HDP Dış İlişkilerden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Feleknas Uca, Türkiye ve Kürdistan'da yaşanan gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. HDP olarak 23 Şubat'ta Ankara'da binlerce kişinin katılımı ile 4. Olağan Kongrelerini yaptıklarını söyleyen Uca, şunları ifade etti:
"HDP sadece Kürdistan ve Türkiye halkı için değil, Avrupa halkları için de bir umuttur. Bundan dolayı hem toplumsal, hem de uluslararası alanda HDP'yi  büyük bir sahiplenme var.
Kayyum gaspları, tutuklamalar, gazetecilere yapılan baskılar, kadınlara ve gençlere yönelik saldırılar artarak devam ediyor. Bütün bu baskı ve saldırılara rağmen kongrede gördük ki HDP'ye sahip çıkmak sadece HDP'nin fikirlerine sahip çıkmak değildir. Bu aynı zamanda Sayın Öcalan'ın özgür bir gelecek için yarattığı projeye sahip çıkmaktır."

'SALDIRILARA KARŞI ULUSAL BİR TUTUM SERGİLENMELİ'

HDP olarak örgütlenme, ittifak kurma ve ulusal birliği sağlamaya yönelik çalışmalar yürüttüklerini söyleyen Uca, şöyle devam etti:
"HDP bildirisinde de ittifak kurmaya ilişkin bir çağrı vardı. Bu ittifak sadece partiler için değil, bu topraklarda yaşayan tüm halklar içindir. İttifak çağrımızın yerine ulaştığını düşünüyoruz. Çünkü bugün aydınlar, yazarlar, akademisyenler; herkes kendini HDP'nin etrafında görüyor. Bu ittifak demokratik bir Türkiye'nin inşası için yapılıyor.
Kürt halkının kazanımları sadece Bakur'da değil, Rojava'da ve Şengal'de de var. Rojava devrimi dünyaya umut oldu. Tüm dünyanın başına bela olan DAİŞ çeteleri Rojava'da yenilgiye uğradı. Rojava ve Bakur'daki saldırılar yine Başur'un işgal edilmesi Türk devletinin Kürt halkının kazanımlarını hedeflediğini ortaya koyuyor. Bu saldırılara karşı ulusal bir tutum sergilenmeli. Kürt halkının birliği bu saldırların önünü alabilmelidir."

'TÜRKİYE BÖLGEDE İZOLE OLUYOR'

Ortadoğu'da yaşanan gelişmelere de değinen Uca, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:
"Ortadoğu'nun ve Rojava'nın işgal edilmesi, İdlib meselesi, Libya için çıkarılan tezkere, yine tüm dünyayı saran koronavirüsü olayları yaşanırken, Türkiye'nin gündemi bambaşka. Bütün komşuları ile düşman olmuş durumda. Türkiye ile ittifak kuracak bir komşu ülke kalmamış. Türkiye işgal ve Kürt halkına karşı yürüttüğü düşman politikasından kaynaklı kendini bölgede izole etmiş durumda.

'ÇÖZÜMÜN ADRESİ İMRALI'

Ortadoğu'nun sınırları yeniden çiziliyor. Bu dönemde Kürtleri zayıflatmak istiyorlar. Ama Şengal, Kobanê, Rojava ve Bakur halkımızın direnişinde de gördük ki Kürtleri yok etme siyaseti boşa çıkarılacaktır. İşgale ve halklara yönelik düşmanlığa karşı demokratik bir çözüm geliştirilmeli. Bu çözümün adresi de İmralı'dadır. Son görüşmede Sayın Öcalan, 'Biz yine aynı yerde duruyoruz. Eğer devlet isterse bu sorunu 1 haftada çözeriz' dedi. Doğru, çünkü çözümün anahtarı Sayın Öcalan'dadır. Bu sorun işgalle, kayyumlarla, tutuklamalarla çözülmez. 2012, 2013 ve 2014 Newroz'larında verilen mesajlar üzerinden siyaset yapılmalıdır."

'TÜRKİYE YOK OLMA YOLUNDA!'

Eş Genel Başkan Yardımcısı Feleknas Uca, değerlendirmelerini şöyle sonlandırdı:
"Türkiye şu an yürüttüğü siyaset ile yok olma yolunda ilerliyor. Özgürlük, hukuk, adalet kalmamış, ekonomi çökmüş durumda. Toplumun birçok kesimine yönelik saldırılar devam ediyor. Tek bir alan kalıyor, o da direniştir. Bu direniş alanını da ittifakla güçlendirmeliyiz. Ancak bu şekilde AKP-MHP'nin faşist zihniyetini durdurabiliriz. Geçmişte de söylediğimiz gibi biz varız ve var olmaya devam edeceğiz. Birliğimizi ve örgütlülüğümüzü güçlendirerek özgürlüğe doğru yol alacağız. Türkiye çok karanlık günlerden geçiyor. Çünkü yürüttüğü siyasetle kendisine dost değil, düşman yarattı. Avrupa Birliği'nden, Avrupa Konseyi'nden, komşu devletlerden koptu. Yanlış bir siyaset yürüttü. Bu siyasetten dönmeleri için de yeni bir strateji uygulamaları lazım. Bu strateji de Kürtlerle düşmanlık üzerinden değil, kardeşlik temelinde olmalıdır."