Viyana'da Kürtçe ses yarışmasının finali yapılıyor
Viyana'da Kürtçe ses yarışmasının finali yapılıyor
Viyana'da Kürtçe ses yarışmasının finali yapılıyor
Avusturya'da Mezopotamya Demokratik Kültür Hareketi (TEV-ÇAND)'ın Kürtçe ses yarışmasının final etkinliği 3 Şubat tarihinde yapılacak. Yarışma Paris'te katledilen üç Kürt kadın siyasetçiye adandı.
Avusturya'da Mezopotamya Demokratik Kültür Hareketi (TEV-ÇAND)'ı organizesiyle 1 kasım 2012 tarihinde başkent Viyana'da yapılması planlanan Kürtçe ses yarışmasının final etkinliği, cezaevlerinde kritik aşamaya ulaşan açlık grevleri eylemi nedeniyle ertelenmişti.
Organizatörler yarışmanın finalinin 3 Şubat Pazar günü yapılacağını açıkladı. Yarışma, 9 Ocak günü Paris'te katledilen PKK kurucularından Sakine Cansız, KNK Paris Temsilcisi Fidan Doğan ve gençlik hareketi üyesi Leyla Şaylemez'e adandı.
"Tu jî bi stranên xwe deng bide azadiyê“ adıyla yapılan yarışmaya 30'ya yakın kişi başvurmuş yapilan ön elemede 12 finalist kalmıştı..
Kürtçenin Kurmanci, Zazaki, Sorani ve Gorani lehçelerinde yapılan yarışmanın jürisinde Hozan Cömert, Ali Güler, Şengül, Sefkan ve Delil Xidir yer alıyor.
Avrupa'da yaşayan Kürtler arasında ilki organize edilen bu ses yarışması, Avusturya'daki Kürtlerin yoğun ilgisini çekiyor. Yarışma ile Kürt özgürlük mücadelesinde yaşamını yitiren Ozan Serhat ve Ozan Mizgin anılırken, yeni nesle de Kürt müziğinin sevdirilmesi amaçlanıyor.
Viyana Kültür Hareketi yarışma öncesi su çağrıda bulundu: "Amacımız Kürt müziğini yeni kuşaklara özendirmek ve bunun üzerinden Kürt dili ile kültürü üzerinde bir duyarlılık yaratmak, Kürt kültürel değerlerini ve dilini egemen kılacak bir etki yaratmaktır. Ülkeden uzak kapsamlı bir kültürel yabancılaştırılma kuşatması altında olan bizler için kendi kültürümüzü anadilimizle yaşamak ve yaşatmak insanca bir görev sorumluluktur.
Bu görev ve sorumluluğun gerecini en özlü biçimde müzik, klam ve stranlarımızla sahip çıkmakla bir ölçüde yerine getirebiliriz. Tarihi egemenler tarafından yazılmış bir halkın evlatları olarak sözlü bir tarihimizin bir parçası olan müziğimize karşı geliştireceğimiz duyarlılık aynı zamanda kendi tarihsel gerçeğimize karşı da geliştirilmiş bir duyarlılıktır.
Bu yarışmayla kendi kültürel değerlerimizin zenginliğini hatırlatmak istiyoruz. Müziğimizin ruh sağlında yarattığı insani duyarlılığı geliştirmeye katkı sunmak istiyoruz. Birlikte yaşadığımız halklarla ve oluşturduğu halklar senfonisine kendi sesimizle katılmak istiyoruz. Dolayısıyla 'Tu jî bi stranên xwe deng bide azadiyê' (Özgürlüğe sen de stranlarınla ses ver) adıyla yaptığımız etkinliğe herkesi davet ediyoruz."