Şengalli Xidir: Almanya'da fermanın devamını yaşıyoruz

Şengal'deki katliam sırasında Avrupa'ya kaçmak zorunda kalan Azad Saleh Xidir, "Almanya’daki yaşamımız bir fermanın uzantısıdır. Şengal’de fiziki bir fermandı, burada ise ruhsaldır" dedi.

DAİŞ çetelerinin 3 Ağustos 2014 yılında Şengal’de yaşayan Êzîdîlere yönelik yaptığı katliamda binlerce kişi yaşamını yitirdi, bir o kadarı da esir alınarak, köleleştirildi. Katliamda kurtulan on binlerce Êzîdî ise Kürdistan’ın diğer parçaları olmak üzere dünyanın birçok ülkesine dağıldı. Resmi olmayan rakamlara göre, Almanya’ya 50 bin civarında Êzîdî geldi. Çoğu iltica kamplarında kalan Êzîdîler Arap, Çeçen ve Afganların saldırılarına maruz kalıyor. Diğer taraftan da kötü koşullarda yaşıyorlar. 
Almanya’ya gelenlerden biri de Azad Saleh Xidir. Ailesiyle birlikte katliamdan kurtuldu.
Xidir, 30 yaşında 10 çocuklu bir  ailenin en büyüğü. Şu anda Almanya’nın Hannover kentine yakın küçük bir kasabada yaşıyor. O da binlerce Şengalli gibi 3 Ağustos gecesinde katliama tanıklık etti. 

3 AĞUSTOS GECESİNİ ANLATTI

Azad Saleh Xidir, Şengal’deki o geceyi şöyle anlatıyor:

"Şengal’ın Tilqesad köyündenim. Bizim köy Arap bölgesine düşüyor. 3 Ağustos gecesi saat 01.00 gibi bizim köye ve diğer birçok köye saldırmaya başladılar. Saat 03.00’e kadar halk bir şekilde biraz direndi. Ancak Şengal’i savunan peşmergeler bırakıp kaçınca halk da ailelerini alıp dağa kaçmaya başladı. Biz de sabaha doğru ailece arabamıza binip dağa doğru yola kaçtık. Bu esnada peşmergeler de DAİŞ çetelerinden kaçan halka da engel oluyordu. DAİŞ çeteleri yol üzerinde yüzlerce insanı katletti, sağ yakaladıklarını da esir alıp götürdü. Ancak 6 kişilik bir HPG gerilla grubu halkın imdadına yetişti. Peşmergelerin kaçarken bıraktığı Doçka  silahını alıp savaştılar. Binlerce kişi böyle kurtuldu. Biz 12  gün boyunca susuz, aç ve perişan bir şekilde Şengal Dağı'nda kaldık. Oradan sonra açılan koridor ile Rojava, Güney Kürdistan ve oradan da Kuzey Kürdistan’a geldik.  Orada bir yıl kadar Şırnak'taki kampta kaldık. Ancak Kuzey Kürdistan’da Tük devletinin Kürtlere yönelik baskıları ve savaşın başlamasıyla birlikte Almanya’da olan dayılarım aracılığıyla annem bizi zorlayarak, 7 ülke aşarak, Almanya’ya geldik. Denizleri, sınırları aşarak geldik.”

'ALMANYA DA KÜLTÜRÜMÜZÜ BİZDEN ALMAK İSTİYOR'

Almanya’ya istemeyerek geldiklerini belirten Azad Saleh Xidir, şöyle devam etti: “Aslında Almanya’ya gelmek istemedik. Ama annemizin zoruyla geldik. Çünkü Almanya hiçbir zaman bizim için vatan değil. Olmadı da. Biz Şengal’de fermandan geçtik. Almanya’da bu ferman devam ediyor. O fiziki ve şiddet ile bizim kültürümüzü ve dinimizi bizden almak istediler. Ama Almanya'da baskısız bizim kültürümüzü ve dinimizi bizden almak istiyor. Belki bazı gençler kendisini kısmen koruyabilir ama çocuklarımız kendisini kaybediyor."

Almanya’da sistemin dayatmalarıyla karşı karşıya kaldıklarının altını çizen Azad Saleh Xidir, devamla şunları anlattı: "Bugün ailem ile Almanya’dayım. Sistemin bana dayattığı her şeyi yapmak zorundayım. Bir ekmek veriyor, beni savunuyor, Ama öbür taraftan da beni benden alıyor. Çocuklarımız okula gidiyor, yuvaya gidiyor. Bu da Kürtlükten, kültüründen ve inancından uzaklaşması anlamına geliyor. Burada olan Êzîdî çocuklarına ‘rojbaş' diyorum, bana 'hallo’ diyorlar. Annelerinin dilini de unutmuşlar. Eğer bir çocuk kendi dilini bilmiyorsa nasıl ona inancını öğretirsiniz,  nasıl kültürünü öğretirsiniz... Ona nasıl ülkesini ve ailesini geçmişini anlatırsınız? Bir ekmek veriyor, çocuğumuzu alıp, bizim kültürümüzden ve inancımızdan uzaklaştırıyor. Bütün şiddet ve katliamlara rağmen keşke buraya gelmeseydik, kendi topraklarımızda kalsaydık. Bugün Yunanistan başta olmak üzere birçok ülke ve sınırda binlerce Êzîdî ailesi rezil ve perişan olmuş durumda.”

‘KAMPLARDA SALDIRIYA UĞRUYORUZ'

"Burada bir Arap, Afgan, Çeçenlerin saldırılarına maruz kalıyoruz. Onlardan kaçıp buraya geldik, burada da onlarla aynı yerlerde kalıyoruz" diyen Xidir, şunları da belirtti: "Birlikte kaldığımız kamplarda her gün saldırılarına maruz kalıyoruz. Çünkü bunlar DAİŞ elemanlarıdır. Yetkililer, buna müdahale etmiyor. Biz burada yaşamak istemiyoruz. Biz sadece özgür olarak kendi topraklarımızda kalmak istiyoruz. Onun için Avrupa’dan istediğimiz DAİŞ’in topraklarımızdan temizlenmesine yardım etmeleridir."

Azad Saleh Xidir, Kürdistan'daki Êzîdîlere "Buraya gelmeyin" çağrısında bulunarak, "Aileleriniz parçalanır, çocuklarınız kaybolur. İşte en büyük ferman o zamandır" diye ekledi.