İsviçre kentlerinde Paris katliamları ve işgal protestoları
İsviçre’nin birçok kentinde Paris katliamları ve işgalci Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik soykırım saldırıları protesto edildi.
İsviçre’nin birçok kentinde Paris katliamları ve işgalci Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik soykırım saldırıları protesto edildi.
Paris Katliamlarının yıl dönümü ve Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılar, İsviçre’nin Zürih, Biel, Luzern, Lozan ve Cenevre kentlerinde protesto edildi.
ZÜRİH
Fransa’nın başkenti Paris’te 9 Ocak 2013’te Türk devleti tarafından katledilen Sakine Cansız, Leyla Şaylemez ve Fidan Doğan, şehadetlerinin 12’nci yılında İsviçre’nin Zürih kentinde Helvetiaplatz meydanında anıldı.
Yoğun yağmur nedeniyle meydanın yanındaki binanın altında yapılan anma saygı duruşuyla başladı. 9 Ocak 2013 ve 23 Aralık 2022’de Paris’te katledilen şehitlerin resimlerinin mumlarla ışıklandırıldığı alanda, ilk olarak Zürih Beritan Kadın Meclisi’nin hazırladığı Almanca basın açıklaması okundu.
Ardından Avrupa Kürt Kadın Hareketi (TJK-E) üyesi Şükran Sincar bir konuşma yaptı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile devlet yetkililerinin görüşmesinden hemen sonra birinci Paris Katliamı’nın gerçekleştirildiğini hatırlatan Şükran Sincar, şöyle devam etti: “Bu saldırı Önderliğimizin kadın paradigmasına dönüktür. Bu, özgürlük mücadelesinin dış ilişkilerine, gençlik hareketine bir saldırıdır. Bu katliam, AKP-MHP iktidarı ortaklığında, Fransa devletinin de yardımıyla yapıldı. Soruyoruz; “Katiller belli, Fransa neden sessiz?” Biz bu tür katliamları çok defa yaşadık. Birinci Paris Katliamı’nın üzeri örtüldü, akabinde ikinci Paris Katliamı yapıldı. Evîn Goyî DAİŞ barbarlığına karşı savaştı, maalesef Paris’te katledildi. Bu katliamların amacı, Kürt halkını, Kürt kadınlarını, Kürt gençlerini korkutup sindirmekti. Onlar ne yaparsa yapsınlar asla boyun eğmeyeceğiz. Katilleri ortaya çıkarılıncaya kadar alanlarda olacağız. Paris’te katliam yapanlar Rojava’da halkımızı bombalıyorlar. Bir tarafta ‘barış’ diyorlar diğer tarafta katliam yapıyorlar. Devlet, özgür Kürtlerle barış yapmak istemiyor, onlar köle Kürt istiyor. Önderliğimizin paradigmasını gerçekleştireceğiz. Son olarak 11 Ocak’ta Paris’te yapılacak olan mitinge bütün halkımızı davet ediyorum” dedi.
Eylem “Sara Rojbîn Ronahî, Jin Jiyan Azadî” sloganıyla sona erdi.
LOZAN
İsviçre'nin Lozan kentinde alanlara çıkan Kürdistanlılar ve dostları, işgalci Türk devletinin Tişrîn konvoyuna yönelik gerçekleştirdiği katliamı kınadı.
Lozan Demokratik Kürt Toplum Merkezi (CDK-Ln) ile Lajîn Kadın Meclisi'nin çağrısıyla merkez tren istasyonu önünde bir araya gelen kitle adına ilk konuşmayı Sosyalist Parti (SP) İsviçre Federal Parlamento Milletvekili Jean Tschopp yaptı.
Kürt halkı ve Suriye Demokratik Güçleri'nin (QSD), Suriye'nin Kuzeydoğusundaki Rojava'da Türk ordusu ve cihatçıların saldırılarına maruz kaldığını söyleyerek çok sayıda özgürlük savaşçısı ve sivilin katledildiğine dikkati çekti.
Suriye'nin, Esad rejiminin devrilmesi ve yönetimin HTŞ İslamcıları tarafından ele geçirilmesinden bu yana oldukça istikrarsız bir dönemden geçtiğini söyleyen Federal Milletvekili Tschopp, uluslararası bir dayanışma hareketinin başlatılmasının şart olduğuna dikkati çekti.
Batılı devletler ve ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken'in bu uluslararası dayanışmanın başlatılması için çaba gösterilmesi yönünde beklentilerinin olduğunu dile getiren Tschopp "Bu sorunun çözümü Suriye Ulusal Ordusu'nun sivil kurbanlara yönelik gerçekleştirdiği ihlallerden endişe duyduğu ABD'yi kapsıyor" dedi
Cihadist çetelerin Kürtlere ve azınlıklara karşı gerçekleştirdiği tüm gerici saldırıların temelinde özgürleşme, eşit haklar ve bunların somutlaştırdığı demokratik değerlerin yok edilmek istendiğine vurgu yapan Tschopp, son olarak "Cenevre Sözleşmesi'nin emanetçi devleti olan İsviçre'nin de sahadaki durumla ilgilenmesini ve diplomatik çözüme bağlı kalmasını bekliyoruz" diyerek konuşmasını tamamladı.
İsviçre Demokratik Kürt Konseyi (CDK-S) Eşbaşkanlık Divanı Üyesi Hatice Kandal da, Tişrîn konvoyuna yönelik saldırıda yaşlı kadın genç demeden sivil katliam yapıldığını söyledi. Hatice Kandal Kürt halkı olarak katliamlara karşı alanlarda olacaklarını söylerek konuşmasını tamamladı.
Eylem, saldırılara karşı CDK-S ve YJK-S'nin hazırladığı Fransızca basın metninin okunmasıyla sonlandırıldı.
LUZERN
Türk devleti ve çeteleri tarafından Rojava'ya yönelik saldırılar Luzern Kürt Halk Meclisi öncülüğünde protesto edildi.
Eylem Kürdistan Özgürlük Şehitleri anısına bir dakikalık saygı duruşu ile başladı. Saygı duruşunun ardından CDK-S Eşbaşkanlık Divanı Üyesi Musa Farısoğulları şunları söyledi: "Kürdistan'a ve Rojava'ya yönelik vahşi saldırılar için bugün burada toplandık. Faşist Türk devletinin katliamları ve soykırımları yüzyıllardır Kürt halkının üzerinde ahlaksızca ve vahşice devam etmektedir. Biz de Kürt halkı olarak Rojava'da 14 yıl önce kahraman Kürt kadınları öncülüğünde bir devrim yarattık. Biz Kürt halkı olarak nerde olursak olalım, faşist Türk devletinin katliamlarına karşı her zaman her yerde alanlarda olacağız. Kürt Halkı olarak ulusal birlikteliğimizi güçlendirerek halkımızın yanında olacağız."
PYD İsviçre adına ise Ahmet Kobanê ise şu konuşmayı yaptı: "Faşist AKP-MHP iktidarının tüm planlarını halkımızın devrimci duruşuyla yok edeceğiz. Faşist Türk devleti tüm Kürdistan ve Kürt halkına karşıdır. Bunun için biz tüm Kürtler her alanda direneceğiz ve topraklarımıza sahip çıkacağız."
Yapılan konuşma ardından eylem Almanca basın metninin okunmasıyla sonlandırıldı.
CENEVRE
Cenevre’deki eyleme İsviçreli siyasi parti ve sivil toplum kuruluşları da destek verdi.
İsviçre Kadın Grevi adına Valentina Valmacco, Ensemble à Gauche (Solda Birlik) Partisi adına Milletvekili Françoise Nyffeler ile Serhildan Ağı adına Anne Cloude birer konuşma yaparak Rojava Devrimi’ni savunacaklarını ve Kürt halkıyla dayanışma içinde olacaklarını vurguladı.
Fransızca basın metninin okunduğu eylem, uzun süre atılan "Jin Jiyan Azadî" sloganlarıyla sonlandırıldı.
BIEL
Paris şehitlerinin anıldığı Biel kentindeki etkinlikte Türk devleti ile ona bağlı çetelerin saldırıları protesto edildi.
Kurumlar adına yapılan açıklamalarda Kuzey ve Doğu Suriye'deki Kürt Özerk Bölgesi'nin şu anda Beşar Esad rejiminin devrilmesinin ardından ortaya çıkan istikrarsızlıktan yararlanan silahlı İslamcı grupların saldırılarına maruz kaldığı ifade edildi. Türk rejiminin bu cihadist silahlı gruplara sağladığı desteğe dikkat çekilen açıklamalarda, Rojava Devriminin kadın devriminin somut bir örneği olduğu belirtilerek saldırılara karşı direniş ve mücadeleyi yükseltme çağrıları yapıldı.
Fransızca ve Almanca basın metinlerinin okunduğu eylem sloganlarla sonlandırıldı.