Kassel’de Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a dönük tecride karşı açlık grevi 26. gününde sürüyor.

'BAŞARABİLECEK DURUMDAYIZ; BÜYÜK MİTİNG VE YÜRÜYÜŞLER GEREKİYOR'

Eylemcilerin mesajları şöyle:

Ömer Bağdur:

"Cizira Botanlıyım, 54 yaşındayım. 16 yıldan beri Almanya'da yaşıyorum. Aslında biz Leyla Güven’in ilk takipçilerinden olmak istiyorduk ama maalesef sonda kaldık. 26 gündür bu direnişteyiz ve son derece mutluyuz. Moralimiz de oldukça yüksek.

Bu yapılan etkinlikler ve çalışmalar sürece cevap olabilecek nitelikte değildir. Süreç '90'lı yılların sürecinde ortaya konulan tavrı ve eylemliliği bizden istemektedir. O zamanlar yüz binlerce insan miting ve yürüyüşlere katılıyordu. Halkımızdan beklentimiz o ruha yeniden dönmektir. 

Kuşkusuz etkinlik ve eylemler oluyor ama yeterli değildir. Kürtler binlerce ülkeyi beyinlerinde yaratmış durumdadır, kazanımlar büyüktür. Eksik kalan Önder Apo’nun özgürlüğüdür. Bunu da başarabilecek durumdayız."

'ŞEHİTLER OLMADAN HALKIMIZ EYLEMLERİNİ ARTIRMALI'

Cemal Mehmud:

"Adım Cemal Heci Mehmud. Rojava Kobanêliyim. Ben de Leyla Güven yoldaşımızla bu eyleme başlayamadığım için üzgünüm, bu bizim eksikliğimiz oldu. 

Kassel’deki ilk meclis toplantımızda 4 arkadaş on gün için katılmaya karar verdik. 7. günden sonra Nasır Yağız, Strasbourg’un ve diğer arkadaşların da katılımıyla bizim de vicdanımız eylemi bitirmeye el vermedi. Daha sonra Ömer arkadaşla bu eylemi süresiz ve dönüşümsüze çevirmeye karar verdik.

Bu gün 26. günündeyiz. Moralimiz ve inancımız yüksek, güçlüyüz. Kassel’deki halkımız da bize destek veriyor, güç veriyor. Halkımıza çağrımız; arkadaşlarımız şehit düşmeden eylemlerini daha da arttırmalarıdır. 

Bu onurlu bir mücadeledir ki dinde de kendi onuru ve toprağı için mücadele ederek canını veren insanlar için kutsal bir kavram olan şehitlik kavramı belirtilmektedir. Halkın için, toprağın için, önderin için canınını veriyorsan şehitsin. Tüm onurlu Kürtlere selamlarımızı yolluyoruz. Herkes elinden geleni yapmalı ve bu mücadeleye destek olmalıdır."