Minbiclilerin 200 bin misafiri var

 Mülteciliği kendisi de yaşamış olan Minbic halkı, DAİŞ ve Türk devleti zulmünden kaçan 200 bin kişiyi barındırıyor.

Suriye’de yaşanan kriz 6. yılında devam ederken, çatışmalı bölgelerden Kuzey Suriye’nin istikrarlı alanlarına göçler de devam ediyor. Suriyeliler DAİŞ, rejim, işgalci Türk devleti ve çetelerinin zulmünden kaçıyor.

Henüz özgürleşmesinin üzerinden 1 yıl geçmemiş olmasına rağmen yaralarını sarararak kendi yönetim ve istikrarını oluşturan Minbic’e de yoğun mülteci akışı yaşanıyor. 1 Haziran 2016’da başlayan ve 73 gün süren operasyonla özgürlüğüne kavuşan kente hem DAİŞ döneminde göç etmek zorunda kalmış Minbicliler geri dönerken, hem de Suriye’nin farklı kentlerinden 200 bin insan göç etti.

Özgürleştirilen Minbic’e başta DAİŞ ve Türk devletinin işgali altında bulunan Şehba kent ve kasabalarından olmak üzere Suriye’nin İdlib, Hama, Şam, Humus, Meskene, Tabqa ve Rakka’dan göçler oldu. Halen Şehba ve Rakka’dan yoğun göçler alan Minbic’e uluslarası yardım kuruluşlarının ciddi bir yardımı bulunmazken, Minbicliler misafirleri olarak kabul ettikleri göçmenleri sınırlı imkanlarıyla barındırıyorlar.

Son aylara kadar gelen bütün göçmenleri şehir merkezinde evlerde ve okullarda barındıran Minbic Demokratik Yönetimi, kapasitenin dolması ardından Batı Minbic ve ardından Doğu Minbic kamplarını oluşturdu. Şu an yeni bir göç dalgasıyla karşı karşıya bulunan Minbic’te imkanların kısıtlı olmasından kaynaklı mülteciler ve Minbic halkı zor durumda.

Minbic’e mülteci akışını, bu konudaki çalışmalarını ve ihtiyaçları değerlendiren Minbic Demokratik Yönetimi Eş Başkanı Zeynep Qamber, uluslararası topluma ve yardım kuruluşlarına insani yardım çağrısında bulundu.

VAHŞETTEN KAÇANLARA SIĞINAK OLDU

19 Temmuz 2012’de OSO’nun denetimine giren Minbic 21 Ocak 2014’te El Nusra Cephesi tarafından DAIS’e teslim edildi. Minbic halkının bir bölümü DAIS zulmüyle yaşamaya başlarken bir bölümü de Rojava’nın Kobane Kantonu, Türkiye ve Suriye’nin çeşitli kentlerine göç etti.

Minbic Askeri Meclisi tarafından 1 Haziran 2016 tarihinde başlatılan ve 73 gün süren operasyonla çetelerden temizlenen kentte yeniden inşa çalışmaları başladı. Savaş döneminde yıkılan okul, yol, köprü, değirmenlerin tamir edilmesi, mayınların ve savaş enkazlarının temizlenmesi çalışması sürerken, örgütlenme çalışmaları da devam etti.

Özgürleştirilmesinin ardından 24 Ağustos 2016’da Türk devletinin başladığı Kuzey Suriye işgal harekatı kampsamında saldırılara maruz kalan Minbic’e hem daha önce göç etmiş Minbiclilerin büyük bölümü geri döndü, hem de Eylül ayından itibaren Şehba’dan bir göç akışı başladı.

DAİŞ işgali ve sonrasında Türk devleti ve çetelerin işgal ve zulmünü yaşayan Şehba kent, kasaba ve köylerinden binlerce mülteci akışı oldu. Bir yandan Türk devleti ve çetelerinin saldırılarına karşılık veren Minbic Askeri Meclisi savaşçıları, diğer yandan göçmen insanları güvenli alanlara geçirebilmek için büyük çaba sarf ettiler. Özgürleşmesinin ardından 1 yıl geçmemiş olmasına, tüm saldırı ve tehditlere rağmen kendi istikrarını geliştiren ve öz yönetimini kuran Minbic’e mülteci akışı da arttı.

DAİŞ işgali ve Türk devleti işgaline bir de rejimin bazı bölgelerde ilerleyişi eklenince 11 ayda 200 bin kişi şu ana kadar yönünü Minbic’e çevirdi.

MÜLTECİLERİN BÜYÜK BÖLÜMÜNE EVLERİNİ AÇTILAR

Özgürleşmesinin ikinci ayından itibaren mülteci akışlarının başladığı Minbic’te Türk devletinin Kuzey Suriye işgalinin gelişmesiyle göçler yoğunlaştı. Minbicliler ve Şubat ayında kurulan Minbic Demokratik Yönetimi vahşetten kaçarak Minbic’e sığınan insanları evlerinde, yine okul ve camilerde barındırdılar. Şu ana kadar Minbic’e göç eden yaklaşık 200 bin mültecinin yaklaşık 108 bini bu şekilde şehir merkezi ve köylerde barındırılıyor.

Minbic Demokratik Yönetimi Eş Başkanı Zeynep Qamber, Minbic halkının göç eden insanları mülteciler olarak değil, kendi misafirleri olarak gördüğünü söyleyerek, “Biz Minbicliler DAİŞ işgalini, vahşetini yaşadık, yine Türk devleti ve çetelerinin saldırılarını da yaşadık, biliyoruz. Bizler de bunlardan dolayı mülteci olduk. Ve mülteciliğin nasıl bir şey olduğunu biliyoruz. Minbicliler için göç edenler misafirdir. O yüzden Minbic halkı ve yönetimi olarak kısıtlı olmasına rağmen tüm imkanlarımızı seferber ettik. Yani DAİŞ vahşeti ve savaşta yeni çıkmış olan Minbiclilerin kendilerinin yardıma ihtiyacı varken onlar evlerini ve sofralarını göç eden insanlara açtı. Şu anda köylerde ve şehirde hemen her aile mutlaka evini bir iki mülteci aileye açmış durumda” dedi.

MÜLTECİ İŞLERİ BÜROSU AKTİF ÇALIŞIYOR

Minbic’in özgürleşmesinden kısa bir süre sonra 21 uluslararası ve yerel yardım kuruluşunun kentte temsilcilik açmış olmasına rağmen, Minbic halkı ve mültecilere yardım konusunda bu kuruluşların yaptıkları baştan bu yana oldukça sınırlı. Minbic Demokratik Yönetimi bu kuruluşların yardımlarının ancak Minbic’teki mültecilerin ihtiyaçlarının yüzde 2’sini karşılayabilecek düzeyde olduğunu vurguluyor. Yine bazı kuruluşların ise Minbic’te sadece adları var ama yardımları yok.

Kuruluşu Şubat 2017’de ilan edilen Minbic Demokratik Yönetimi kendi bünyesinde bir mültecilerle ilgilenecek bir komite oluşturmuş. Bu komitenin Doğu Minbic ve Batı Minbic’te 2 bürosu var ve günlük olarak mültecilerle ilgileniyor.

Zeynep Qamber, "Bu mülteci komitemiz mülteci insanların ihtiyaçlarını karşılayabilmek ve onları barındırabilmek için yardım kuruluşlarıyla ve yönetimimizle ilişkileniyor. Mültecilerle ilgilenmesi için Minbic’in batısında ve doğusunda 2 büro var, yine Minbic içinde bir merkezleri var. Bu burolara Mülteci İşleri Büroları deniliyor. Onların da alt komiteleri var. Eş başkanlar olarak 2-3 günde bir bu bürolardaki arkadaşlarımızla toplantılar geliştiriyor ve planlama alıyoruz. Biz de onlarla birlikte hareket ediyoruz. Mültecileri ve kampları ziyaret ediyoruz. Komitemiz şu anda eskisinden daha örgütlü çalışıyor" diye konuştu.

İKİ KAMPIN DA CİDDİ İHTİYAÇLARI VAR

Birkaç aydır Minbic’e gelen mülteci sayısı Minbiclilerin evlerinde, okullarda ve camilerde barındırabilme kapasitelerini çok aşmış durumda. Minbic Demokratik Yönetimi bu durumdan dolayı 15 Mart 2017’de şehrin 7 kilometre batısında bulunan Minbic Kampı’nı kurdu. 139 çadırla başlayan bu kampta şu anda binlerce göçmen yaşıyor.

Tabqa Operasyonu, Rakka Operasyonu ve Rejimin Meskene'de ilerlemesiyle birlikte Minbic’e göç eden insanların sayısı da arttı. Minbic yönetimi bu nedenle geçtiğimiz mayıs ayında şehrin 6 kilometre doğusundaki Resim Exder köyünde Doğu Minbic Kampının çalışmalarına başladı ve ay sonlarına doğru bu kampa da mülteciler yerleştirildi. Doğu Minbic Kampı’nın şu anda altyapı ve imkanları Minbic Kampı’dan sınırlı.

Kamplarda doktor, ilaç, ilk yardım malzemeleri, yiyecek, uyumaları için döşek, battaniye noktasında ciddi eksikliklerin olduğuna dikkat çeken Qamber, “Sadece 25 tanker günlük olarak Batı Minbic kampı’na su çekiyoruz. Kuyulardan çekerek tankerlerle taşınıyor. Tabi ki zorlanıyoruz ve ayrıca buda yetmiyor. Suyun taşınması noktasında sadece Konser isimli bir yardım kuruluşu çalışıyor. Onun dışında yardım yok. Yardım kuruluşlarının bu noktada bize destek sunması gerekir” diye konuştu.

AĞAÇ ALTLARINDA KONAKLAYAN ON BİNLERCE İNSAN VAR

Qamber, mültecilerin sadece Minbic kent merkezi, köyler ve kamplarda bulunmadığını, Minbic çevresinde, Minbic yolu üzerinde 10 binlerce mülteci insanın olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

"İnsanlar DAİŞ, Türkiye ve rejim zulmünden kaçarak yönünü Minbic’e çeviriyorlar. Alabilecekleri kadar eşyalarını alıp geliyorlar. Şu anda Minbic çevresinde ama tabii Minbic sınırları içinde ağaç altlarında on binlerce insan konaklamış durumda. Kendilerine bir çadır açmışlar öyle kalıyorlar. Havalar oldukça sıcak, ihtiyaçları var. Fakat imkanlarımız hepsine yetmiyor.

Bu insanlar DAİŞ vahşetinden kurtulmuş olmanın sevinciyle Minbic’e geliyorlar. Tüm sıkıntılara rağmen bu mutluluğu halen taşıyorlar. Ama genel anlamda baktığımız zaman göç etmek durumunda kalmış bu insanlarımızın durumları gerçekten iyi değil. Kadınlar ve çocuklar çok fazla zorlanıyor. Biz de çaresiz kalıyoruz. Onlara daha iyi olanaklar sunmak isterdik. Örneğin bu çocuklar uzun süre DAİŞ zulmü altında eğitim göremediler. Onlar için okul gibi eğitim alanları açmak istiyoruz. Olanaklarımızı zorluyoruz. Ama yardım yok ve bu insanlarımızın geleceği hakkında kaygılıyız.”

‘ACİL YARDIM GEREKİYOR’

Suriye’deki mülteci sorunu ve Minbic’i yakından takip ederek şehirdeki mülteci sayısının giderek daha fazla arttığını gördük ve görüyoruz.

Minbic Demokratik Özerk Yönetimi Eş Başkanı Zeynep Kamber’de Rakka Operasyonu’nun başlamasıyla birlikte son 2 günde Minbic’e yönünü çevirenlerin sayısının arttığına dikkat çekerek, şunları kaydetti:

"Geçen Hafta Minbic’e göç edenlerin sayısı biraz azalmıştı. İnsanlar daha az geliyorlardı. Yine Tabqa’dan Minbic’e gelenlerin büyük bölümü yeniden Tabka’ya geçmişti. Fakat Rakka Operasyonu'nun başlamasıyla birlikte yeni bir göç dalgası daha başladı. Binlerce insan yönünü Minbic’e çevirmiş durumda. Mesela biz Kobanê’den Minbic’e dönerken Qereqozaxa yaklaştığımızda onlarca büyük arabayla gelmiş olan mültecileri görüyoruz.

Ayrıca insanlar sadece DAİŞ’in olduğu ve DAİŞ’e karşı operasyon yapılan yine Türk ordusu ve çetelerinin olduğu yerlerden değil, rejimin ilerlediği yerlerden de kaçıp alanımıza sığınıyorlar. Ve Minbic’teki mülteci sayısı günbegün artıyor. Bu insanlarımız için elimizden gelen her şeyi yapmaya uğraşıyoruz. Fakat imkanlarımız çok sınırlı. Uluslararası topluma ve yardım kuruluşlarına çağrım; Minbic’e acil yardımda bulunmalarıdır."