İşgalcilere tarihi yanıtı Şengal’in özgürlüğü ile vereceğiz

YBŞ savaşçıları Türk devletinin saldırılarına tepki göstererek Şengal’de hiçbir işgal girişimine izin vermeceklerini söyledi.

Xanesor’u işgal girişimleri ardından hava saldırılarıyla devam eden Şengal’e dönük saldırılara karşı toplumum birçok kesiminden tepkiler yükselirken YŞB savaşçıları Şengal’de gerçekleştirilmek istenen herhangi bir işgal girişimine izin vermeyeceklerini belirterek gençlere direniş saflarındaki yerlerini almaları çağrısında bulundu.

Gelişen saldırılara karşı en doğru yanıtın YBŞ ve Şengal direnişini büyütme şeklinde verilebileceğini ifade eden YBŞ savaşçıları, saldırı nereden gelirse gelsin son fertlerine ve son damla kanlarına dek savaşacaklarını ifade etti.

GELECEĞİMİZ İLE OYNANMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ

Türk işgalciliği ve yerel işbirlikçilik ortaklığında son süreçte geliştirilmek istenen yeni saldırı konseptinin Xanesor’u işgal planıyla devreye konduğunu belirten YBŞ savaşçılarından Kendal Çiya “halkımız ile birlikte ortaya koyduğumuz sert direnişimiz karşısında sonuç alamayan işgalci odaklar , hava saldırılarına başvurmak zorunda kaldılar” dedi. Çiya konuşmasına devamla şunları aktardı “Bilindiği üzere Şengal’e dönük işgalci Türk devletinin saldırıları hem yerel işbirlikçilerinin eliyle hem hava saldırıları biçiminde yoğunluk kazandı son süreçte. Aslında Xanesor saldırılarıyla başladı süreç. Saldırılarda kolayca, hiçbir direnişle karşılaşmadan Xanesor’u düşürebileceklerini sandılar. Şengal halkının gelecek hayalleriyle, kendi kendini yönetme istemiyle, üç yıllık direnişleri ve kazanımlarıyla oynamak istediler. Ancak hem halkımızın hem Şengal direnişçilerinin çok sert cevabı ile yüz yüze kaldılar ve orada kazanacak güçten ve meşruiyetten yoksun olduklarını gördüler. Xanesor’da yenilgiyle karşılaşıp sonuç alamayınca yine yerel işbirlikçileriyle giriştikleri ortak planlama temelinde bu sefer hava saldırıları yoluyla sonuç almak istediler. Aslında YBŞ’nin kuruluşundan bu yana KDP’nin başını çektiği kirli planlar ve özel savaş araçlarıyla mücadele tasfiye edilmek isteniyordu. Yalanlarla, halkta korku ve tedirginlik yaratarak , ambargo ile ajan faaliyetlerle halkı mücadeleden ve YBŞ’den koparmak özgür Êzidîliğin tasfiyesini sağlamak istiyorlardı. Bunu başaramadılar. Halk desteğinin ve YBŞ’nin büyümesinin önünü alamayınca askeri saldırılar ve işgal girişimleri planlandı. Türk devleti zaten açıkça ‘KDP sonuç alamazsa biz devreye gireceğiz’ derken hem kendi niyetlerini hem KDP’nin misyonunu açığa sermiş oluyordu.”

3 AĞUSTOS’TA NASIL DİRENDİYSEK AYNI RUHLA İŞGALE KARŞI DİRENMELİYİZ

Gelişen saldırıları boşa çıkardıklarını kaydeden Çiya, bu durumun halk ve savaşçılarda büyük bir moral ve özgüven yol açtığını belirttiği konuşmasını şöyle sürdürdü: “geliştirilen hava saldırılarında herhangi bir kaybın yaşanmaması, saldırıların boşa çıkarılması halkımızda ve arkadaşlarımızda daha fazla bir morale ve özgüvene yol açmıştır. Ancak yeni saldırılar, yeni kirli ittifak ve girişimlere halk ve savaşçılar olarak hazır olmalıyız. Ki tarihi bir cevabın karşılığı olalım, elimize geçen tarihi fırsatı özgürlük ve toplumsal zafer yönünde değerlendirelim.

Bu temelde tüm halkımız hiçbir saldırıdan ve ihanet girişimlerinden korkmadan saldırıları püskürtecek güçte olduğumuzu görmeli, direnişe ve kutsal Şengal dağına sahip çıkmalıdır. 3 Ağustos’ta tüm yetersizliklerimize karşın nasıl direndik ve teslim olmadıysak, ferman girişimlerini sonuçlandırmayı hedefleyen yeni saldırılara karşı da aynı ruh ve inançla direnmeliyiz. Ve hiç kimse maddi bazı hesapları gözetmeden , düşmanlarının oyunlarına gelmeden, Türk ve KDP özel savaşına karşı uyanık olarak mücadeleyi büyütmeliler. Başta gençler olmak üzere tüm halkımız YBŞ’ye sahip çıkmalı , YBŞ saflarına katılımı büyüterek sürdürmeliler.”

ŞEHİTLERİMİZİN TALİMATINI YERİNE GETİRELİM YBŞ’Yİ BÜYÜTELİM

Karaçok ve Şengal’de geliştirilen saldırılara karşı öfke ve tepkilerini ifade eden YBŞ savaşçılarından Agit Botan, saldırıların halkın iradesini kırarak teslim almayı amaçladığını ifade etti. “Öncelikle Şengal ve Karaçok’ta geliştirilen saldırıları öfke ile kınıyoruz. Saldırılarla halkımızın iradesini kırmak, eskisi gibi teslim almak istiyorlar. Bu saldırılara en doğru yanıt YBŞ ve YJŞ’ye katılarak, saldırılar karşısında direnişimizi büyüterek verilebilir. Bu temelde şehitlerimizin çizgisinde özgür Şengal’e yürüyebiliriz. Mücadelemizi, savaşımızı büyütmek dışında bir kurtuluş yolu yok. Şengal'i de Kürdistan’ı da kurtaracak olan bu mücadele hattıdır. Bu temelde tüm saldırılara karşılık verecek güçteyiz, sonuna kadar saldırılar karşısında direnme, savaşma kararlılığındayız. Tüm varlığımızla kendimizi halkımız için feda edeceğiz, fakat yeni bir fermana ve işgale izin vermeyeceğiz. Tüm Êzidî gençleri de savaş ve öncülük misyonlarının farkında olarak YBŞ’ye daha güçlü katılım sağlamalılar. Tarih ve şehitlerimiz bize bunu emrediyor.”

‘TÜM VARLIĞIMIZ İLE DİRENECEĞİZ’

Halkımızın güç haline gelmemesi, kendi kendini yönetmemesi için Êzidî düşmanlarının her yönteme baş vurduğunun altını çizen YBŞ savaşçısı Ezdin Şoreş , saldırılar nereden gelirse gelsin sonuna dek savaşacaklarını ifade etti. Şoreş konuşmasında şunları belirtti “3 Mart’ta halkımıza dönük ciddi saldırılar gerçekleştirilmişti. YBŞ-YJŞ savaşçıları olarak sert karşılık vermiştik bu saldırılara. İstenen sonucu alamadıklarını gördüklerinde, Türkler hava saldırılarıyla saldırılarının konseptini genişlettiler. YBŞ noktalarını savaş uçaklarıyla vurdular. Ancak yine boşa çıktılar, istediklerini elde edemediler. Bundan sonrada nereden saldırı gelirse gelsin direneceğiz, topraklarımızda herhangi bir işgal hareketine izin vermeyeceğiz.

Halkımızın kendini örgütlememesi, kendi kendini yönetmemesi, YBŞ-YJŞ’nin büyümemesi için ellerinden ne geliyorsa yapıyorlar. Halkımızın düşmanları, kan emiciler halkımızın ve mücadelemizin tasfiyesi için her yönteme baş vuruyorlar. Buna karşın bizlerde tüm varlığımız, tüm gücümüzle halkımız ve topraklarımız için işgale karşı direneceğiz. Kendi örgütlülüğümüzü ve gücümüzü daha da büyüteceğiz. Halkımızın iddia ve kararlılığı da aynı yönde, sonuna dek direneceklerini topraklarını terk etmeyeceklerini belirtiyorlar. Bizler de YBŞ savaşçıları olarak, bu halkın çocukları olarak nerede olursa olsun halkımızın saldırılar karşısında topraklarına, kutsal Şengal’e sahip çıkmaları ve mücadelelerine olan desteği daha fazla büyütmelerini istiyoruz. Gençlerimize de bu tarihi süreçte daha fazla YBŞ saflarına katılarak işgalci saldırılara, hainlere en doğru yanıtı vermeleri çağrısında bulunuyoruz. Halkımız bu kirli planlar karşısında herhangi bir korku ve tedirginliğe kapılmamalı, bizler bedenimizdeki son damla kana dek savaşarak topraklarımızı işgalcilere teslim etmeyeceğiz.”