Şırnak'ta, devletin 2015 yılının Eylül ayından bu yana başlattığı fiili abluka ve 14 Mart'tan beri de resmi olarak başlattığı soykırım saldırıları 25 gününü geride bıraktı. Devlet 14 Mart'tan bu yana başlattığı saldırılarda tüm teknolojisini kullanarak kenti aralıksız bir şekilde bombalarken, özsavunma güçleri karşısında tek adım ilerleyemedi. Direniş karşısında ilerleme kaydedemeyen ve darbe alan devlet güçleri, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "Gerekirse operasyon yürütülen yerler tamamen boşaltılarak, uzaktan yıkılması yoluna gidilebilir" talimatını Şırnak'ta saldırıları başlattığı ilk günden bu yana fiili olarak uyguluyor.

MAHALLELER BOMBALANIYOR

Kentin 12 mahallesinden 7'sinde özyönetim direnişinin başlatılması ile Şırnak Valisi Ali İhsan Su, "20 günde temizleyeceğiz" sözlerinin üzerinden 25 gün geçmesine rağmen direniş tüm kente yayıldı. Saldırıların başladığı ilk günden itibaren 23. Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı, Çakırsöğüt Jandarma Tugayı, Çevreyolu, özel harekatçıların merkezi Gümüştepe ve Siirt yolu üzerindeki Sîn û Ber bölgesine konuşlandırılan tank, top, obüs, füze ve havanlarla kent aralıksız bir şekilde bombardımana tutuluyor. Saldırıların başında "her eve bir top mermisi değecek" taktiğiyle hareket eden devlet güçleri, yaptıkları bombardımanda yüzlerce evi kullanılamaz hale getirdi.

Ablukanın başlamasından bu yana 5 defa kapsamlı bir şekilde özyönetim savunmasının yapıldığı Yeni, Bahçelievler, Dicle, Cumhuriyet, İsmetpaşa, Gazipaşa ve Yeşilyurt mahallerine girmeye çalışan devlet güçleri, YPS ve YPS-JIN üyelerinin direnişi karşısında bulundukları konuma çekilerek bombardımana devam etti. Özellikle Vakıfkent, Gündoğdu, Tekser ve Şehri-Nuh (Ömerköy) mahallelerini bombardımana tutan devlet güçleri, kentteki ibadet merkezlerini dahi bombalıyor. Kentte şimdiye kadar 7 cami, 3 Kur'an kursu ve çok sayıda mescit bombalanarak kullanılamaz hale getirildi.

DEVLET İLERLEYEMİYOR

Dağlık ve engebeli coğrafi yapıya sahip olan Şırnak kent merkezinde, Yeni Mahalle'den başlanarak sırasıyla Bahçelievler, Dicle, Cumhuriyet, İsmetpaşa, Gazipaşa ve Yeşilyurt mahallerine kadar hilal şeklinde uzanan direniş hattını kırmak için defalarca saldırıya geçen devlet güçleri, direniş hattında gedik açmak için saldırdığı mahallelerde de YPS ve YPS-JIN üyelerinin eylemleriyle karşılaştı.

23. Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı'nın hemen dibinde bulunan Yeşilyurt Mahallesi'nden başlayarak direniş mahallelerini bir bir düşürmeyi planlayan devlet güçleri, geride kalan 25 günde sadece mahallenin tümenin duvarına yapışık birkaç sokağına girebildi. Bu bölgede de fiili olarak bulunamayan devlet güçleri, söz konusu sokağın başına yerleştirdikleri bir tank ve zırhlı araçlarla tümeni korumaya çalışıyor. Küçük bir mahalle olan ve "taktik savaşlarının" yoğun olarak yürütüldüğü Yeşilyurt'un geriye kalan büyük bölümü ise YPS ve YPS-JIN üyelerinin denetiminde.

Direnişin 10'ncu gününden sonra YPS ve YPS-JIN üyelerince Vakıfkent, Gündoğdu ve Tekser mahallerinde devlet güçlerine düzenlenen eylem sonrası direniş kent geneline yayıldı. Direnişin kentin geneline yayılması ardından kente hakim bir tepede bulunan Çakırsöğüt Jandarma Tugayı'na 4 gün arayla iki kez düzenlenen saldırılarda ise direniş, barikatların dışında da kent dışına taşırılmış oldu. Ayrıca dün Şırnak Devlet Hastanesi ile Şırnak Emniyet Müdürlüğü'nün bulunduğu bölgede bir özel harekat polisinin başından vurulması ve özel harekat polislerinin bulunduğu bir binaya düzenlenen roketatarlı saldırı direnişin giderek yayıldığını gösteriyor. Öte yandan Çakırsöğüt Jandarma Tugayı'nı ziyere eden Şırnak Valisi Ali İhsan Su'nun konvoyuna düzenlenen silahlı saldırı ve kentin en merkezi noktası olan bölgede bulunan Hükümet Konağı ile polis lojmanlarına düzenlenen eylemler ise dikkat çekti.

KAYIPLAR GİZLENİYOR

Diğer özyönetim alanlarında devletin başvurduğu cenazeleri gizleme politikası Şırnak'ta da sürdürülüyor. 25 günden bu yana devlet güçleri ile YPS/YPS-JIN üyeleri arasında yaşanan çatışmalarda, en az 38 PÖH ve 5 JÖH yaşamını yitirirken; resmi makamlarca sadece 5 kişinin yaşamını yitirdiği savunuldu. Ayrıca YPS Genel Koordinasyonu'nun Şırnak'taki çatışmalarda DAİŞ üyelerinin öldürüldüğünü açıklaması ve saldırılara katılan koruculardan ise Şırnak Belediyesi'ne ait mezbahanede cenazelerin tutulduğunun belirtilmesi ise dikkat çekiyor. Öte yanan Abdullah Fidan isimli bir korucu ise Şırnak T Tipi Cezaevi'nin bulunduğu bölgede tartıştığı asker tarafından vuruldu.

Ayrıca saldırı süresinde Dicle, İsmetpaşa ve Cumhuriyet hattında konumlandırılmak istenen çok sayıda zırhlı araç ve barikatları kaldırmak için getirilen en az 2 iş makinesi ise imha edildi.

ÖZEL SAVAŞ PROPAGANDASI

Genelkurmay Başkanlığı'nın dün yaptığı açıklamada "Şırnak'ta 156 terörist etkisiz hale getirildi" açıklamalarına sahadaki komutanların dahi inanmaması "hamaset" ve "yalanlarla" sürdürülen savaşın geldiği noktayı bir kez daha gözler önüne serdi. Şırnak’ta  operasyonlara katılan bir korucubaşı, bölgedeki operasyonları yönlendiren rütbeli bir askere, Genelkurmay Başkanlığı'nın operasyonlara ilişkin yaptığı açıklamaları sorması üzerine "Adamlar her yere yerleşmişler. Ne bileyim Genelkurmayı, Genelkurmayı" şeklinde tepki göstermişti.

YPS Genel Koordinasyonu'nun farklı tarihlerde yaptığı açıklamalarda ise 25 günlük direniş boyunca 11 savaşçısının yaşamını yitirdiği duyurulmuştu. Yaşamını yitirenlerden 1'i kadın 3 kişinin cenazesi Şırnak Devlet Hastanesi'ne kaldırılmıştı.

ASKERİ SEVKİYAT SÜRÜYOR

2015 yılının Eylül ayından beri savaş hazırlığının yapıldığı kente, soykırım saldırıları üzerinden 25 gün geçmesine rağmen sevkiyatlar sürüyor. Hemen hemen her gün askeri sevkiyatın yapıldığı kentin üzerinde İnsansız Hava Araçları (İHA) ve helikopter hareketliliği ise eksik olmuyor. Cûdî ile Gabar dağları ve Besta'nın arasında bulunan Şırnak'ta İHA ve helikopterler aralıksız bir şekilde keşif yapıyor. Kentte gün boyu ambulans hareketlilikleri gözlemlenirken; ölü ve yaralıların, "dışarıya bilgi sızdırılıyor" gerekçesiyle Şırnaklı personelin işten çıkarıldığı Şırnak Devlet Hastanesi yerine çoğunlukla 23. Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı'na götürülmesi ise dikkat çekiyor.

DİRENİŞ BÜYÜYOR

Son teknoloji ürünü silah ve teçhizatla onbinlerce JÖH ve PÖH'ün yanı sıra Beytüşşebap, Uludere, Hilal, Şenoba, Balveren, Kumçatı, Kasrik ve çevre köylerden getirilen bini aşkın korucu ile yapılan saldırılarda devletin şimdiye kadar umduğunu bulamadığı Şırnak'ta direniş büyüyor.

.