Cenevre görüşmelerinde yeni raunt 16 Mayıs'ta

Suriye krizine ilişkin Birleşmiş Milletler çatısı altında organize edilen Cenevre görüşmelerinde yeni raundun 16 Mayıs’ta başlayacağı bildirildi.

BM tarafından yapılan yazılı açıklamada, BM Özel Temsilcisi Staffan de Mistura’nın 16 Mayıs’ta “Suriyeliler arası” görüşmelere davette bulunacağı ifade edildi.

Bu duyuru, Rusya, Türkiye ve İran arasında Kazakistan’ın Astana kentinde Suriye’ye ilişkin yapılan anlaşma ardından geldi.  Astana görüşmelerinde, “çatışmalardan arındırılmış” dört bölge üzerine bir anlaşma imzalandı. Bu anlaşmaya göre, Suriye hükümeti ve silahlı grupların sözkonusu alanlarda silahlı çatışmaları durdurmayı kabul etmesi gerekecek. Pratikte bunun ne kadar hayat bulacağı ve nasıl bir sonuç elde edilmek istendiği henüz netlik kazanmadı.

BM’nin Suriye özel temsilcisi Mistura da Astana görüşmelerine katılmıştı. Mistura Astana’daki güvenli bölge anlaşmasını “iyi yönde atılmış önemli, umut vaat eden ve olumlu bir adım” olarak değerlendirdi.

Pazartesi günü de Mistura’nın bürosu tarafından yapılan açıklamada Astana anlaşmasının tamamen hayata geçirilmesinin umut edildiği belirtilmişti.

Suriye krizine ilişkin şimdiye kadar diplomatik alanda yapılan girişimlerin tümü başarısız oldu.  Cenevre görüşmeleri ve Astana görüşmelerinden somut bir ilerleme sağlanamadı.  Cenevre’de en son Mart ayında yapılan görüşme turunda, sadece tarafların yeniden bir araya gelmesi üzerine ortak bir görüş oluştu.

Tarafların siyasi geçiş süreci, yeni anayasa, seçimlerin örgütlenmesi ve terörizmle mücadele konularını görüşmesi gerekecek. Başar El Esad’ın geleceği üzerine bir görüş birliği henüz oluşmadı.  Görüşmelere Suriye rejim heyeti ile silahlı gruplar katılıyor.

Türkiye, Körfez ülkeleri ve bazı Batılı ülkelerin desteklediği grupların, sahada temsiliyet gücü ve kabiliyeti bulunmuyor.  Tümü, başta Türkiye olmak üzere dış güçlerin çıkarlarını temsilen Cenevre’de bulunuyorlar. Silahlı grupların çoğunluğu özellikle El Nusra ve DAİŞ ile doğrudan veya dolaylı olarak ilişkileri bulunuyor. Kürtler şimdiye kadar Türkiye’nin Kürt düşmanlığı nedeniyle, müzakerelere davet edilmedi.