Avusturya’da geçtiğimiz günlerde bir mülteci kampında gözaltına alınan iki kişinin Paris katliamıyla bağlantılarının ortaya çıkması gündemi işgal etti. Bu kişilerin haricinde, 13 kasım’daki katliamdan önce iki çete şüphelisinin gözaltına alınmış olması katliamı gerçekleştiren çete grubunun bilinenden çok daha fazla üyesi olduğunu düşündürüyor.

Günlük gazetelerden Kronenzeitung’da yer alan haberde, hafta sonunda Salzburg kentindeki bir mülteci kampında gözaltına alınan kişilerin Paris’te 13 Kasım’da 130 kişiyi katleden DAİŞ çete grubuyla bağlantılı oldukları iddia ediliyor.

Haberi doğrulayan Salzburg Savcılığı Sözcüsü Robert Holzleitner, “geçtiğimiz hafta sonunda Ortadoğu’dan gelen iki kişi, terörist bir örgüte üye olmak şüphesiyle gözaltına alındılar. Soruşturmada, Paris saldırılarıyla bağlantıları inceleniyor” dedi.

Yine İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan bir açıklamada, iki şüphelinin göz hapsinde tutulması için ‘yeterli delil’ bulunduğu belirtilmişti.

SURİYE-TÜRKİYE-YUNANİSTAN ÜZERİ AVUSTURYA’YA GELMİŞLER

Bu kişilerin Avusturya’da mültecilerin geçici olarak tutuldukları bir geçiş kampında bulundukları sırada yakalandıkları bildirilirken, katliamı gerçekleştiren çete üyeleriyle birlikte Suriye’den gelen mültecilerin arasına karışarak ülkeye girmiş olma ihtimali üzerinde duruluyor. Şüphelilerin Yunanistan üzerinden geldikleri düşünüldüğünde, Suriye’den sonra Türkiye’ye geçtikleri ve çıkış yaptıkları da anlaşılıyor.

İki şüphelinin Avusturya ve Fransa gizli servislerine bağlı görevlilerin de bulunduğu bir ortamda sorgulandıkları belirtiliyor.

HEDEF NOEL’DE KANLI EYLEM MİYDİ?

Bu kişilerin yanı sıra geçtiğimiz günlerde de yine Salzburg’daki mülteci transit kampında iki DAİŞ şüphelisi yakalanmıştı. Gözaltına alınan kişilerin çokluğu, Paris katliamını gerçekleştiren çete grubunun tahmin edilenden daha büyük olabileceğini gündeme getirdi.

Avusturya medyası, gözaltına alınan kişilerin Noel Bayramı’nda bir terör saldırısı düzenlemeyi planlamış olduklarını da iddia ediyor.

Paris saldırısının planlayıcılarından olan ve katliam sonrasında kaçmayı başaran Salah Abdeslam’ın 9 Eylül’de Macaristan-Avusturya sınırında iki kişiyle birlikte polis kontrolünden geçtiği ortaya çıkmıştı. Çete elebaşı ile birlikte olan iki kişinin Samir Bouzid ve Soufiane Kayal adına düzenlenmiş sahte Belçika pasaportu taşıdıkları da öğrenilmişti.

Abdeslam’ın en son 14 Kasım’da Brüksel’in Molenbeek semtinde görüldüğü ve Belçika polisinden ‘kıl payı’ kurtulduğu itiraf edilmişti.