Mesut Barzani ve Türk yetkililer arasında yapılan görüşmeden sonra saldırılarına başladığına dikkat çeken KCK, “Tüm halkımız bilmelidir ki, hareketimiz Şengal Êzidi halkını tıpkı 2014 yılında olduğu gibi tekrar savunmakta hiçbir tereddüt göstermeyecektir” dedi.

Saldırıları 2’nci soykırım olarak nitelendiren KCK, başta Güney Kürdistan halkı olmak üzere tüm Kürt halkına, Türk devleti ve taşeronlarının saldırılarına karşı duyarlı olma çağrısı yapıldı.

KCK Dış İlişkiler Komitesi adına yapılan yazılı açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“KDP ve Türk devletinin Şengal halkı ve savunma güçlerine yönelik yaptıkları sözlü saldırılar dün itibariyle yeni bir boyut kazanmıştır. Dünden beri Şengal halkı ve savunma güçleri olan YBŞ ve YJŞ’ye yönelik saldırılar silahlı bir biçim almıştır. Bu saldırıların Mesut Barzani’nin bir hafta içerisinde Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’la iki kez görüştükten sonra gerçekleşmiş olması manidardır. Şengal’e yönelik gerçekleştirileni son saldırılar bu görüşmelerde planlanmıştır. Zaten Türk Dışişleri Bakanı da dün yaptığı açıklamada KDP ile birlikte Şengal’e saldıracaklarını çok net bir biçimde söylemiştir. Saldırıda hemen gece yapılan bu itiraftan sonra sabah saatlerinde gerçekleşmiştir.

BARZANİ’NİN ANKARA GÖRÜŞMELERİ

Şengal ve Êzidi halkına saldıran güçlerinde KDP ve Türk devletinin birlikte devşirdikleri ve Türk devletinin eğittiği çeteler olduğu anlaşılmaktadır. YBŞ ve YJŞ 2014 yılında DAİŞ vasıtasıyla gerçekleşen soykırım saldırısında hem Êzidi direnişin kalesi hem de soykırımcı güçlerin ayıplarını yüzlerine vuran bir abidedir. Bugün Şengal’e saldıran güçlerle 2014 yılında Şengal’e saldına güçler aynı zihniyet ve politik hedeflerle hareket etmektedirler. Bugün saldıran güçler 2014 yılından sonra inşa edilen direniş kalesini yıkmak, Şengal’deki Êzidi varlığına son vermek istemektedirler. Türk devleti bu saldırılarla birlikte Şengal’den başlamak üzere Güney Kürdistan coğrafyasını savaş alanına çevirmeye çalışmakta bu vesileyle de Güney Kürdistan’ı işgal etmeyi hedeflemektedir. Hiç şüphesiz mevcut saldırıların Kütlükle ve Kürtlerin çıkarlarıyla hiçbir ilişkisi bulunmamaktadır. Bu saldırılar tamamen Türk devleti ve AKP-Erdoğan hükümetine hizmet etmektedir.

GÜNEY KÜRDİSTAN HALKINA ÇAĞRI

Bu nedenle başta Güney Kürdistan halkımız olmak üzere tüm halkımız Türk devleti ve taşeronlarının saldırılarına karşı duyarlı olmalıdır. Daha fazla bir duyarlılığı da yurtsever siyasi ve toplumsal güçler ortaya koymalıdır. Tüm halkımız bilmelidir ki, hareketimiz Şengal Êzidi halkını tıpkı 2014 yılında olduğu gibi tekrar savunmakta hiçbir tereddüt göstermeyecektir. Bu temelde biz Şengal Êzidi halkı ve onun savunma güçlerine karşı TC ve KDP’nin gerçekleştirdiği 2’inci soykırım saldırılarına karşı herkesi duyarlı olmaya çağırıyoruz.  Başta Güney Kürdistan halkımız olmak üzere, tüm siyasi partileri, aydın, yazar ve sivil toplum kuruluşlarını ve uluslararası kamuoyunu tavır sahibi olmaya davet ediyoruz.”