Kadın mücadelesi aktivisti, Avukat Ayşe Çelik, son zamanlarda artan kadın cinayetlerine ilişkin ANF'ye konuştu.

'ŞİDDETİ İÇSELLEŞTİRDİLER'

Çelik, son yıllarda yaşanan kadına yönelik şiddetin, aslında bir cins kırım olduğunu; bunun neden ve sonuçlarının değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Çelik, "30-40 yaşlarındaki genç adamlar çatışmaların yoğun olduğu bir ülkede doğup büyüdüler ve büyük çoğunluğu, çatışma bölgelerinde askerlik yaptılar. Bu şiddetin bir noktadan belli bir noktaya taşınması demektir. En son Kırıkkale’de bir kadın boğazından bıçaklanıyor ve insanlar bunu videoya kaydediyor. Şiddeti sadece katliamı yapan adam değil, çevredeki insanlar da içselleştirmiştir. Şiddet artık toplum tarafından kabul görmüş, toplumun herhangi bir öğesi haline gelmiştir" dedi.

'ÇİFTE STANDART VAR'

Amed, Van ve Mardin’deki gasbı protesto eden kadınların, bir haftadır sokakta şiddete maruz kaldığına değinen Çelik, kadına yönelik şiddette çifte standart olamayacağını kaydetti. Çelik, "Kadına yönelik şiddetle mücadelenin temel taşı; Kürt, Türk, Laz, Çerkes fark etmez, tüm kadınların sorunu hepimizin sorunudur. Ama ben bu ilkenin uygulanmadığını düşünüyorum" dedi. 20 Ağustos’ta ayrıldığı eşi tarafından Ağrı’da sokak ortasında katledilen Emine Nuyan’ın gündem olmamasına karşı tepkisini, "İstanbul Sözleşmesi bazı illerde uygulansın, bazı illerde uygulanmasın mı? Neye göre uygulansın? Görünen şey, 'evet, İstanbul’da istiyoruz ama Doğu'da olsa da olur olmasa da olur.' Bu şiddeti körükleyen bir bakış açısıdır” şeklinde konuştu.

'İDAM KADIN KATİLİNE DEĞİL, DÜŞÜNCE SUÇLUSUNA UYGULANIR!'

Avukat Çelik, şöyle devam etti:
"Bianet’in kadın çetelesinde, son 3 yılın Temmuz ayına kadar 932 kadının öldürüldüğü yayımlandı. Çok ağır, çok yoğun bir tablo, inanılmaz yüksek bir rakamdır bu. Hukuk kurallarıyla, cezalarla, ceza yöntemleriyle toplum terbiye edilemez. 1 haftalık eylem trafiğinin sonucunda İyi Parti başkanı idam cezası getirilsin talebinde bulundu. İdam cezasının uygulandığı ve bitirildiği tarihe kadar kadın cinayetinden dolayı idam edilmiş bir mahkûm yok. Düşüncelerinden dolayı idam edilmiş birçok kişi var. Bunu sadece hukuk kurallarıyla değiştirilebilecek bir sebep-sonuç ilişkisine götürmek yanlıştır. Toplumsal etik, ahlak ve din manipüle edildikçe bu şiddet sarmalından çıkmamız mümkün değildir.”

Bu toplumda yaşayan tüm kadın ve erkeklerin kendileriyle yüzleşmesi gerektiğini dile getiren Avukat Ayşe Çelik, "Polisiye yöntemler, hukuk kuralları bir noktaya kadardır. Öfke kontrolü olmadığı sürece bizim bunu engellememizin hiçbir imkanı yoktur” diye ekledi.