Türkiye'nin saldırılarından sonra Rojava'dan diplomatik hamle

Türk devletinin uluslararası sözleşme ve kuralları çiğneyerek 25 Nisan günü Rojava ve Şengal'i bombalamasından sonra Rojava, Avrupa'daki diplomatik çalışmalarına hız verdi.

İsveç'in başkenti Stockholm'de on bini aşkın kişinin katıldığı 1 Mayıs kutlamasında bir konuşma yapan Rojava Avrupa Temsilcisi Sinem Muhammed, Türk devletinin Rojava'ya yönelik tutumunu teşhir etti ve kitlelere DAİŞ çeteleri ve Türk devletine direnen Suriye Demokratik Güçleri ve Rojava halklarını desteklemeleri çağrısı yaptı.

Muhammed, bir yandan sivil toplum örgütleri temsilcileri ile bir araya gelerek ve gösterilerde konuşarak halk diplomasisi yürütürken aynı zamanda İsveç Parlamentosu'da ve Stockholm Belediyesi'nde görev yapan milletvekilleri ve meclis üyeleriyle de görüşmeler yürütüyor.

Parlamentoda dün milletvekilleri ile görüşme yapan Muhammed, akşam saatlerinde de Stockholm Belediyesi yöneticileri ve Kürt Dayanışma Derneği yetkilileriyle bir araya geldi. Rojava İsveç Temsilcisi Sterk Kardoxi ile soykırım karşıtı insan hakları örgütü Kurdocide Watch CHAK  Başkanı Azad Heydari de, Rojava Heyeti içinde yer aldı. 

ORTAK PROJELER YAPILACAK

Aynı zamanda Kürt Dayanışma Derneği'nin yönetiminde yer alan Stockholm İmar ve Yapı İşleri Müdürü Ann-Margarethe Livh, Belediye Meclis Üyeleri Ann Mari Engel ve Naile Aras'ın da katıldığı toplantıda Muhammed, Rojava'da halkların birlikte inşa ettiği eşitlikçi ve demokratik sistem, DAİŞ çeteleri ve Türk devletinin Rojava'daki demokratik sistemi ortadan kaldırmak amacıyla yaptıkları saldırı ve katliamlar hakkında açıklamalarda bulundu. 

Toplantıda, derneğin Rojava'daki kadın ve sivil toplum örgütleriyle birlikte ortak projeler yapmaları üzerinde görüş birliğine varıldı. Haziran ayı başlarında Rojava'daki siyasal ve toplumsal gelişmelerin ele alınacağı, Sosyal Demokrat İşçi Partisi ve Çevre Partisi Yeşiller'in de davet edileceği daha geniş bir toplantı yapılması kararlaştırıldı. 

AVRUPA'NIN SESİZLİĞİ ERDOĞAN'A CESARET VERİYOR

Toplantıdan sonra ANF'ye açıklamalarda bulunan Stockholm İmar ve Yapı İşleri Müdürü ve Sol Parti  Grup Başkanı Ann-Margarethe Livh, “Bir yandan IŞİD, diğer yandan Türk devletinin Rojava'ya yönelik saldırıları oldukça kaygı ve korku verici. Dünyadaki tüm ülke ve politikacılar olanlara karşı tavır almak zorunda. Avrupa Birliği ve Avrupa ülkelerinin çoğu Erdoğan'ın uygulamalarına karşı sessiz kalıyor. Erdoğan'a saldırma cesareti veren bu sessizlik korkunç” dedi.

Livh, ortak projeler yaparak, DAİŞ çeteleri ve Türk devletinin saldırılarını teşhir ederek Rojava ile dayanışmalarını daha da geliştireceklerini söyledi. 

Sinem Muhammed ile de Rojava'nın Avrupa ülkelerindeki diplomatik çalışmalarını konuştuk. 

Muhammed, Rojava'da devrimin gerçekleşmesiyle birlikte aralarında ABD ve Kanada'nın da bulunduğu birçok ülkeyle diplomatik ilişkiler kurmaya başladıklarını, Rojava halklarının istemlerini ülke ve halklara iletmeyi amaçladıklarını söyledikten sonra şunları kaydetti:

ROJAVA'YA İLGİ GİDEREK ARTIYOR

“Gelinen aşamada pek çok Avrupa ülkesiyle diplomatik ilişkilerimiz var. Zaman geçtikçe bu ilişkiler daha da gelişiyor ve ülkelerin Rojava'ya olan ilgileri daha da artıyor. Türk lobisinin engellemelerinden dolayı başlangıçta güçlüklerle karşılaştık ama Avrupa ülkeleri Erdoğan ve Türk devletinin gerçek yüzünü gördükçe daha dostça bir tutum aldılar. Kurduğumuz demokratik sistem hakkında bilgi sahibi oldular. Biz DAİŞ'e karşı yalnızca kendimizi savunmadık aynı zamanda Avrupa'nın şehirlerini de savunduk. Avrupa ülkeleri ve halkları bu gerçeği gördü. Şu anda üst düzeyde ve etkili bir diplomasi yürütecek konuma geldik. Sadece ülkelerin değil halkların ve sivil toplum örgütlerinin dostluk ve desteklerini de kazandık. Baştan beri inatla Rojava'daki sistemi ve amaçlarımızı anlattık. Halklar ve ülkeler bizi anlyor ve destekliyor. DAİŞ'ın Avrupa ülkelerinde gerçekleştirdiği terör saldırılarından sonra bizlerin kimlerle ve ne için mücadele ettiğimiz daha iyi anlaşıldı.”

'AVRUPA İKİ YÜZLÜLÜK YAPIYOR'

Başarılı diplomasi çalışmaları yürütmelerine rağmen bunu yetersiz gördüklerini, bu nedenle daha fazla örgütlenme çabası içinde olduklarını söyleyen Muhammed, Avrupa ülkelerini Türk devletinin Rojava'ya yönelik son  bombalamalarına karşı açıkca tutum almadıkları için de eleştirdi.

Türk devletinin hâlâ Avrupa ülkeleri üzerinde baskı yapma gücü olduğunu söyleyen Muhammed, “Avrupa iki yüzlülük yapıyor. Bir yandan bizi desteklediklerini söylerken aynı zamanda bizim televizyon kanallarımızı kapatmaya çalışıyorlar. Bu, Avrupa'nın savunduğu temel demokratik değerlerine ve ifade özgürlüğüne aykırıdır. Bunu kabul etmemiz mümkün değil” diyerek, Rojava halklarının seslerinin susturulmasına izin vermeyeceklerine vurgu yapıyor.