Hrant Dink Vakfı, Galata Fotoğrafhanesi, Free Press Unlimited ve Gümrü Gençlik Girişim Merkezi’nin ortak girişimiyle hazırlanan 'Beklemekten Öte… Türkiye-Ermenistan Sınırından Hikâyeler' başlıklı multimedya sergisi, Avrupa Parlamentosu Dış İlişkiler Komisyonu, AB-Türkiye Karma Parlamento Komisyonu ve AB-Ermenistan, Azerbaycan, Gürcistan Parlamentolar Arası İşbirliği Komisyonu’nun ortak daveti ile Brüksel’de Avrupa Parlamentosu’nda sergilendi.

Serginin açılış konuşmasını AB-Türkiye Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Helene Flautre ve katledilen gazeteci Hrant Dink'in Eşi Rakel Dink yaptı.

Rakel Dink, dün yeniden görülmeye başlanan mahkemeye aile olarak neden katılmadıklarını anlattı. “Hrant Dink devletin yapmış olduğu bir komployla öldürüldü, biz bir şans verdik adalet komisyonunda, belki zihniyet değişmiştir diye ama maalesef altı yıl sonra tekrar aynı yerdeyiz. Adaletli bir karar çıkmayacağına kanaat getirdik ve mahkemeye katılmamaya karar verdik” dedi.

Hrant Dink Vakfı’nı açarak Hrant’ın açtığı yoldan devam etmeye çalıştıklarını belirten Rakel Dink, “Türkiye'de ifade özgürlüğünü fikir özgürlüğünü arıyoruz, kendini ifade edebilme cesaretini artırmaya çalışıyoruz. Türkiye insanında etkili oluyoruz inanıyorum, ama bu daha devletin kurumlarına yansımadı” diye konuştu.

Dink sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye'de hangi taşı kaldırsan altında acı çıkıyor. Hrant Dink davası bitmedi çünkü acılarla yüzleşmek cesareti yok hala bu devletin. Çünkü Hrant Dink davası çözülmeye kararlılık gösterse bu devlet gerçekten kendini aşmış olacak ve daha gerçekçi bir temele oturmuş olacak. Yalan nereye kadar götürür insanı?”

Aleksey Manukyan, Anıl Çizmecioğlu, Anush Babajanyan, Arif Yaman, Armenuhi Vardanyan, Deniz Pekkıyıcı, Eren Aytuğ, Marianna Vardanyan, Sofia Danielyan ve Volkan Doğar’ın ortak çalışmasıyla ortaya çıkan beş multimedya belgesel, 16-20 Eylül 2013 tarihleri arasında Brüksel’de Avrupa Parlamentosu’nda izleyiciyle buluşacak.

‘BEKLEMEKTEN ÖTE’ YILLARDIR SÜREN BEKLEYİŞİ ANLATIYOR

1993’te kapatılan Türkiye-Ermenistan sınırı; insanları, köyleri, rayları, çocuk seslerini ve anıları birbirinden ayırmaya devam ediyor.

'Beklemekten Öte', sınır kentleri Kars ve Gümrü’de yaşayan insanların gündelik hayatlarını, bekleyişlerini ve yıllardır devam eden diyalogsuzluk ortamını anlatıyor.

‘SINIRIN’ AYIRDIĞI İNSANLARIN HİKAYELERİ

Yıllardır hiç gelmeyen bir treni bekleyen istasyon görevlileri; yıllarca Türkiye’den bir misafirin kapısını çalıp kendisini ziyaret etmesini bekleyen Kima’nın Erzurum'dan başlayıp Gümrü'nün gündelik hayatına uzanan kişisel hikâyesi; yaptıkları müzikle sınırın sessizliğini bozan Bayandur’un çocukları; Kars’ta kentsel dönüşümle gelecek yıkımı bekleyen mahalle sakinleri ile dedesinin köyünden izler ararken yolu kesişen Sofia; geçmiş travmalarıyla yüzleşirken seslerini birbirine duyurmayı bekleyen bir Kürt ve Ermeni’nin hikâyelerini anlatan bu beş belgeselle 'beklemekten öte', dinlemeye konuşmaya ve eyleme davet ediyor.

Brüksel’de, Free Press Unlimited’ın desteği ile izleyiciyle buluşacak olan beş multimedya belgesel, Hollanda Başkonsolosluğu ve İngiltere Büyükelçiliği desteği ile gerçekleşen 'Diyalog için Multimedya' projesi kapsamında üretildi. Proje, Türkiye ve Ermenistan’dan genç fotoğrafçıların ortak üretimlerine olanak sağlamayı, yeni anlatım yöntemleriyle seslerini güçlendirmeyi ve iki ülke arasındaki diyalog sürecine katkıda bulunmayı hedefliyor.