AKP, “Bakur”a düşmanlığını İsveç’de de sürdürüyor

HPG’li gerillaların kamplardaki yaşamlarını anlatan “Bakur” belgeselinin 34. İstanbul Film Festivali’nde gösterimini engelleyen AKP Hükümeti, şimdi de filmin 26. Stockholm Film Festivali’nde gösterimini engellemeye çalışıyor.

HPG’li gerillaların kamplardaki yaşamlarını anlatan “Bakur” belgeselinin 34. İstanbul Film Festivali’nde gösterimini engelleyen AKP Hükümeti, şimdi de filmin 26. Stockholm Film Festivali’nde gösterimini engellemeye çalışıyor.

Ertuğrul Mavioğlu ile Yönetmen Çayan Demirel’in yönettiği, Ayşe Çetinbaş’ın yapımcılığını üstlediği Bakur (Kuzey) belgeseli, Stockholm Film Festivali kapsamında 11 Kasım’da Skandia, 14 Kasım’da Zita ve 16 Kasım’da da Grand sinemalarında gösterilecek. 

Filmin gösterimi dolayısıyla festivale katılacak olan Mavioğlu, 14 Kasım’da filmin gösteriminden sonra ifade özgürlüğü ve sansürü konu alan bir seminere konuşmacı olarak katılacak.

ÜLKELERİNDE YASAKLANAN DÖRT FİLM

İfade özgürlüğünü profillerinden biri haline getiren Stockholm Film Festivali’nde “Bakur”un yanı sıra ülkelerinde sansürlenen ve gösterimi yasaklanan üç film daha bulunuyor.

İranlı Yönetmen Jafar Panahis’e “Altın Ayı Ödülü”nü kazandıran “Taxi Teharan”, ”, Faslı Yönetmen Nabil Ayouch’un “Much loved” , Çinli Yönetmen  Zhao Liang’ın çevre skandalını anlatan “Behemoth” belgeselleri de Stockolm Film Festivali kapsamında değişik sinamalarda sinema severlerle buluşacak.

Stockholm Film Festivali Şefi Git Scheynius, programın medyaya tanıtıldığı basın toplantısında kendi ülkelerinde yasaklanan 4 filmin Stockholm Film Festivali’nde gösterilecek olmasının bu ülkelerin tamamında rahatsızlık yarattığını belirtti ve bu ülkelerin büyükelçilikleriyle diyalogların sürdürüldüğünü söyledi.

Konu hakkında görüşlerine başvurduğumuz festivalin program ve basın sorumluları, Bakur’un festivalde gösterileceğinin duyulmasından hemen sonra Türkiye Büyükelçiliği’nin festival yöneticilerini aradığını söylüyorlar.  Ancak konuşmanın içeriği hakkında açıklama yapmaktan kaçınıyor ve Türkiye Büyükelçliğiyle diyalogların sürdüğünü söylemekle yetiniyorlar.

Faruk Hacıhafızoğlu’nun yönetmenliğini yaptığı “Kar Korsanları” “Bronz At  Gençlik Ödülü”nü almak için yarışırken, Reha Erdem’in Jin filmi festivalde gösterilecek filmler arasında yer alıyor.

FESTİVALİN ODAĞINDA ‘GÖÇ’ VAR

Avrupa’ya yönelik göç dalgası bu yılki festivalin teması olarak belirlendi. 26. Stockholm Film Festivali, açılışını 10 Kasım günü yönetmenliğini Jonas Carpignanos’un yaptığı Burkona Faso’dan İtalya’ya göçü konu alan “Mediterranea” filminin gösterimiyle yapacak.

Göçü ele alan bir diğer film de Ispanyol yönetmenler Pablo Iraburu ve Migueltxo Molina’nın Walls belgeseli. Yönetmenler, Avrupa ülkelerinin sığınmacıları engellemek için inşa ettikleri duvarları ve dikenli telleri sorguluyor, Berlin Duvarı ile Avrupa sınırlarında inşa edilen yeni duvarlar arasındaki benzerlikleri ele alıyorlar.

Jakob Brossman’ın “Lampedusa in Winter” filmi ölümü göze alarak Akdeniz’i aşan sığınmacıların İtalya’da toplama kamplarına benzer kamplardaki sefalet içindeki yaşamlarını konu alıyor.

KADIN YÖNETMENLERİN FİLMLERİ AĞIRLIKTA

Stockholm Film Festivali tarihinde bu yıl ilk kez kadın yönetmenlerin filmleri ağırlıkta olduğu gibi festivalin en büyük ödülü olan “Bronz At’a 11 kadın, 10 erkek yönetmen aday gösterildi. Kadın yönetmenlerden Marielle Heller, Leyla Bouzid ve Alice Winocour “Bronz At Ödülü”nün favorileri olarak görülüyor.

10 Kasım’da başlayıp 22 Kasım’a kadar devam edecek festivalde 70 ülkeden 190 film gösterilecek ve bu yıl ilk kez belgesel film dalında en iyi seçilecek filme ödül verilecek. Ödülün favorisinin Newyork’ta babaları tarafından bir eve hapsedilen  6 kardeşin yaşamını konu alan “The Wolf Pack”ın yönetmeni Crystal Moselles Sundancevinnare olduğu yorumları yapılıyor. 

...