Erol: Başınıza gelecekleri görmek için İmralı’daki tecride bakın!

İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi tarafından düzenlenen bir sempozyumda konuşan avukat Özgür Erol, AKP rejiminin devamı halinde yaşanacakları görmek için İmralı’daki tecride bakmak gerektiğini söyledi.

“Dünden bugüne tecrit siyaseti” başlıklı sempozyumu Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (TÜM BEL-SEN) Genel Merkezi’nde düzenledi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi tarafından organize edilen sempozyumda “Tecrit siyasetine son verilsin”, “Hasta mahpuslar serbest bırakılsın” pankartları asıldı.

Sempozyuma Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi 3’üncü bölge milletvekili adayı avukat Alişan Şahin, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatlar, sendika üyeleri, üniversite öğrencileri katıldı.               

Avukat Kazım Bayraktar, tecridin insanın insan özelliklerini ortadan kaldırmaya yönelik bir saldırı olduğuna dikkat çekerek, tecrit sisteminin tarihini anlattı.

TECRİDİ TÜM TOPLUMA YAYDILAR

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın avukatı Özgür Erol, İmralı tecridine dikkat çekerek, “İmralı’da hiçbir zaman olağan hukuk kurallarını uygulamadılar” dedi.

Tecridin daha sonra tüm topluma yayıldığını söyleyen Erol, “İmralı’da yıllar önce kurulan sistem, şimdi Yüksek Güvenlikli Cezaevlerinde (YGC) aynı şekilde yürütülüyor. Tecrit bütün topluma yayılan bir sistemdir” dedi.

En son 2021’de Abdullah Öcalan ile bir telefon görüşmesi yapıldığını hatırlatan Erol, “Önümüzdeki 3-4 yıl içinde başınıza gelecekleri görmek istiyorsanız İmralı’ya bakmanızı öneririm. Önümüzdeki 3-5 yıl içinde bu rejimin size ne sürprizler yapacağını görmek istiyorsanız İmralı’ya bakın” şeklinde konuştu.

Erol şunları ekledi: “Bütün bunlarla birlikte tecrit dediğimiz şey üzerimize kapanmış demirden bir kafes değildir. Tecrit olağan, sıradan, hareketsiz, bireylere uygulanmaz. Tecridin etrafını çevirmesini, kapatmasını belirleyen direniştir. Direniş ne kadar yüksekse egemenin bunu tecrit etme meyli de artıyor. Bu denli üst üste kural geliştirilmektedir. Esas olan tecrit değil, direnmedir.”

Avukat Rengin Ergül ise ölünceye kadar hapis cezasının 2002 yılında yasaya girdiğini ifade ederken, bu tarihteki yasa değişikliği ile idam cezasının ölünceye kadar hapis cezasına çevrildiğini belirtti.

“Cezaevinden her türlü bir tabut çıkacak” diyen Ergül, tecride ve hak ihlallerine karşı mücadele edilmesi gerektiğini vurguladı. Ergül, “Umutsuz bir noktada değiliz ve bunu değiştirmek elimizde” dedi.