Ýngiltere işkence maðdurlarına milyonlar ödedi

Ýngiltere işkence maðdurlarına milyonlar ödedi

Ýngiltere 2003 yılında Irak’ın işgalinin ardından Ýngiliz askerleri tarafından işkence gören yüzlerce Iraklıya bugüne kadar toplam 14 milyon sterlik tazminat ödedi. Ýnsan hakları örgütleri ve sanık avukatları Ýngiliz hükümetinin ödediði tazminatlarla Irak’ta Ýngiliz güçlerinin sistematik işkence uyguladıðını kabul ettiðini ifade ediyor.

Ýngiliz basınında yer alan bilgilere göre Ýngiltere bu sene içinde 162 Iraklıya işkence nedeniyle tazminat ödedi. Bu rakam 2011 yılında sadece 17, bir önceki yıl ise 26’ydı.

Ýngiltere Savunma Bakanlıðı tarafından 205 kişiye yapılan ortalama tazminat ödemesi 70 bin sterlin civarında. Bakanlık tazminat başvurusunda bulunan 196 kişiyle daha anlaşma saðlanmasına çalışıldıðını söyledi. Avukatlara göre ise 2013 yılında 700’den fazla Iraklı işkence nedeniyle Ýngiltere’yi dava etmeye hazırlanıyor.

Ýngiltere’den davacı olanların büyük bir çoðunluðunu erkek siviller oluşturuyor. Şikayet konusu işkenceler arasında dayak, uykusuz bırakma, cinsel aşaðılanma yer alıyor. En çok şikayet edilen birim ise Ýngiliz ordusunun özel istihbarat birimi. Beş sene boyunca Basra’da faaliyet gösteren bu birimin işkenceyi sistematik bir uygulama olarak kullandıðı biliniyordu. Bazı insan hakları örgütleri Jfit birimi olarak adlandırılan bu birliðin üssünü Ýngiltere’nin Ebu Gureyb’i olarak nitelendiriyor.

Londra merkezli Redress adlı sivil toplum örgütünün hukuk danışmanı Lutz Oette yaptıðı açıklamada maðdurların sayısına bakılınca Ýngiltere’nin Irak’ta sistematik işkence uyguladıðının ortaya çıktıðını belirtti.

Sistematik işkence iddiası hakkında da Ýngiltere’de bir kamu davası açılıp açıklamayacaðı konusunda mahkemelik durumda. Önümüzdeki ay içinde Yüksek Mahkeme tarafından görülecek davada Ýngiliz hükümeti iç hukuku ve imza attıðı uluslararası sözleşmelere karşın Irak’ta işkenceyi bir araç olarak kullanıp kullanmadıðı ele alınacak.

Mahkeme daha önceki duruşmada sistematik işkence konusunda bazı vurgular yapmış ancak kararı sonraya bırakmıştı.

Bu vurgular arasında aynı işkence yöntemlerinin tekrar tekrar kullanılması, üstler tarafından sürekli işkence emri verilmesi, askeri doktorları işkenceyi görmezden gelmesi ve ordunun kendi içindeki soruşturmalardan bir sonuç çıkmaması yer alıyor.

Eðer mahkeme bir kamu soruşturmasına izin verirse işkence konusu ordudaki emir komuta zincirinden siyasetçilere kadar uzanacak.