KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, 4 Nisan’da Halfeti Amara’da Önder Apo'nun doğum günü kutlanacağını belirterek, “Özgürlük Hareketi olarak bizler de Önder Apo'nun doğum gününü kutluyor; Kürt halkının yeniden doğuşunda büyük rol oynayan Önder Apo'nun çizgisinde Kürt halkının mutlaka özgür ve demokratik yaşama kavuşturulacağı sözünü yineliyoruz” dedi.

KCK açıklamasında, “Önder Apo, yaşamının her saniyesini halkının özgür ve demokratik yaşamı için veren bir Önderlik olmuştur. 43 yıldır Özgürlük Hareketi'ne Önderlik yaparak bu halkı yenilmez kılmıştır. Kadın özgürlüğü için yürüttüğü çaba ve verilen mücadeleyle bugün Kürt kadınları dünya kadınlarının öncü özgürlük gücü haline gelmiştir. Toplumsallığı, insanlığı, uygarlığı yaratan; insanlık için büyük değerler ortaya çıkaran Ortadoğu'yu tarihsel ve toplumsal olarak kapsamlı çözümlemeye tabii tutarak Ortadoğu'nun yeniden ayağa kalkacağı bir devrimci hamle başlatmıştır.

Önder Apo'nun başlattığı, gerçekleştirdiği ve sürdürdüğü bu devrimler daha da gelişecek, Kürdistan ve Ortadoğu insanlığın toplumculuk, demokrasi ve özgürlük ocağı haline gelecektir.

Önder Apo'nun Önderlik ettiği mücadeleyle Kürt halkı bugün Ortadoğu'nun en devrimci demokratik gücü haline gelmiştir. Kadın özgürlük çizgisinde yürütülen bu mücadele Kürdistan’dan başlayarak demokratik ve özgür yaşamı tüm Ortadoğu'ya yaymış bulunmaktadır. Bugün Önder Apo çizgisi dışında Ortadoğu ülkelerinin barış ve istikrara kavuşması mümkün değildir. Mezhepçiliğin ve milliyetçiliğin sorunları kördüğüm ettiği bu coğrafyada demokratik ulus anlayışı, demokratik konfederal yapılanma ve demokratik özerklik modeliyle tüm sorunların çözüm anahtarını göstermiştir” diye belirtildi.

‘ÖNDER APO ÜZERİNDEKİ AĞIR TECRİTLE KÜRT HALKINA YÖNELİK SAVAŞ BİRBİRİNE BAĞLIDIR’

KCK açıklamasında devamla şu ifadelere yer verildi:

“Önder Apo bu yaklaşımla 2013 Newroz’unda Türkiye'yi demokratikleştirme temelinde Ortadoğu'da yeni bir dönem başlatma adımı atmıştır. Çatışmasızlık ortamında Türkiye'nin demokratikleşmesi temelinde Kürt sorununun çözümünü hedeflemiştir. Önder Apo'nun çabaları sonucu 28 Şubat 2015 tarihinde Dolmabahçe Sarayı’nda hükümet ve devlet yetkilileriyle HDP İmralı heyeti bir demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümü mutabakatını kamuoyuna sunmuşlardır. Tayyip Erdoğan bu mutabakatı reddetmiş, Önder Apo'nun 2015 Newroz mesajının İmralı’yı meşrulaştırdığını söylemiş, 5 Nisan’da Önder Apo üzerinde ağır tecrit uygulayarak 30 Ekim 2014 tarihli Milli Güvenlik Kurulu’nda aldıkları savaş kararını pratiğe koymuşlardır. 7 Haziran seçim sonuçlarını da yok sayarak Kürt halkının özgürlük mücadelesine karşı topyekun tasfiye savaşı yürütmüşlerdir.

Önder Apo üzerindeki ağır tecritle Kürt halkına yönelik yürütülen savaş birbirine bağlıdır. Önder Apo'ya uygulanan ağır tecrit, alınan savaş kararının ilk pratikleşmesi olmuştur. Önder Apo ve Özgürlük Hareketimiz Dolmabahçe Mutabakatı ve 7 Haziran seçimleriyle savaşı önlemek istemiş; ancak AKP iktidarı savaşta ısrarlı olduğu için hem Dolmabahçe Mutabakatı, hem de seçim sonuçlarını yok saymıştır. Kadın, çocuk, yaşlı yüzlerce sivilin katledildiği, şehirlerin tankla, topla yıkıldığı kirli savaşın nasıl ortaya çıktığı bu kadar açık ve nettir. Kürt halkı ve Özgürlük Hareketi de bu soykırım savaşına karşı var olma, özgür ve demokratik yaşama kavuşma mücadelesi yürütmektedir.

‘ÖZGÜR ÖNDERLİK ÖZGÜR KÜRDİSTAN DEMOKRATİK TÜRKİYE SLOGANI TEMEL MÜCADELE HEDEFİMİZ OLMALI’

AKP iktidarının soykırım amaçlı kirli savaşına karşı mücadelenin en önemli bir boyutu da, Önder Apo'ya sahiplenme ve özgürlüğünü sağlama mücadelesidir. Bu mücadele aynı zamanda Kürt halkının özgürlüğü mücadelesidir. Türk devleti, Önder Apo özgür kalmadan Kürt halkının özgür yaşamını kabul etmeyecektir. Kürt halkının özgürlüğünü kabul etmeden de Önder Apo özgürleşemeyecektir. Bu açıdan Önder Apo'ya sahiplenme ve özgürlüğünü sağlama mücadelesi Kürt halkının özgürlük mücadelesi olarak görülmeli, Önder Apo'nun özgürlüğü sürekli mücadelemizin merkezinde yer almalıdır. “Özgür Önderlik, Özgür Kürdistan, Demokratik Türkiye” sloganı her zaman mücadelemizin hedefi olmalıdır.

‘ÖNDER APONUN ÖZGÜRLÜĞÜ İÇİN YAŞAMALI VE MÜCADELE ETMELİYİZ’

Önder Apo bu halk için her şeyini vermiştir. Halk için yaşamış; 18 yıldır da en ağır tecrit koşullarında halk için nefes alıp vermektedir. Bizler de tüm halk olarak bu önderliğe karşı borcumuzu ödemek için Önder Apo'nun özgürlüğü için yaşamalı, Önder Apo'nun özgürlüğü için mücadele etmeliyiz. Önder Apo ve Kürt halkı özgürleşmeden bize her şey haramdır diyerek sürekli mücadele içinde olmalıyız. “Bê Serok Jiyan Nabe!” yaşamımızın temeli ilkesi olmalıdır.

Bu 4 Nisan’da da halkımıza yeniden doğuşu sağlatan Önder Apo'yu her yerde sahiplenmeli, Önder Apo'nun özgürlüğü için alanlara çıkmalıyız. Ulaşabilenler Amara’ya gitmeli; gidemeyenler ve ulaşamayanlar da bulundukları her yerde “Bê Serok Jiyan Nabe!” sloganıyla alanlara çıkmalı, Önder Apo'nun özgürlüğünü haykırmalıdır.

Özgürlük Hareketi olarak da “Bê Serok Jiyan Nabe!” diyerek son nefesimize kadar Önder Apo ve Kürt halkının özgürlüğü için fedaice mücadele yürüteceğimiz sözünü veriyoruz.”