HPG Basın İrtibat Merkezi, Medya Savunma Alanları’nda şehadete ulaşan 3 gerillaya ilişkin şunları belirtti:
“Halkımızın öncü militanı ve özgür basının değerli emektarı Rosîda Mêrdîn yoldaşımız ile beraberindeki Mazlum ve Berxwedan yoldaşlarımız, 17 Mart 2024 günü şehadete ulaştı.
Rosîda Mêrdîn yoldaşımız, Mazlum Doğan, Selçuk Şahan, Gurbetelli Ersöz, Halil Dağ, Cesur Roboskî, Arjîn Amed, Deniz Fırat, Nujiyan Erhan, Alî Kanîroj ve Jiyan Amargîlerin ardılı olarak halkımızın bilinçlenip aydınlanmasında, düşman gerçekliğini bilince çıkarmasında ve özel savaş saldırılarını bertaraf etmede emek veren ve rolü oynayan öncü bir kadroydu. Rosîda yoldaşımız, Türkiye metropollerinden Kurdistan dağlarına uzanan mücadelesiyle düşmanın özgür basına ve halkımıza yönelik baskılarına en anlamlı cevabı verdi. Halkımıza ve tüm dünya kamuoyuna hakikati duyurmak için her türlü baskı, işkence ve zulmü göze alan Rosîda yoldaşımız, bu uğurda girdiği düşman zindanlarında mücadelesine bağlı kaldı, düşmana karşı özgür kadın duruşundan taviz vermedi. Düşman zulmüne karşı en etkili mücadele alanı olarak gördüğü Kurdistan dağlarına ulaşarak çok sevdiği özgür basın çalışmasını burada sürdürdü. Bir elinde kalem ve kamera diğer elinde silah ve yüreğindeki özgürlük ateşiyle dağların doruklarına yaptığı özgürlük yürüyüşüyle hem gerillacılığı doyasıyla yaşadı hem de gerillanın özgürlük anlarını ölümsüzleştirdi. Özgür basının Kurdistan dağlarındaki gür sesi olmayı başaran Rosîda yoldaşımız, yeri geldiğinde en ön saflarda düşmana karşı savaşarak da Apocu özgür kadın militanlığını ve YJA Star komutanlığını layıkıyla temsil etti.
Efrîn halkımızın yurtseverliğini ve ülkemiz Kurdistan’a bağlılığını kişiliğinde temsil etmeyi başaran Mazlum yoldaşımız, büyük bir özlem, coşku ve heyecanla geldiği Kurdistan dağlarında kendisini emeği ile var eden yoldaşlarımızdan oldu. Yaşamın her anına sığdırdığı fedakarca katılımı ile değer yaratan yoldaşlarımızdan olan ve fedaice yürüttüğü mücadelesini şehadetle zirveleştiren Mazlum yoldaşımız partimiz PKK’nin hakikatinde eriyerek ölümsüzleşti.
Arap halkımızın değerli evladı, enternasyonalist devrimci Berxwedan yoldaşımız, adına layık bir militan olarak Türk işgalciliğine ve sömürgeciliğine karşı halkların özgürlük alternatifi olan mücadelemizde destansı bir direnişin sahibi oldu. Rêber Apo ve felsefesine sarsılmaz bir güvenle bağlanan Berxwedan yoldaşımız, bir hakikat savaşçısı olarak her anını Önderliğimizi anlamak ve uygulamak için yoğun bir çaba içerisinde sürdürerek örnek bir militan oldu.
Rosîda, Mazlum ve Berxwedan yoldaşlarımızın bizlere devrettiği özgürlük mücadelesini onlara layık olmanın bilinciyle daha da büyüteceğimizin sözünü veriyor, başta değerli aileleri olmak üzere tüm yurtsever Kurdistan halkımıza başsağlığı diliyoruz.
Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:
|
Kod Adı: Rosîda Mêrdîn
Adı Soyadı: Emine Demir
Doğum Yeri: Mêrdîn
Anne – Baba Adı: Yıldız–Nezir
Şehadet Tarihi ve Yeri: 17 Mart 2024 / Medya Savunma Alanları
|
|
Kod Adı: Mazlum Doğan
Adı Soyadı: Besam Ali
Doğum Yeri: Efrîn
Anne – Baba Adı: Mehe – Adnan
Şehadet Tarihi ve Yeri: 17 Mart 2024 / Medya Savunma Alanları
|
|
Kod Adı: Berxwedan Qamişlo
Adı Soyadı: Amir Ahmed El Casim
Doğum Yeri: Qamişlo
Anne – Baba Adı: Siham – Ahmed
Şehadet Tarihi ve Yeri: 17 Mart 2024 / Medya Savunma Alanları
|
ROSÎDA MÊRDÎN
Rêber Apo, çok tarihi bir tespit ve çıkış yapıp “Kurdistan sömürgedir” diyerek özgürlük yürüyüşünü başlatmış ve yok oluşun eşiğine getirilmiş bir halkı küllerinden yeniden yaratmıştır. İğneyle kuyu kazarcasına ilmek ilmek çok büyük bir emek ve sabırla örülen mücadelemiz, PKK ile somutlaşarak sömürgecilerin dayattığı zincirleri kırmıştır. Rêber Apo’nun ve ölümsüz şehitlerimizin emsalsiz çabası ve fedakarlığı ile doğan, büyüyen ve gelişen mücadelemiz, başta Kürt gençleri ve kadınları olmak üzere bütün Kurdistan halkı tarafından sahiplenilmiştir. Kurdistan sınırlarını aşarak bütün ezilenlerin kurtuluş umuduna dönüşmüş ve Rêber Apo’nun çok çarpıcı sözleriyle ifade ettiği gibi; “Artık hiçbir güç kimliğimizi, dilimizi, kültürümüzü inkâr etme kudretini kendinde göremeyecektir” düzeyine ulaşmıştır.
Mêrdîn’in Qoser ilçesinde dünyaya gözlerini açan Rosîda yoldaşımız da Rêber Apo’nun yarattığı mücadelemizi tanıyarak büyüdü. Kurdistanî değerlere bağlı, taşıdığı Kürt kimliği ve bilinciyle tanınan, mücadeleye katılımları olan bir aile ve çevrede yetişti. Rosîda yoldaşımızın böyle bir çevrede büyümesi, kendi özgür kimliğini aramasının zeminini oluşturdu. Bu nedenle Kürt diline, kültürüne ve kimliğine büyük ilgi duydu. Halkımızın dilsiz, kimliksiz ve vatansız bırakılmasının acısını yüreğinin derinliklerinde hissetti. Mêrdîn halkımızın Kürt dil ve kültürüne olan derin bağlılığı Rosîda yoldaşımızın kişiliğinde de somutlaştı. Partimiz PKK’nin ilk kuruluş yıllarında Kürtçe’ye olan büyük ilgisi temelinde PKK’ye önemli bir düzey kazandıran Amed Zindanı’ndaki Dörtler’in öncüsü Ferhat Kurtay yoldaş gibi, o da aynı geleneği takip etti. Hemşerisi Ferhat Kurtay yoldaş gibi, hem halkımızın özgürlük mücadelesini yükseltmek hem de Kürt dil ve kültürünü yaşatmak için büyük bir çabanın sahibi oldu. Rosîda yoldaşımız, 2007 yılından itibaren gittiği Ankara’daki üniversite ortamında da bu arayış ve çabasını sürdürdü. Sömürgeci soykırımcı Türk devletinin Kürt dilini hiçe sayan asimilasyoncu politikalarına rağmen, üniversite ortamını Kürt dil ve kültürünü geliştirmenin mekanı haline getirmeye çalıştı. Kürt dil ve kültür mücadelesini en güçlü yürüteceği mevzinin Kürtçe gazeteler olduğunu gördü. Asırlık Çınarımız Apê Mûsa’dan onun küçük generallerine kadar yüzlerce şehidi olan özgür basın geleneğine ve kurumlarına dahil olup, bu mücadelenin bir parçası olmayı büyük bir onur payesi olarak gördü. Bu temelde Azadiya Welat gazetesinin çalışmalarına katıldı, farklı kademelerinde büyük bir emek verdi. Görev ayırt etmeksizin Kürt dilinin ve özgür basın çalışmasının güçlenmesi için mücadele etti.
Rosîda yoldaşımızın bir Kürt kadını olarak dil ve kültürüne sahip çıkan, gelişen, güçlenen, sözünü ve kalemini en güzel şekilde kullanan mücadelesi sömürgeci soykırımcı Türk devletinin hedefi oldu. Her daim Kürtler’i soykırımdan geçirmeye çalışan TC devleti, Rosîda yoldaşımızı da hedefleyip zindana koydu. Bu şekilde onun Kürt dil ve kültürünü geliştirme, özgür basın yayıncılığını yapma faaliyetlerini engellemeye çalıştı. Fakat Rosîda yoldaşımız hiç yılmadan, düşmana boyun eğmeden ve mücadelesini kesintiye uğratmadan dışarıda olduğu gibi içeride de aynı duruşunu korudu. Zindandan çıktıktan sonra daha büyük bir aşk, istek ve kararlılıkla özgür basın çalışmasını sürdürdü. Mücadelesini ve katılımını büyüterek daha büyük sorumluluklar üstlendi ve genç yaşında Azadiya Welat gazetesinin yazı işleri müdürü oldu. Onurlu bir Kürt genci olan Rosîda yoldaşımızın mücadelesini durduramayacağını anlayan TC devleti, sadece ve sadece Azadiya Welat gazetesindeki özgür basın faaliyetlerinden dolayı 24 yaşındaki yoldaşımıza 137 yıl hapis cezası verdi. TC devleti bu politikasıyla Kürt halkına, diline, kültürüne, kimliğine ve özgür basın faaliyetlerine ne denli düşman olduğunu bir kez daha gösterdi.
Özgür basın faaliyetlerini yürütmek için faşist TC devletinin hiçbir imkan ve zemini bırakmadığını gören ve 137 yıl gibi akıl almaz bir ceza alan Rosîda yoldaşımız, mücadelesini özgürce ve daha güçlü yürütmek için Ankara Üniversitesi’ni bırakarak yüzünü Kurdistan dağlarına verdi. TC devletinin baskıları, cezaları ve özgür Kürde yaşam hakkı tanımayan politikasının sonucu olarak dağlara çıkan Rosîda yoldaşımız, mücadelesini dağlara taşırdı. Kurdistan dağlarında kalemine ve kamerasına sarılan Rosîda yoldaşımız, dağlardaki özgür basın çalışmalarına dahil olup Gurbetelli Ersöz ve Halil Dağlar’ın çizgisinde yürümeye başladı. Sömürgeci Türk devletinin Kürt gençlerini özünden koparmak için yoğun olarak uyguladığı asimilasyon ve saldırılar karşısında dilimizin, kültürümüzün ve tarihimizin yaratıcısı ve taşıyıcısı olan Kürt analarının direngen çizgisinde yürüyerek Kürt dilini büyük bir tutkuyla sahiplendi ve bu temelde dağlarda etkili bir mücadele yürüttü.
Kurdistan dağlarında özüyle ve PKK ile buluşan Rosîda yoldaşımız, kutsal dağları mesken tutan özgür tanrıçaların saflarında yeni yaşamı ören öncülerden oldu. Temel gerillacılık eğitimlerini büyük bir başarıyla tamamlayan yoldaşımız, genç bir kadın olarak Rêber Apo’nun geliştirdiği Kadın Özgürlük İdeolojisi’nin öncü bir militanı haline geldi. Birçok farklı alanda kalan ve kaldığı her alanda yoldaşlarıyla bütünleşen, komünal bir ruhla çalışmalara katılan, yoldaşlarının güçlü bir şekilde çalışmalara katılmasına öncülük eden Rosîda yoldaşımız, kısa sürede yetkin bir gerilla olmayı da başardı. “Dağlara, yoldaşlara, doğaya bağlılık benim için militanlığın temel esasıdır” sözleriyle yoldaşlarına ve kutsal Kurdistan topraklarına olan bağlılığını özlü bir şekilde dile getirdi. Rosîda yoldaşımız, ölümsüz şehitlerimizin kanlarıyla yarattığı değerleri güçlü bir şekilde sahiplendi ve geliştirmek için elinden gelen bütün çabayı ortaya koydu.
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığımız ve Halk Savunma Merkezi Karargah Komutanlığımız başta olmak üzere, en stratejik mevzilerde büyük bir istekle basın, yayın ve propaganda faaliyetlerini profesyonelce yürüttü. Basın yayın alanında kendisini asla tek bir boyutla sınırlamayan, çok yönlü gelişmeyi esas alan, el attığı her çalışmayı büyük bir maharetle yapan, kendisini her anlamda donatan ve pratikleştiren bir militandı. Rosîda yoldaşımız kendisini tek başına bir basın ordusu gibi çalışabilecek düzeye ulaştırdı. Kurdistan dağlarında yürütülen ve her anı bir tarih olan gerilla direnişini halkımıza yansıtmayı esas alan yoldaşımız, Kurdistan dağlarında öncü bir propaganda militanı olarak çalışmalarını sürdürdü. Yaptığı çalışmalar, sunduğu programlar, yazdığı yazılar ve hazırladığı kitaplar ile halkımızın özgürlük mücadelesine çok büyük katkılar yaptı. Halkımızın, Kürt gençlerinin ve yoldaşlarının eğitilmesinde rol oynadı. Bu çalışmalarıyla düşmanın özel savaş cephesini geriletip birçok sefer bertaraf ettiği gibi, Kürt halkının haklı davasının büyütülmesinin de büyük emektarı oldu. Rosîda yoldaşımız özellikle basın alanında birçok yoldaşını eğitti ve Kurdistan Özgürlük Gerillası’nı halkımıza ve tüm dünya kamuoyuna yansıttı. Bu süreçte kendisini de eğitmekten asla geri durmadı, hata ve yetmezliklerinden gerekli dersleri çıkarak daha güçlü bir katılımın sahibi oldu. Enerjisi, morali ve coşkusuyla bütün yoldaşlarını etkiledi. Kurduğu derin yoldaşlık bağlarıyla her yoldaşının kalbinde unutulmaz bir yer edindi.
Yeri geldiğinde gazete dağıtan bir emektar, usta bir yazar, zindanda bir direnişçi, etkili bir sunucu, Kürt dilini yaşatan bir öğretmen, yetenekli bir editör, yeri geldiğinde de güçlü bir yoldaş ve komutan olmayı başaran Rosîda yoldaşımız, kendisini özgürlük mücadelesinin her kademesine katmayı esas aldı. Yıllarca özgür basın faaliyetlerini aşkla sürdürdükten sonra işgal saldırılarının yoğunlaştığı bir dönemde kalemine ve kamerasına olduğu gibi silahına da aşkla sarılarak Zap’a geçti. İşgalci Türk devletinin Zap’a dönük gerçekleştirdiği saldırılar karşısında bir YJA Star militanı ve komutanı olarak en ön saflardaki yerini aldı. Mamreşo, Girê Sor, Zendûra ve Werxelê’deki tarihi direnişlere ve yüce şehitlerimize bağlılık sözüyle Kurojahro Direniş Alanı’ndaki direnişin bir parçası oldu. İşgal saldırılarını karşılayan ilk militanlardan olan Rosîda yoldaşımız, düşmana karşı gerçekleştirilen eylemlerde yer aldı. Uzman gerilla timlerine ve birliğine komutanlık yapan Rosîda yoldaşımız, özellikle Kurojahro Direniş Alanı’nda Şehîd Mizgîn Ronahî, Şehîd Binevş Agal, Şehîd Çiya Amed ve Şehîd Rêdûr Kobanê yoldaşlarımızla omuz omuza vererek fedakarca mücadele etti ve destansı sürecin aktif bir öznesi oldu. Savaş sürecinde birçok düşman saldırısıyla yüz yüze gelen ve yaralanan Rosîda yoldaşımız, asla pes etmeyen güçlü bir Kürt kadını ve YJA Star komutanı olarak, mücadelesini kararlılıkla sürdürdü. Son üç yılda Apocu fedai ruhla Zap’ta yükselen direnişe tüm benliğini katarak zafere ulaşması için hesapsızca savaştı.
17 Mart 2024 günü yanındaki iki yoldaşıyla birlikte şehadete ulaşan Rosîda yoldaşımız, çabası, emeği, kişiliği, katılımı ve mücadelesiyle özgür basın geleneğinin dağlardaki özgür sesi ve öncü bir militanı olmayı başardı. Rosîda yoldaşımızın ve ölümsüz şehitlerimizin ardında bıraktığı değerli anısını Özgür Önderlik Özgür Kurdistan yürüyüşümüzü zafere ulaştırarak daima yaşatacağımızın sözünü bir kez daha veriyoruz.
MAZLUM DOĞAN
Mazlum Doğan yoldaşımız, Efrîn’in Şêrawa ilçesinde yurtsever bir ailede dünyaya geldi. Ailesinin yurtsever olmasından dolayı partimiz PKK’yi küçük yaşta tanıma şansı buldu. Ailesinin ve çevresinin anlatımlarıyla gerilla mücadelesini, Rêber Apo ve PKK’nin halkımızın için önemini küçük yaşta anladı. Bunun için gerillaya hep hayranlık besledi ve bir gün gerilla olabilmenin hayalini kurdu. Rojava Özgürlük Devrimi’nin gelişmesiyle birlikte devrim çalışmalarında yer almaya başlayan yoldaşımız, ilk olarak yurtsever devrimci gençlik çalışmalarında yer aldı. Yaklaşık iki yıl yer aldığı bu çalışmalarla Kurdistan’ın dört bir yanında sürdürülen özgürlük mücadelemizi ve Rêber Apo gerçekliğini daha yakından tanıma imkanı buldu. Rojava Özgürlük Devrimi’ne yönelik çete saldırıları başladığında halkımızı savunma görevini yerine getirmesi gerektiğini düşünen yoldaşımız, bu temelde savunma güçlerine dahil oldu.
Türk devletinin desteğini alan çetelerin özellikle Heleb ve Kobanê’de halkımızın kazanımlarına saldırması Mazlum yoldaşımızda büyük bir öfke yarattı. Ancak çetelere karşı etkili bir mücadele yürüterek halkımıza layık olabileceğini bilen yoldaşımız bu temelde savaş mevzilerinde yer aldı. El Nusra ve DAİŞ çeteleri başta olmak üzere birçok çete grubuna karşı geliştirilen devrimci hamlelerde yer alarak önemli bir savaş tecrübesi kazandı. Kendisini birçok branşta geliştirme imkanı bulan yoldaşımız askeri olarak yetkinleşti. Aynı zamanda kendisini Rêber Apo felsefesinde de geliştirerek iyi bir Apocu militan olmayı başardı. Türk devletinin 2018 yılında Efrîn’e yönelik işgal saldırısı başlatması üzerine en ön cephelerde yer alan yoldaşımız, Türk ordusuna karşı birçok yerde yapılan etkili eylemlerde yer aldı. Doğup büyüdüğü ve tüm yaşamını geçirdiği Efrîn’in Türk devletince işgal edilmemesi için büyük bir fedakarlık ve cesaretle savaşan Mazlum yoldaşımız, bu savaş sürecindeki fedaice katılımı ile tüm yoldaşlarına örnek oldu. Savaş sürecinde yaralanmasına rağmen bir an bile mücadeleden geri adım atmadı. Bu davranışıyla savaşın yaşayan kahramanlarından biri olarak Efrîn halkımızın takdirini kazandı. Yaşadığı şehrin işgal edilmesiyle Türk devletine olan öfkesi daha da bilenen yoldaşımız, yeni mücadele alanlarına geçti. Yine Türk devletinin insanlık dışı yöntemlerle yöneldiği Serêkaniyê’deki direnişe de katılan yoldaşımız, burada düşmana olan öfkesini eylemlere yansıtmayı bildi. Yer aldığı bir eylemde ağır yaralanan yoldaşımız, mücadele azmini koruyarak kısa sürede kendisini toparlamayı başardı. İşgalci Türk devletine karşı yer aldığı iki direnişte Türk devlet gerçekliğini yakından tanıma imkanı bulan yoldaşımız, mücadelesini daha da büyütmenin kararlılığına ulaştı. Bunun da ancak gerilla saflarına katılmaktan geçtiğini bilen Mazlum yoldaşımız çocukluk hayalini gerçekleştirmek üzere yüzünü Kurdistan dağlarına döndü.
Gerilla ve dağ yaşamına uyum sağlamak için ilk olarak kısa süreli bir eğitimden geçen Mazlum yoldaşımız, bu eğitimden başarıyla ayrılarak pratik çalışmalara katıldı. İstekli ve coşkulu kişiliği ile dağ ve gerilla yaşamına uyum sağlayan yoldaşımız, eksikliğini duyduğu gerilla savaş sanatında kendisini geliştirmek için emek sahibi oldu. İlk olarak kendi çabalarıyla gelişmek isteyen yoldaşımız daha sonra uzmanlık eğitimi alarak yaşanan yoğun savaş sürecinde aktif bir katılımın sahibi olmak istedi. Eğitimde kendisini sadece askeri anlamda değil, ideolojik olarak da eğiten yoldaşımız, ancak ideolojik yetkinlikle dönem görevlerini eksiksiz bir şekilde yerine getirebileceğinin bilincinde oldu. Eğitimini başarılı bir şekilde tamamlayan Mazlum yoldaşımız, daha sonra ısrarla savaşın yoğun yaşandığı bölgelere gitmek istedi. Yaşamdaki duruşu ve güçlü katılımı ile yoldaşlarına güven veren yoldaşımız, amacına ulaşarak yarı hareketli gerilla birliklerinde yer aldı.
Düşmanın işgal saldırısının olduğu her bölgede işgalcilere karşı aktif bir direnişin sahibi olan Mazlum yoldaşımız, özellikle tünellerde direnen yoldaşlarından aldığı manevi güçle katılımını her boyutuyla büyütmeyi amaçladı. Cesareti ve fedakarlığı ile bilinen Mazlum yoldaşımız, yer aldığı birçok eylemin başarıya ulaşmasında emek sahibi oldu. Efrîn’in doğal kişilik özelliklerini şahsında temsil etmeyi başaran yoldaşımız; yoldaşlığa verdiği değeri eylemleriyle göstermeyi bildi. Aynı zamanda dürüst ve içten bir katılımın sahibi olan Mazlum yoldaşımız, bu özelliğiyle tüm yoldaşlarının saygı ve sevgisini kazanmayı bildi.
17 Mart günü şehadete ulaşan Mazlum yoldaşımızın bizlere devrettiği mücadeleyi onun sahsında tüm şehitlerimizin anısını yaşatmak için zafere taşıyacağımızın sözünü yineliyoruz.
BERXWEDAN QAMIŞLO
Berxwedan yoldaşımız, Qamişlo’da Arap halkımıza mensup bir ailede dünyaya geldi. Ailesinden aldığı terbiye ve köklü Arap kültürü sayesinde öz değerlerine bağlı bir şekilde yetişti. Rojava Özgürlük Devrimi’nin ilk geliştiği yıllarda henüz genç olan yoldaşımız, devrimin içinde büyüdü. Bu nedenle neredeyse özgürlük devriminin tüm süreçlerini takip etme imkanı buldu. Özellikle DAİŞ çete saldırılarının en yoğun yaşandığı yıllarda, Rojava özgürlük güçlerinin destansı direnişine tanıklık etti. İslam dini adına savaştığını iddia eden DAİŞ çetelerinin uygulamalarından Müslümanlıkla ilgisinin olmadığını erkenden fark eden yoldaşımız, aksine çetelere karşı büyük bir öfke duydu. Çetelerin yaptığı insanlık dışı uygulamaların Arap halkı ve İslam’la özdeşleştirilmesini kabul etmeyen Berxwedan yoldaşımız, tüm halkların ve inançların birlikte yaşayabildiği bir dünyanın mümkün olabileceğine inandı. Rojava Özgürlük Devrimi’nin günden güne bu hayalini gerçekleştirdiğini gören yoldaşımız, özgürlük devrimini daha yakından tanımak istedi.
Bunun için ilk olarak gençlik çalışmalarında yer aldı. Bu süreçte Rêber Apo’yu tanıma imkanı bulan yoldaşımız, Apocu felsefeden derinden etkilendi. Özellikle Önderliğimizin tüm halkların kendilerini özgürce ifade ve temsil edebileceği Demokratik Ulus perspektifinden etkilendi. Hayalini kurduğu özgür geleceğin ancak Rêber Apo’nun fikirleriyle mümkün olabileceğine inanan yoldaşımız, devrim saflarına akın akın katılan Arap gençlerinin de teşvikiyle mücadelesini daha da büyütmeye karar verdi. Rojava özgürlük güçlerinin, halklarımızın kazanımlarına karşı fedaice direnmesi ve hiçbir şart altında işgalciliği kabul etmemesi Berxwedan yoldaşımızın da direniş birliklerinde yer almasını sağladı. Aldığı eğitimlerle kendisini ilk olarak askeri alanda geliştirme imkanı bulan yoldaşımız, kısa süre sonra çetelere karşı geliştirilen eylemlerde yer aldı. Kendisini daha çok ağır silah branşında eğiten yoldaşımız, yer aldığı eylemlerde önemli başarıların kazanılmasında emek sahibi oldu. Girdiği bir eylemde her iki ayağından yaralanmasına rağmen kısa sürede toparlanarak mücadelesine devam etti. Rojava Özgürlük Devrimi’ne yönelik gelişen tüm çete saldırılarının Türk devletinin yönlendirmesiyle geliştiğinin farkında olan yoldaşımız, Türk devletine büyük bir öfke duymaya başladı. Daha sonra Türk devletinin, Girê Spî, ve Serêkaniyê’ye yönelik işgal saldırıları geliştirmesi ve bu saldırılarla tüm Ortadoğu halkları üzerinde hakimiyet kurmayı düşünmesi Berxwedan yoldaşımızın öfkesini daha da biledi. Tarihinden günümüze kadar işgal ettiği her yerde halklara zulümden başka bir şey vermeyen Türk devletinin bu işgal saldırılarına karşı durması gerektiğinin bilincinde olan Berwedan yoldaşımız, bunun için mücadelesini büyütmesi gerektiğini düşündü. Bunun da ancak Kurdistan dağlarında gerilla saflarına katılmaktan geçtiğini bilen yoldaşımız, daha sonra heyecanla kavuşmayı beklediği özgür dağlara ulaştı.
Gerilladaki ilk eğitimini büyük bir istek ve heyecanla gören Berxwedan yoldaşımız, daha gerillacılığının ilk gününden itibaren dağ yaşamına uyum sağladı. Kapitalist sistemden uzakta özgürlük imkanının sınırsız olduğu dağlara büyük bir aşk ve tutkuyla bağlanan yoldaşımız, özellikle gerillanın yoldaşlık ilişkilerinden ve komünal yaşam tarzından etkilendi. Kendisinin de gerilla savaş sanatında yetkinleşmesi gerektiğinin bilincinde olan yoldaşımız, fedakarca bir katılımın sahibi oldu. Türk devletine karşı bir an önce savaşmak isteyen Berxwedan yoldaşımız, bunun için savaşın yoğun yaşandığı bölgelere gitmek istedi. Fakat onun öncesinde kendisini yeni dönem gerilla taktiklerinde geliştirmesi gerektiğini bilen yoldaşımız, bir süre askeri eğitim gördü. Eğitimde yeni dönem gerilla taktiğinde yetkinleşen yoldaşımız, yüzünü savaşın yoğun olduğu alanlara döndü.
Hem direniş tünellerinde hem de yarı hareketli gerilla timleri şeklinde süren destansı direnişe dahil olan Berxwedan yoldaşımız, büyük bir iddia ve kararlılıkla düşman saldırılarına karşı durdu. Soykırımcı Türk ordusunun her türlü yasaklı ve kimyasal silahı kullanmasına rağmen direniş hattından bir adım bile geri durmayan yoldaşımız, cesareti ve tereddütsüz katılımı ile tüm yoldaşlarının saygısını kazandı. Aynı zamandan dürüst ve özgürlük değerlerine bağlı olan Berxwedan yoldaşımız, yoldaşlarına güven vermeyi başardı. Birlikte mücadele ettiği birçok yoldaşının şehadete ulaşması onu etkilese de bunu mücadelesini daha da büyütmenin zemini yapmasını bildi. Şehit yoldaşlarının anılarını ancak hayallerini gerçekleştirerek yaşatabileceğinin farkında olan yoldaşımız, bunun için durdurak bilmeden mücadele temposunu yükseltti. Meraklı bir yapısı olan Berxwedan yoldaşımız, her anını yeni bir şeyler öğrenerek geçirmeyi amaçladı. Özellikle gerilla savaş sanatında kendisini geliştirmek isteyen yoldaşımız gelecek vadeden değerli yoldaşlarımızdan biri olmayı başardı.
17 Mart 2024 günü şehadete ulaşarak, varlığımızın teminatı olan şehitler kervanına katılan Berxwedan yoldaşımızın anısını özlemini duyduğu Demokratik Kurdistan ve Özgür Ortadoğu’da yaşatacağımızın sözünü veriyoruz.”