Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve  Ankara Temsilci Erdem Gül’ün  "MİT tırları" haberlerine ilişkin  yargılandığı davanın ikinci duruşması Çağlayan Adliyesi'ndeki 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.  HDP ve CHP milletvekilleri duruşma salonuna alınmazken, Dündar ve Gül’ü 500’ün üzerinde avukat savundu. Dündar ve Gül, duruşma öncesi adliye önünde açıklama yaptı.

'OTURMA DÜZENİNDE YANLIŞLIK VAR!'

Dündar, birinci duruşmada alınan gizlilik kararı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ve MİT’in taraf olarak davaya  müdahil olması  kararlarını eleştirerek  sözlerine başladı.  Mahkeme heyetinin  oturma düzeninde yanlışlık yaptığını vurgulayan Dündar,  “Aslında burada sorgulayan tarafta olmalıydı, onlar ise suçlanan tarafta olmalıydı. Burada yargılanması gereken biz değiliz. Çünkü davanın özünde bir uluslararası suç yargılanıyor. O nedenle ben bu oturma düzeninin yakında bozulacağını ve gerçek olması gereken halini alacağını düşünüyorum” dedi. Çağlayan'da  bugün gazeteciliğin, haber alma hakkının yargılanmak istendiğini, karşı tarafta ise halktan gizlenen bir suç olduğunu hatırlatan Dündar, davanın artık  gazetecilik davası olmanın ötesine taştığını, duruşmaya katıldıkları gerekçesiyle hedef haline gelen  diplomatların ve vekillerin de  taraf olduğunu belirti.  

'TIRLARDAKİ MÜHİMMATLAR ULUSLARARASI ÖYKÜ HALİNE GELDİ'

Mahkeme heyeti tarafından hızla verilen gizlilik kararına da değinen Dündar, söz konusu kararın haberi ve ortaya çıkan skandalı dünyanın gözünden saklamaya dönük olduğunu söyledi.  Adana’da tırlardan çıkan mühimmatlar gizlenmeye çalıştıkça,  uluslararası bir öykü haline geldiğini vurgulayan Dündar, “Ters tepti, artık tüm dünyanın bildiği ve Amerika ‘da Cumhurbaşkanı'na sorulan bir olay haline geldi. Dolayısıyla ne kadar kapatmaya çalışırlarsa o kadar aleniyet kazanıyor” diye konuştu. Erdoğan’ın  AYM kararını tanımadığını ve bu karara uymayacağını söylemesine de değinen Dündar, "Biz ona uymayacağız, anayasayı tanıyoruz ve mümkün olduğunca saygılı olmaya çalışacağız ve bu Anayasa Mahkemesi kararını ve bu yasalar bize beraat da  getirecek. Sonuna kadar bu davada savunma hakkımızı kullanacağız ve nasıl ki tarihte hep kazandık, yine kazanacağız” dedi. 

Erdem Gül ise bugün burada ne karar verilirse verilsin sonuçta bu davada gazeteciliğin  yargılandığının altını çizdi. Gazeteciliğin suç olmadığını vurgulayan Gül, bu yargılamayı reddettiklerini ve bu davanın bugün düşmesi gerektiğini kaydetti. 

BEŞTAŞ: ŞİKAYETE HAZIRLANIYORUZ

Milletvekillerinin duruşma salonuna sokulmaması yönündeki kararı değerlendiren HDP Milletvekili Meral Danış Beştaş, duruşmanın vekillere kapatılıp, Cumhurbaşkanı ve MİT’te açılmasının hiçbir dayanağı olmadığını söyledi. Beştaş, mahkeme ve savcıyı Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na (HSYK)  şikayet etmeye hazırlandıklarını aktardı.
CHP Milletvekili Sezgin  Tanrıkulu ise,  hükümetin işlediği savaş suçundan bağımsız olarak  gazeteciliğe , haber alma hakkına  ve ifade özgürlüğüne sahip çıkmaya devam edeceklerini vurguladı. 

AV. ATALAY: FİGÜRAN OLMAYACAĞIZ!

Avukatların davaya  katılımı hakkında basına bilgi veren Can Dündar ve Erdem Gül’ün avukatlarından Akın  Atalay, Dündar ve Gül’ün müdafiliğini üstlenmek için şimdiye kadar 500’ün üzerinde  avukatın müracaat  ettiğini ve bugün bu avukatların tümünün duruşma salonunda yerlerini aldıklarını  belirtti. 

Av. Atalay, "Hukuka aykırı kararlara uymamızı kimse bizden beklemesin. Bir tiyatro oyununda rol alan figürler olmayacağız” diye konuştu.