COP21’de bakanlar arası müzakereler için ilk uzlaşı taslağı hazır

Fransa’nın başkenti Paris’te devam eden İklim Zirvesi COP21’deki müzakerelerde ilk anlaşma taslağı tamamlandı.

Fransa’nın başkenti Paris’te devam eden İklim Zirvesi COP21’deki müzakerelerde ilk anlaşma taslağı tamamlandı. COP21’in başkanlığını yürüten Fransız heyetine teslim edilen taslakta henüz bazı eksik noktaların olmasına rağmen, yarın başlayacak bakanlar arası müzakereler için baz alınacak.

48 sayfalık anlaşma taslağının son 4 yıldaki teknik müzakereler sonucu hazırlandığı ve yarından itibaren 195 ülkenin bakanlarının da katılacağı müzakerelerde gündeme geleceği bildirildi.

Taslağın küresel ısınmayla mücadele için anlaşmanın yanı sıra iki anneksten oluştuğu öğrenildi. Toplamda yüzlerce maddenin yer aldığı taslakta üzerinde uzlaşılamayan yüzü aşkın maddenin de yer aldığı belirtildi.

COP21’deki müzakerelerde en önemli anlaşmazlık noktalarının başında gelişmekte olan ülkelere verilecek mali yardımlar ile küresel ısınmaya dair ‘tarihi sorumluluk’ bulunuyor. Yoksul ülkeler, 2009 yılındaki Kopenhag Zirvesi’nde üzerinde uzlaşılan ve 2020 yılından itibaren verilecek yıllık 100 milyar dolarlık yardım vaadine karşı temkinliler. Bu yardımın hangi alanları içereceği ve içeriğinin şeffaf olmasına dair talep dikkat çekiyor.

1880 yılına oranla şu anda 1 dereceye yakın olan ortalama sıcaklığın oluşmasında en fazla payı olan ülkelerin ‘tarihi sorumluluk’ almaları da isteniyor. Ancak başta ABD olmak üzere birçok gelişmiş ülke, ileride meydana gelebilecek iklimsel felaketler nedeniyle yüz milyarlarca doları bulacak tazminatlardan çekiniyor.

Yine büyük kısmı okyanus ve denizlere kıyısı olan ya da iklimsel felaketlerden etkilenme riski bulunan 110 ülkenin heyetleri, küresel ısınmanın 1880 yılına oranla 2 dereceyle sınırlı tutulması hedefini yeterli bulmuyor. Avustralya öncülüğündeki bu ülkeler, küresel ısınmanın bu yüzyılın sonuna kadar 1,5 derece ile sınırlandırılması hedefinin konulmasından yana.

30 Kasım’da başlayan COP21’deki müzakerelerin en geç Cuma günü bir uzlaşmayla sonuçlanacağına kesin gözüyle bakılıyor. Ancak ülkelerin farklı talepleri nedeniyle anlaşmanın açıklanmasının 12 Aralık Cumartesi gününe sarkması da ihtimaller dahilinde.