Güney Kürdistan'daki siyasi partilerin yetkilileri, HDP eş genel başkanları ve vekillerinin tutuklanmasını ANF’ye değerlendirdi...

PİRE: TÜRKİYE'NİN GÜVENLİĞİ TEHLİKEYE GİRER!

YNK Politbüro Üyesi Sadi Ehmed Pire, "Türk devleti HDP seçilmişlerini, parlamenterlerini ve eş başkanlarını tutuklayarak Türkiye’nin güvenliğini sağlayamaz. Aksine bunların tutuklanmasıyla Türkiye’nin güvenliği tehlikeye girer" uyarısında bulundu.
Pire, şöyle konuştu: "Sorunlar üzerinde konuşmanın, görüş belirtmenin, eleştiri yapmanın yasaklandığı bir Türkiye’de yaşam diye bir şey kalmaz. Bununla demokrasi ve özgürlükler ortadan kaldırılabilir. Türkiye ancak askeri darbeyle yönetildiği dönemlere geri dönmüş olur. Bugün yapılan da budur. Herkes bunu ulusal bir mesele olarak görmeli. Çok tehlikeli bir gelişme olarak görmeli. Siyasi ve diplomatik yollarla bu yapılan darbelerin sonlandırılması için faaliyet yürütülmelidir. Tek suçları Kürt olan HDP seçilmişlerinin bir an önce serbest bırakılması için mücadele yürütülmelidir. Biz parti olarak yaptığımız açıklamayı herkesle de paylaşacağız."

SALİH: HER YERDE AYAĞA KALKALIM
FAŞİZME KARŞI DİRENİŞİ BÜYÜTMELİYİZ

Goran Milletvekili Ali Heme Salih de “Kuzey Kürdistan’da uygulanan açık bir faşizmdir” diyerek, Kürt halkını her yerde ayağa kalkmaya çağırdı.
Salih, şunları dile getirdi: "Türk devleti açık bir diktatörlük uyguluyor. Yapılan, tek kelimeyle faşizmdir ve Kürt halkı her yerde bu faşist uygulamaları protesto etmek, karşı durmak için ayağa kalkmalıdır. Türk devletinin bugün yaptığı açık bir şekilde azgınca bir Kürt düşmanlığıdır. Güney Kürdistan'da Türk devletinin stratejik temelde geliştirdiği bu Kürt düşmanlığına ortak olan partiler de bir an önce bu ortaklıklarından vazgeçmelidir. Çünkü uygulanan, tüm Kürt halkına dönük bir faşizmdir. Onun için hiçbir Kürt bireyi bu AKP faşizmine boyun eğmemeli, tepkisini her şekilde göstererek direnişi büyütmelidir."

ABDURRAHMAN: KÜRTLER İZİN VERMEMELİ!

YNK adına konuşan Hoşyar Abdurrahman ise "Kuzey, Güney, Rojava demeden tüm Kürt halkı bu darbeye karşı alanlara çıkmalıdır" dedi.
HDP’ye yönelik gözaltı, tutuklama ve baskılarla HDP’nin bitmeyeceğini, aksine daha da büyüyeceğini belirten Abdurrahman, "Kürtler artık güçlüdür. Kuşkusuz Türk devleti HDP’nin de bütün Kürtler arasındaki etkisinden ve örgütlülüğünden korktuğu için bunu yapıyor. Bu baskılar HDP'yi daha da güçlendirecektir. Bu Erdoğan’ın üstesinden geleceği bir dava değildir. Bunu böyle bilmelidirler" diye konuştu.

Abdurrahman, "Kuzey’de mücadelenin bastırılması durumunda sıra Güney'e de gelir" diyerek, şöyle devam etti:

“Kürtler her yerde, kadınıyla genciyle, yaşlısıyla bu Kürt düşmanlığına karşı durmalıdır. Bu birlik ve mücadele geliştirilirse Erdoğan faşizmi sonuçsuz bırakılacaktır. Erdoğan Güney'i de kendi para merkezi olarka görüyor. Halk bu uygulamalara ve yaklaşımlara karşı alanlara çıkmalıdır. Yine tüm partiler, örgütler bu faşizmi kınamalı ve karşı çıkarak mücadele etmelidir. Erdoğan için artık Kürt seçilmişleri tutuklamak, kurumlarına baskın yapmak, kapatmak o kadar kolay olmamalı. Kürtler buna izin vermemelidir. Yapılan sadece Kuzey Kürdistan halkına ya da HDP’ye darbe, baskı, zulüm değildir. Tüm Kürt halkı hedef alınıyor. Bugün orada yapılan bilinmelidir ki, yarın da burada yapılmak istenecektir.”