HPG Basın İrtibat Merkezi açıklaması şöyle:

“23 Haziran 2024 günü Gabar’ın Mawa bölgesinde işgalci Türk ordusuyla yaşanan çatışma ve gerçekleşen hava saldırılarında değerli komutanımız, Mêrdîn’in yiğit kadını, Gabar Eyalet Komutanlığı üyesi Bêrîtan Nûrhak Çiya yoldaşımız, son nefesine kadar fedaice direnerek şehadete ulaştı.

Düşmanın baskı, işkence ve insanlık dışı uygulamalarını gerilla mücadelesinin gerekçesi ve güçlü çıkışların zemini yaparak cevap vermeyi başaran Bêrîtan yoldaşımız, devrimcilik yaşamının her anında sorumluluk sahibi bir Apocu militan ve PKK–PAJK kadrosu olmayı bildi. Gerilla yaşamı boyunca Önderliğimizin ve kahraman şehitlerimizin emeklerine ve verdiği bedellere layık olmak isteyen Bêrîtan yoldaşımız, gerilladaki her anına büyük anlam biçerek yaşadı. Her zaman yük olmaktan çok yük kaldıran olmayı seçen yoldaşımız, ülkemiz Kurdistan’ın dört bir yanında devrimcilik yaparak ve önemli görevler üstlenerek bu duruşunu pratikte kanıtladı. Tim komutanlığından eyalet komutanlığı üyeliğine kadar birçok düzeyde görev üstlenen Bêrîtan yoldaşımız, yaşamdaki doğal öncülüğü ile tüm yoldaşlarının yüreğinde silinmez izler bırakmayı başardı.

Yüzü ve yüreği her zaman Bakurê Kurdistan’a dönük olan Bêrîtan yoldaşımız, düşmana olan öfkesini büyük eylemlerin gerekçesi yaptı. Düşmana karşı geliştirilen birçok eylemin komutanlığını üstlenen yoldaşımız, fedaice katılımı ile örnek bir YJA Star komutanı olmayı başardı.

Yoldaşları olarak başta Bêrîtan yoldaşımızın değerli ve yurtsever ailesi olmak tüm Kurdistan halkımıza başsağlığı diliyor, hayallerini özlemini duyduğu özgür Kurdistan’da mutlaka yaşatacağımızın sözünü yineliyoruz.

Bêrîtan Nûrhak Çiya yoldaşımızın kimlik bilgileri şöyledir:

Neolitik kültürün izlerini hala kişiliklerinde taşıyan Mêrdîn kadınları, Rêber Apo’nun özgürlük felsefesiyle bilinçlenerek günümüzde de erkek egemenlikçi zihniyete karşı soylu bir direniş sürdürüyor. Bu nedenle toplumsal öncülüklerine denk duruşlarıyla halkımız üzerinde geliştirilmek istenen soykırım uygulamalarına en anlamlı cevabı veriyorlar. Sömürgeci Türk devletinin tüm baskı, katliam ve işkencelerine rağmen özgürlük bilincinden taviz vermeyen Mêrdîn’in soylu kadınları, silahlı mücadelemizin başladığı ilk yıllardan itibaren direniş saflarında yer alarak tarihsel misyonlarını yerine getirmeye devam ediyor. Özgürlük özlemi ile başladıkları mücadelelerini kuşaktan kuşağa aktaran değerli Mêrdîn kadınları, bugün de saçtıkları direniş tohumlarıyla zaferi müjdeliyor.

Bu soylu direniş kültüründen gelen Bêrîtan yoldaşımız da Mêrdîn’in Omerya bölgesinde köklü bir yurtseverlik geleneğine sahip bir ailede gözlerini dünyaya açtı. Ailesinin Kurdistan’ın dört bir yanında birçok direnişte yer almasından ve dedesinin bu direnişlere dair anlattığı hikayelerle büyümesinden dolayı daha küçük yaşta Kürtlük bilincini edindi. Partimiz PKK öncülüğünde gelişen Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’ne de büyük bir ilgi duyan Bêrîtan yoldaşımızın değerli ailesi, çocuklarını da özgürlük bilinciyle yetiştirmeyi esas aldı. Henüz küçük yaşta olmasına rağmen köylerine giden ilk gerillalardan etkilenen Bêrîtan yoldaşımız, daha o yaşta tüm benliği ile gerillayla bütünleşti. Gerillayı çocukluk kahramanı haline getiren yoldaşımız, aynı zamanda ulaşılması gereken bir hedef olarak da daha o yaşlarda önüne koydu. Kadın yoldaşlarımıza ilgisi çok derinden olan yoldaşımız, gördüğü ilk kadın gerilla olan Şehîd Hozan Mizgîn–Gurbet Aydın yoldaştan derinden etkilenerek bir gün gerillaya katılma sözünü verdi. Henüz 5 yaşındayken köylerinin düşman tarafından yakılması ve babasının gözlerinin önünde vahşi işkencelere maruz kalmasından dolayı düşmana büyük bir öfke duymaya başlayan Bêrîtan yoldaşımız, köylerinden sürgün edildiği anlarda büyük bir intikam yemini ederek bir gün mutlaka gerilla olarak köyüne gelerek düşmandan babasının ve tüm halkımızın intikamını alacağının yeminini etti. Ailesiyle birlikte Mêrdîn’e taşınan yoldaşımız, burada çok istekli olmasa da düşman okullarında eğitime başladı. Daha okulun ilk günlerinde bu okulların birer asimilasyon merkezi olduğunun bilincine varan yoldaşımız, bir yandan okuluna devam ederken diğer yandan da özünü korumak için müthiş bir direniş gösterdi. Bu özelliğiyle arkadaşları arasında sayılıp sevilen yoldaşımız, bu arkadaşlarını etrafında toplamayı başardı. Önderliğimizin esaretinden ve daha sonra Türkiye metropollerine taşınmalarından dolayı zorlu bir süreç yaşayan yoldaşımız, bu zorlukları mücadele gerekçesi haline getirdi. Bir süre devrimci gençlik faaliyetlerinde yer alan yoldaşımız, bu süreçte gerilla yaşamına ve Önderliğimizin felsefesine dair kitaplar okuyarak bilinçlenmeyi esas aldı. Okudukça Önderliğimize bağlanan Bêrîtan yoldaşımız, başta toplumda kadına biçilen roller olmak üzere çelişki yaşadığı tüm sorunların cevabını Rêber Apo’da buldu. Kendisini hiçbir zaman yaşadığı topluma ait hissetmeyen yoldaşımız, tek özgürlük alanı olarak Kurdistan dağlarını gördü. Abisi Nurhak–Halit Dağ yoldaşımızın gerilla saflarına katılması Bêrîtan yoldaşımızı etkileyen en önemli husus oldu. Bu nedenle iki defa gerilla saflarına katılmak için girişimde bulunan yoldaşımız, bu girişimlerinde başarısız olmasına rağmen umudunu korumayı başardı. Bu temelde 2002 yılında tekrar girişimde bulunan yoldaşımız, katılım sırasında yaşadığı tüm zorluklara rağmen büyük bir irade ile amacına ulaşarak Wan üzerinden gerilla saflarına katıldı.

Gerilla saflarına katıldıktan sonra Qendîl bölgesine geçen Bêrîtan yoldaşımız, buradaki ilk günlerinden itibaren Partimizi içeriden kemirmek isteyen tasfiyeci eğilimlere karşı militanca bir duruşun sahibi oldu. Daha sonra yeni savaşçılar eğitimine geçen yoldaşımız, heyecanlı ve coşkulu katılımı ile tüm yoldaşlarına örnek olduğu gibi meraklı kişiliği ile kısa sürede kişiliğinde önemli gelişmeler yarattı. Burada maddi ve manevi değerlerimizi korumayı en esaslı görevlerden biri olarak ele alan yoldaşımız, bu anlamda önemli bir mücadele sürecinin içerisine girdi. En büyük amacı yetkin bir YJA Star gerillası olarak dönem görevlerini yerine getirmek olan Bêrîtan yoldaşımız, bunun salt askeri gelişmeyle olmayacağını kısa sürede bilince çıkardı. Bu temelde ideolojik eğitimlerine de ağırlık veren yoldaşımız, özellikle aldığı kadın, Kurdistan ve Parti tarihi dersleriyle önemli bir ideolojik birikime ulaştı. Bu süreçte kendi emek ve iradesiyle ayakta kalmayı esas alan yoldaşımız, günden güne Rêber Apo ile olan bağlarını güçlendirdi. Gerilla yaşamını aradığı ve arzuladığı bir yaşam olarak ifade eden yoldaşımız, bir an bile yerinde durmadan tüm çalışmalara koşuşturdu. Bu nedenle yoldaşları kendisine atom karınca diyerek takılmaktan geri durmadı. Qendîl bölgesinde bir süre teknik eğitim alan Bêrîtan yoldaşımız, girişken ve istekli katılımı ile tüm yoldaşlarına öncülük etmeye başladı. Zeki ve çabuk kavrayan kişiliği sayesinde kendisine eğitim veren Şehîd Dîdar ve Şehîd Salih yoldaşların saygısını kazanan yoldaşımız yaptığı bir değerlendirmede gelişimine katkı sunan bu yoldaşlarının emeğini hiçbir zaman unutmayacağını ve onlara layık olacağını belirtti. Yine bu süreçte kadın özgürlük çizgisinde derinleşmeyi öncelikli bir hedef olarak belirleyen yoldaşımız, bu konuda önemli yoğunlaşmalar yaşadı. Qendîl bölgesinde 4 yıl boyunca mücadele yürüten Bêrîtan yoldaşımız, bu süreçte gerillacılığa dair ilk tecrübelerini kazandı. Kendisini ideolojik, askeri ve örgütsel mücadele boyutlarında geliştiren yoldaşımız, Önderliğimize ve şehit yoldaşlarına olan bağlılığını daha da güçlendirdi.

Rêber Apo’ya duygusal anlamda bağlanmayı ikiyüzlülük olarak değerlendiren Bêrîtan yoldaşımız, bağlılığını ideolojik bir temele oturtmak için kendisini sürekli eğitmesi gerektiğinin bilincinde oldu. Bu temelde ilk olarak Şehîd Berîtan Özgür Kadın Akademisi’nde daha sonra da Mahsum Korkmaz Askeri Akademisi’nde eğitime dahil olan Bêrîtan yoldaşımız, bu eğitim süreçlerini geçmiş pratiğinin muhasebesi yapmak, kendisini askeri, ideolojik ve komutanlaşma alanlarında geliştirmek için önemli bir zemin olarak değerlendirdi. Egîdleşmenin, Bêrîtanlaşmanın ve Zîlanlaşmanın bu eğitimlerdeki başarısıyla doğrudan bağlantılı olduğunun bilincinde olan yoldaşımız, tüm benliği ile kendisini eğitime adadı. Eğitimden sonra Metîna bölgesinde 3 yıl, Zagroslar’da da 2 yıl boyunca pratik yürüten Bêrîtan yoldaşımız, bu süreçlerde ilk komutanlık deneyimini yaşadı. Düşmana olan büyük öfkesini Zagroslarda devrimci hamlelere yansıtan yoldaşımız; cesareti, atikliği ve bitmek tükenmek bilmeyen enerjisiyle öncülük misyonuna denk bir pratiğin sahibi oldu. Tüm dünyada ses getiren birçok eylemde yer alan yoldaşımız, düşmana vurduğu her darbe ile yıllarca beklediği intikamını almayı başardı. Zagroslar’da tanıştığı Şehîd Rojîn Gewda ve Şehîd Reşîd Serdar yoldaşların komuta tarzlarından, hesapsız yoldaşlıklarından derinden etkilenen Bêrîtan yoldaşımız, tüm devrimci yaşamı oyunca bu yoldaşlarının şansında şehitlere olan bağlılığını korumanın derin bilincinde oldu.

Abisi Nurhak–Halit Dağ yoldaşın 2011 yılında şehadete ulaşması Bêrîtan yoldaşımız için daha fazla mücadele etmenin gerekçesi oldu. Bu nedenle sürekli Bakurê Kurdistan’a gitmeyi öneren yoldaşımız, kadın özgürlük çizgisindeki net duruşu ve güçlü katılımı ile yoldaşlarına güven vermeyi başardı. Bu nedenle Hareketimiz için önemli ve stratejik olan birçok çalışmada yer aldı. Hareketimizin yönetiminden arkadaşlarla bir arada olmanın şansına ulaşan yoldaşımız, bu yoldaşlarından Önderliğimizin çalışma tarzını ve üslubunu öğrenme imkanı buldu. Dönem görevlerini yerine getirmek için ısrarla Bakurê Kurdistan’a geçmek isteyen Bêrîtan yoldaşımız, bu amaçla ilk olarak Şehîd Zîlan PAJK Akademisi’nde eğitime dahil oldu. Burada eğitimini başarılı bir şekilde tamamladıktan sonra Heftanîn bölgesine geçen yoldaşımız, burada yaklaşık iki yıl boyunca hem gerilla saflarına yeni katılan hem de askeri akademilerde eğitim gören yoldaşlarının eğitimleriyle birebir ilgilendi.

Bu görevini de başarılı bir şekilde yerine getiren yoldaşımız, daha sonra yıllarca hayalini kurduğu Bakurê Kurdistan’a geçti. Çocukken duyduğu ilk gerilla alanı olan Gabar’a geçerken tüm hayallerini ve anılarını da kendisiyle götürdü. Gabar’a kısa bir süre kaldıktan sonra Kerboran’a geçen yoldaşımız, burada Özyönetim Direnişi’nin geliştirilmesi için muazzam bir emeğin sahibi oldu. Hem birbirinden etkili eylemler geliştirerek düşmana ağır darbeler vurdu hem de halkımızı Devrimci Halk Savaşı stratejisine göre örgütleyerek buradaki görevini başarılı bir şekilde yerine getirdi. Daha sonra tekrar Gabar’a, oradan da Medya Savunma Alanları’na dönen Bêrîtan yoldaşımız, Bakur pratiğini yarım kalmış bir pratik olarak değerlendirdi. Medya Savunma Alanları’nda bir süre kalan yoldaşımız, Haki Karer Akademisi’nde eğitim gördükten sonra Metîna bölgesine geçerek gelişen Türk devleti işgaline karşı direnişi örgütledi.

Daha sonra tekrar Bakurê Kurdistan’a geçmek için önerilerde bulunan yoldaşımız, yoldaşlarını ikna ederek bu kez Gabar Eyalet Komutanlığı üyesi olarak Gabar’a geçti. Bêrîtan yoldaşımız, Gabar’da bulunduğu süreç içerisinde Önderliğimize karşı hissettiği eksik yoldaşlığının muhasebesini yaparak bunu önemli çıkışların zemini yaptı. Yine her anında beyni ve yüreği ile Önderliğimizi anlamaya ve bağlılığını güçlendirerek cevap olmaya çalıştı. Bir lokma bir hırka felsefesini kendisine düstur edinen Bêrîtan yoldaşımız; güçlü yoldaşlığı, samimi ve sade kişiliği ile her zaman mücadelemizde yaşayacaktır.”