HBDH: Faşizm 1 Mayıs meydanlarında yenilecektir
HBDH Yürütme Komitesi 1 Mayıs Dünya Emekçiler Günü mesajında “AKP-MHP faşizmi ancak ve ancak sokaklarda, barikatlarda, 1 Mayıs meydanlarında yenilecektir” dedi
HBDH Yürütme Komitesi 1 Mayıs Dünya Emekçiler Günü mesajında “AKP-MHP faşizmi ancak ve ancak sokaklarda, barikatlarda, 1 Mayıs meydanlarında yenilecektir” dedi
Yazılı bir açıklamada bulunan HBDH Yürütme Komitesi, “faşizmi yıkma, özgürlüğü kazanma” parolasıyla 1 Mayıs meydanlarını doldurmaya çağırdı.
Halkların Birleşik Devrim Hareketi (HBDH)’nin mesajı şöyle:
“2023 yılının dünyada, Türkiye’de ve Kurdistan’da birçok gelişmelere sahne olduğu bir ortamda 1 Mayıs daha da önemli bir duruma geldi. Tüm işçi ve emekçilerin eşitlik, adalet, özgürlük, sömürüsüz bir dünya için mücadele simgesi olan 1 Mayıs bugün hala güncelliğini koruyor. Amerikan işçi sınıfının vahşi ve sömürücü kapitalizm karşısında emeklerinin hakkını alabilmek, iş saatlerinin azaltılmasını sağlamak amacıyla başlattıkları hareket 1886 yılından bugünlere kadar ulaştı. Dünyanın her yanında binlerce işçi, emekçi ve ezilen nice canlar pahasına kazanılan 1 Mayıs’ı yarattı. Meydanların, sokakların, barikatların, mevzilerin her biri bu anlamlı günde mücadeleyi yükseltme ve zaferi kazanma sözlerini yineliyorlar.
Türkiye işçi sınıfı, yoksulları ve ezilen halkları için de 1 Mayıs, birçok bedel ödenerek kazanılmıştır. 1977 1 Mayıs’ı, Türkiyeli ve Kurdistanlı emekçiler için mücadele tarihinde tazeliğini hala korumaktadır. Beş yüz binden fazla emekçinin Taksim Meydanı’na gittiği ’77 yılında, kontrgerilla tarafından organize edilen bir saldırı neticesinde 34 devrimci-emekçi yaşamını yitirmiş ve hesabı özellikle her 1 Mayıs’ta sorulmuştur. İşçi sınıfının mücadele tarihinde önemli etkiler yaratmış ama 1 Mayısları kazanma kararlılığı asla geriye düşmemiştir. Bütün yasaklara karşın Türkiye işçi sınıfı ve ezilen halkları 1 Mayıs’ın tarihsel anlamına güncelliğini katarak sahip çıkmıştır.
Bugün, AKP-MHP faşizmi eliyle egemenlerin bu saldırıları devam ediyor. Daha fazla kâr hırsıyla nice işçi ve emekçi fabrikalarda, maden ocaklarında, iş yerlerinde ölüme sürükleniyor. Kirasını zar zor denkleştiren milyonlarca emekçi enkazlar altında ölüme terk ediliyor. Açlık, yoksulluk ve sömürü hız kesmeden artıyor. İşçilerin ellerinden çıkan ürünlere emekçi halkımızın erişimi her geçen gün daha da zorlaşıyor. Maden ocaklarında öldürülen işçilerin aileleri sokakta tekmelenirken, patronlar ödüllendiriliyor. İşçinin, aldığı sefalet ücretinden bile daha az değerinin olduğu bu sömürü düzeninde faşist iktidar hiç bir örgütlenmeye izin vermemek için elinden geleni de yapıyor. Modern bir kölelik düzenini güzellemeye çalışan faşist iktidar artık tamamen teşhir olmuş durumda ve faşist iktidarın, onun kadrolarının şatafatlı yaşamları ile halkımızın yaşamı arasında büyük bir uçurum daha gözle görünür haldedir.
Faşist AKP-MHP iktidarı yarattığı ekonomik ve siyasi krizin etkilerini kendisi için sıfıra indirmek amacıyla bütün yükü emekçilerin sırtına atıyor. Savaş, işgaller, “büyüme-ilerleme” ve diğer her türden yalanıyla beraber, emekçi kitlelerin gözünü boyamaya, onları kandırmaya çalışıyor. Sınır dışında işgal saldırıları, Türkiye ve Kurdistan’da hem kitle soykırımı hem de siyasi saldırılar, Kürt halkının savaşarak ve mücadele ederek kazandığı haklarını gasp, Alevilerin inançlarına ve ibadetlerine yönelik yok saymalar ile beraber, her şeylerini seferber ederek yaşanan ekonomik, siyasal ve askeri krizin derecesini saklamaya çalışıyorlar. Gerillanın meşru müdafaa hakkını saklı tutarak aldığı eylemsizlik kararını bir fırsat bilip yaptığı saldırılar faşizmin yenilgisine yenilgiler ekliyor. Miting meydanlarında halka söylediği yalanlar da onları kurtaramayacak. Ve bu, onlar için bir ölüm-kalım savaşıdır. Biliyorlar ki, sokakta bir kere kaybederlerse tamamen kaybedecekler.
2023 1 Mayıs’ı böyle bir ortamda geldi. AKP-MHP faşizminin çürümüşlüğü ve çöküş dönemi neoliberal politikalarının, faşist iktidar uygulamalarının sonu yaklaşıyor. Ancak bu faşist iktidar kendi kendine yıkılmayacaktır. İktidarını sonuna kadar koruyacaktır. Onu yıkacak ve tamamen lağvedecek olan güç, örgütlü ve birleşik mücadele olacaktır. Bu nedenle AKP-MHP faşizmi ancak ve ancak sokaklarda, barikatlarda, 1 Mayıs meydanlarında yenilecektir. Bu 1 Mayıs’ın tarihsel anlamı faşizmi yıkma ve özgürlüğü kazanma savaşında örgütlenmektir. Her 1 Mayıs’ın tarihsel devamlılığına bağlılığı ve Türkiye halklarının faşizme olan öfkesi, bu tarihsel günde birleşme zorunluluğu ile karşı karşıya. Fabrikalarda büyüyen grevler, mahallelerden taşan öfkeler, geleceğe dair duyulan büyük kaygılar faşizme karşı savaşta işçilerin, emekçilerin ve ezilenlerin kararlılığının ne büyük derecede olacağının göstergesidir. 2023 1 Mayıs’ının bu zorunluluğunu barikatlarda, mevzilerde, meydanlarda devrimci kararlılıkla büyütelim, savaşalım, kazanalım!
Faşizmi yıkma, özgürlüğü kazanma parolasıyla 1 Mayıs meydanlarını dolduralım!
AKP-MHP faşizmine karşı 1 Mayıs’ı zafer şiarı edinelim!”