Arjantin’de Macri hükümetine karşı ilk genel grev

Güney Amerika’nın ikinci büyük ülkesi Arjantin’de sağcı Devlet Başkanı Mauricio Macri’nin ekonomi politikalarına karşı gidilen genel grev, ülke genelinde hayatı felç etti.

10 Aralık 2015’te başkanlığa seçilen Mauricio Macri’nin 16 aylık ekonomi politikalarına karşı ülkenin en büyük işçi sendikası Confederación General del Trabajo (CGT) çağrısıyla yapılan greve birçok sektörden katılım gerçekleşti.

Başta eğitim olmak üzere, kamu kurumları, bankacılık, ulaşım ve hizmet sektörleri başta olmak üzere Arjantinli emekçiler yoğun katılım gösterirken, özellikle başkent Buenos Aires’te hayat durdu.

Üniversiteler ve tüm okulların yanı sıra bankalar, süper marketler ve işyerlerinin kapalı olduğu kentte pek çok devlet dairesi de işlem görmedi. Metro ve şehir içi ulaşımın tamamen durduğu genel greve taksiciler de çalışmayarak destek verdi.

Buenos Aires şehir merkezini ülkenin geri kalanına bağlayan Panamerikana otoyolunu keserek emekçilerin şehir merkezine girişini engellenmek isteyen polis güçleri, yürüyüşe geçen emekçilere basınçlı su, gaz ve coplarla saldırdı. Saldırıda çok sayıda emekçi yaralanırken, polis özel araçlarıyla şehre girmeye çalışanlara da saldırıda bulundu.

YÜZDE 40 ENFLASYONA YÜZDE 20 MAAŞ ZAMMI ÖNERİLDİ

Arjantin’de son olarak yıllık enflasyon yüzde 40 olarak açıklanmıştı. Macri hükümeti ise eğitim emekçilerine yüzde 20 zam önermiş, bunun üzerine eğitim emekçileri direnişe geçmişti. Ülkede özellikle yüzde 500’leri bulan elektrik, gaz, su ve ulaşım fiyatlarındaki artışlar emekçilerin hayatını oldukça zorlaştırmış durumda.

Eğitim emekçileri en az yüzde 35 zam yanı sıra ücretlerin eyaletler düzeyinde belirlenmesi kararını geri almasını talep ediyorlar. Ayrıca bütün maaşların yoksulluk sınırı altında kalmamak üzere düzenlenmesini isteyen eğitim emekçileri, geçtiğimiz Mart ayında uyarı grevleri yapmıştı. Herhangi bir anlaşma sağlanamaması üzerine CGT tarafından 6 Nisan’da genel grev kararı alınmıştı.

5-7 Nisan tarihleri arasında mini Davos toplantısına ev sahipliği yapan Macri, dünkü grevi engellemek ya da katılımı düşürmek üzere yoğun çaba sarf etti. Geçtiğimiz günlerde Buenos Aires eyaletindeki yerel bir mahkeme, grevin yasadışı olduğuna dair bir karar verirken, sendikalar genel grev hakkında yerel mahkemenin karar veremeyeceğini ve anayasal haklarını kullanacaklarını açıklamıştı. Yaşanan polis saldırıları sonrası sendikaların da tavırlarını sertleştirmesi bekleniyor.

Macri hükümeti ise, yüzde 20 zammın yeterli olduğunu, genel grevin işçi hakları ile ilgisiz siyasi bir karar olduğunu ve eski Devlet Başkanı Cristina Fernández de Kirchner’in destekçilerinin hükümete karşı bir komplosu olduğunu iddia ediyor. Geçtiğimiz Cumartesi günü Macri hükümetini desteklemek üzere Buenos Aires’te yapılan mitinge sadece birkaç bin kişi katılmıştı.