar etmemek ile özgür insan felsefesinde hareket etmek teşkil ediyordu. Bunu yapabilmek hem yaşamda hem de savaşta başarı kazanmak demektir” dedi.
Siyabend Serhed adlı gerilla, gösterinin özgürlük mücadelesinin en güçlü hale gelmesinin somut yol ve yöntemlerini içermesinden dolayı çok derinlikli olduğunu ve kendisini bu tiyatro oyununun bir parçası olarak gördüğünü söyledi.
Mazlum Baz, gösteriyi çok güzel bulduğunu, oyunun son kısımda tarihin nasıl yazılacağının gerillaya bırakılmasının çok heyecan verici olduğunu dile getirdi.